Nihat Genç'ten 10 Kasım yorumu; Bu bir direniş!

Nihat Genç'ten 10 Kasım yorumu; Bu bir direniş!
11 Kasım 2012 10:33

10 Kasım’da milyonlarca insan akın akın anma törenlerine koştu. Her ilde insanla yağmur, soğuk demeden sabahın erken saatlerinde yollara düştü. Anıtkabir’e yüzbinler akın etti.

Deniz Bilgen ÇAKIR H&H RÖPORTAJ

29 Ekim kutlamalarında, otobüslerle, arabalarıyla bulundukları şehirlerden Ankara’ya kutlamaya gelen insanlar, aradan çok kısa bir zaman geçmesine rağmen yine Ankara’nın yolunu tuttular.

Anıtkabir tarihinin en yoğun günlerinden biri yaşandı.

Peki neydi bu sene farklı olan. Konuyu gazeteci-yazar Nihat Genç’le konuştuk.

İşte Genç’in açıklamaları;


BU BİR DİRENİŞ

Cumhuriyet kutlamasına ve 10 Kasım anmasına bu kadar, milyonlarca insanın gelmesinin sebebi, geçtiğimiz on yılda bu insanların başına gelenlerin aynı olması.

Daha önce cumhuriyet kutlamalarının,  10 Kasım anmaların başka bir anlamı vardı. O anlam devam ediyor ama  daha büyük bir anlam geldi. O anlam bir direniş.

CUMHURİYET TRAVMADAN GEÇİYOR

Cumhuriyet bir felaketten geçer gibi bir travmadan geçiyor. Hepimiz travmadan geçiyoruz. Özellikle cumhuriyet ve yurttaşlık değerleri travmadan geçiyor. Bunun üstüne insanların bağımsızlık noktasında ciddi endişeleri var.

Balyoz ve Ergenekon sürecinde olup bitenler Türkiye’yi paniğe sürüklemiş durumda. Milyonlarca insan televizyon yayınlarında, basında, hile hurda karışık tuhaf işler olduğunu, insanların iftiralarla itham altında içeride tutulduğunu görünce cumhuriyete bağlanmak istiyor.

BU TOPRAĞIN SAHİPLERİ BİZİZ

İnsanlar Mustafa Kemal’in kurduğu cumhuriyete eskiden olduğundan çok daha yoğun bir şekilde katılıyor. Bu bir nevi muhalefet gösterisi. Bu toprağın öz çocukları ve sahipleri biziz demesi. Yani hem Cumhuriyet Bayramı, hem Anıtkabir anması bu yıl bir direniş ifadesi oldu.


YARINLAR İÇİN ŞANS

90 yıl sonra milyonlarca insanın kendi gönülleriyle buralara katılmasını Türkiye için, yarınlar için büyük bir şans olarak görüyorum.

Bizler oldum olası bu hükümete karşı sert ve muhalif yazılar yazıyoruz. Aynı iftiralara maruz kalıyoruz. Telefonlarımız, bilgisayarlarımız aynı tehdit altında. Ama yüzbinlerce, milyonlarca insanı görünce içimiz biraz rahatlıyor. Kabalıkların, milyonların bizimle yan yana olduğunu görünce bu bizi gururlandırıyor. Bu güzel duyguları veren hem bu milyonlarca insan hem de cumhuriyetin kuruluşundaki sağlamlık.

HALK MUHALEFETİNİ DİLE GETİRİYOR

Bağımsızlık, cumhuriyet, yurttaşlık kelimeleri son günlerde daha fazla öne çıktı. O yüzden gelen tüm insanlara, anneye, babaya, teyzeye çok şey borçluyuz. Onlar buralara gelerek, bu Ergenekon ve Balyoz sürecinde içeride olan insanları unutmadıklarını, hatta olup bitenlerin yalan ve iftira olduğunu söylemiş oluyorlar. Çünkü bu insanların büyük gazeteleri ya da dev ekranları yok. Buna rağmen halkımız tek başına bir şekilde direnişini ve muhalefetini dile getiriyor.