Özgürlük evi ve insan haklarımız

Özgürlük evi ve insan haklarımız
12 Mayıs 2017 12:34

Özgürlük Evi (Freedom House), 76 yıl önce dünyada insan hakları ve siyasal hakların takibi amacıyla kurulmuş, raporları ciddiye alınan, saygın bir insan hakları kuruluşudur. Her yıl dünyadaki tüm ülkelerin özgürlüklerini inceleyip objektif raporlar yayınlıyor. Yayınladığı raporlar da demokratik ülkelerde ve sivil toplum örgütlerinde kaynak olarak kabul ediliyor.

 

 

Av. Kemal AKKURT H&H YORUM

 

 

 

Dünya çapında 199 ülkede yapılan araştırmaya göre, aralarında Çin, Mısır, İran ve Rusya’nın da bulunduğu 14 ülke, baskıcı uygulamalarını sürdürmüşler, özgürlükler alanında geriye gitmişler. Gerileyen bu ülkeler arasında maalesef Türkiye de var. Seçimli demokrasilerin uygulandığı ülke sayısı 2005 yılında 123 iken, bugün 115’e düşmüş. Özgürlüklerin olmadığı ülkelerde, görünürde bir seçim yapılıyor, gerçekte ise değişen bir şey yok…

 

 

Rapora göre, dünyada 199 ülkedeki nüfusun yalnızca %13’ünde medya çalışanlarının özgür olduğu, Devlet müdahalesinin asgari düzeyde bulunduğu, %42’sinde kısmi basın özgürlüğü bulunduğu, %45’lik kısımda ise basın özgürlüğünden söz etmenin mümkün olmadığı örneklerle ifade edilmiştir. Basın özgürlüğünün esamesinin okunmadığı ülkelerin başını da Türkiye çekiyor…

 

 

2010 yılındaki raporda Türkiye, “kısmen özgür” ülkeler arasında sayılıyordu. 2017 yılının ilk 4 ayını kapsayan raporda Türkiye, “özgür olmayan” kategorisine gerilemiştir. Rapora göre, Türkiye’de basın büyük baskı altında. Başta gazeteciler olmak üzere, yazarların, çizerlerin, şairlerin, sanatçıların ve siyasilerin konuşmaları, yazdıkları, çizdikleri, kısaca düşüncelerinden dolayı soruşturmaya uğradığı ve tutuklandığı bir ülkenin tam özgür olmasının mümkün olmadığı ifade edilmiştir.

 

 

2017 raporunda da en çok vurgu yapılan konu, ifade özgürlüğü konusundaki kötü sicilimizdir. Raporda aynen “ülkede yaşanan insan hakları sorunlarını çözmek konusunda yeterince yol alınmadı” denilmektedir. Şiddet içermeyen, sadece görüşlerini ifade eden, yazan ve gösterilere katılan kişiler hakkındaki haksız soruşturmalar ve yargılamalar vurgulanıyor. Raporun Türkiye ile ilgili kısmında “Türkiye’deki yetkililer, bazı ifadeleri, mücadele edilmesi gereken bir tehdit gibi algılıyor. Kendine güvenen bir Türkiye’nin ifade özgürlüğünden korkması için bir sebep yok” denilmektedir.

 

 

Rapora göre Türkiye, 2012-2016 yılları arasında notu 20 puan düşerek, basın özgürlükleri en fazla gerileyen, en çok not kaybeden ülke konumuna gelmiştir. Türkiye’nin notunun düşürülmesine gerekçe olarak, 15 Temmuz 2016 Darbe Girişimi sonrasında, başta OHAL olmak üzere, çok sayıda baskıcı tedbirin hayata geçirilmesi gösterilmektedir. Sansürün artması, eleştirel ve bağımsız medya kurumlarının kapatılması, gazetecilerin lisanslarının toplu olarak iptal edilmesi, gazetecilere karşı keyfi gözaltı, tutuklama ve şiddet vakalarındaki keskin artışlar örnek olarak verilmektedir. Türkiye, en çok gazeteciyi ve düşünürü hapiste tutan, interneti baskı altına alan, sosyal medyaya kısıtlamalar getiren ve eleştirel görülen web sitelerini engelleyen ya da kapatan ülke olarak tanıtılmaktadır.

 

 

 

Demokratik ülkelerde iktidarlar, yandaşlarının pohpohlamalarına değil, muhaliflerin eleştirilerine kulak verirler. Doğrusu da budur. Muhalif olanların kendilerini özgürce ifade edebildikleri ülkeler, demokratik ülkelerdir. Muhalefetin ve muhalif olanların susturulduğu ülkelerin durumları için Ortadoğu ülkelerine bakmamız yeterlidir…

 

 

Rapora göre, Dünya’da basın özgürlüklerinde yaşanan düşüşün ABD, AB üyeleri ve diğer demokrasilerin güçlü liderliği olmadığı sürece muhtemelen devam edeceği değerlendirilmektedir. Sanılanın aksine, güçlü liderliğin olduğu ülkeler değil, kuvvetler ayrılığının tam olarak uygulandığı ve insan haklarının içselleştirildiği demokrasiler, sürdürülebilir ve güçlü ülkelerdir.

 

 

Ülkemizin de “özgür olmayan” ülkeler arasından çıkıp, “tam özgür” ülkeler arasına girmesini bizim nesil inşallah görür. Özgürlük, halâ ulaşmak istediğimiz, ufukta bir hedef…

 

 

Sosyal Demokrat Avukatlar Derneği Başkanı

 
[email protected]

 

 

 

 


Yazarın Son Yazıları:
Emek ve Dayanışma Bayramı
Dünya Barış Günü
Avukatlar Günü