Rusya direniyor

Rusya direniyor
11 Şubat 2020 17:30

Putin’in sözcüsü Peskov dün akşam, Putin’in Erdoğan ile görüşüp, görüşmeyeceğine dair bir soruya, “Şu an öyle bir şey yok ama bunu tamamen gözden çıkarmış değiliz” şeklinde bir açıklama yaptı.

 

 

Safile USUL H&H YORUM

 

 

Dün 5 askerimizin Suriye tarafından açılan ateş ile hayatını kaybetmesinden sonra, Erdoğan ve Akar, “misliyle karşılık verdik” dediler.

 

Ne oldu, bunu bilmiyoruz tam ama kabaca şu söylenebilir, Suriye’ye hemen o anda, o sıcak anda karşılık verildi.

 

Ardından fakat bir sessizlik ve bekleyiş başladı.

 

Erdoğan dün Akar ve AKP’deki diğer kurmaylarıyla görüştü.

 

Bariz bir şekilde hissediliyordu ki, bir sonraki adımın ne olacağı konusunda belirsizlik vardı.

 

Şu andaki momentum şu…

 

Esad İdlib’de tam hakimiyet sağlamak için askeri gücüyle ilerlemeye çalışıyor.

 

Serakin düğümünde TSK desteğindeki Suriyeli gruplar Esad’ın İdlib’e girmesine karşı askeri güç kullanıyorlar.

 

Erdoğan da Esad ordusunun İdlib’e girmesini istemiyor.

 

Doğrudan TSK askerlerini savaştırmasa da, Suriye milli ordusu dediği gruplara tam askeri destek veriyor.

 

Ki, TSK’nın orda gözlem noktaları var.

 

Erdoğan Esad’a diyor ki, İdlib’e girme.

 

Benim gözlem noktalarıma bulaşma, yanlarından geçme.

 

Esad ama, çok belli ki Rusya ile şu kararı almış, artık İdlib’de de tam hakimiyeti sağlayacağız.

 

Rusya da aynen bu görüşte.

 

Erdoğan Rusya’dan, Esad’ı İdlib’e sokmamasını bekliyor.

 

Putin ise, aksi görüşte.

 

Ve, şu anda görülen o ki, Rusya bu tutumunda ısrarcı.

 

O kadar ısrarcı ki, olayların vahametine rağmen Erdoğan ile Putin’in yüz yüze görüşmesinin psikolojik şartları yok.

 

Esad’ın İdlib hamlesinden geri adım atması durumu yok gibi.

 

Geçici bir durağanlık sağlanması yönünde bir adım atar mı Rusya, bunu henüz göremiyoruz.

 

Şimdi en hayati dış politika olayımız bu. Ki, en hayati iç politika olayımız dahi diyebiliriz.

 

Geçen gün ki yazımda da belirttim.

 

Şu anda muhalefetin üzerinde basa basa durması gereken husus Suriye’deki adımlar konusunda detayları, alanı, tam konusu, yapılacak işlerin dökümü TBMM tarafından tescillenmediği müddetçe hükümetin Suriye’de adım atmaması konusunda ısrarcı ve kararlı durulmasıdır.

 

Hiçbir aklı başında ülkede bu tür adımlar parlamento kararı olmadan atılamaz.

 

Bunların bu başkomutan hikayesini duyan herkes de gülebilir kahkahalarla.

 

Kaldı ki, bir başkomutan bile, ülkesinin parlamentosunun kararı olmadan hiçbir ülkeye giremez.

 

Giremez.

 

Bahçeli Şam’a girmek istiyormuş. O bireysel olarak girebilir tabii.

 

Binersin uçağa, girersin Şam’a, bunun için TBMM iznine gerek yok.

 

TÜRKİYE ile ilgili her giriş ama kat’i olarak TBMM iznine bağlıdır.

 

Gerçek bir TBMM iznine, her adımın ve konunun şeffaf ve belli olduğu, detayların yer aldığı bir izin.

 

 

Safile USUL Twitter

 

Fotoğraf: © Sputnik / Aleksey Druzhinin

 

 


Yazarın Son Yazıları:
Rüzgar yeniden kırmızı ve toprak esiyor
Köfteden de gitti birkaç puan
İstanbul’a alındı gözüyle bakabiliriz