Nice 100 yıllara!

Nice 100 yıllara!
23 Nisan 2020 07:58

23 Nisan 1920’de onurlu bir halk, Mustafa Kemal’le yan yana, bağımsızlığa ve milli egemenliğe doğru o ilk adımı attı. Millet Meclisi açıldı. Ve bugün, 100 yıl önceki coşkuyla, Türkiye’nin dört bir yanında 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı’nı kutluyoruz .

 

 

Milli Mücadele önderlerinden Rauf Bey (Orbay) anılarında, son Osmanlı sultanı Vahdettin’in, işgal altındaki İstanbul’da “Bir millet var, koyun sürüsü… Buna bir çoban lazım… O da benim…” dediğini aktarır…

Bu sözlerden kısa süre sonra İstanbul’daki Meclis-i Mebusan Heyeti Temsiliye milletvekilleri İngiliz işgal kuvvelerince tutuklanır ve sürgüne gönderilir. 18 Mart 1920 günü de Meclis-i Mebusan kapatılır.

Bu sırada Birinci Dünya Savaşı’ndan hemen sonra özgürlük ve bağımsızlık için daha büyük bir mücadeleye, Kurtuluş Savaşı’na başlayan bir milletin gözü-kulağı da Mustafa Kemal ve silah arkadaşlarındadır.

O kahramanlar, bağımsızlık ve millet egemenlik için atılması gereken o adımı atmak için hazırlıklarını sürdürmektedir. Milletin temsilcilerinden oluşan Meclis’in açılması… Meclis, Ankara’da toplanacaktır.

 

 

KÜRSÜ MARANGOZDAN HEDİYE

 

 

Meclis’in toplanacağı Ankara Ulus meydanındaki yapımı henüz tamamlanmamış bina, milli bir heyecanla, milletin katkısıyla tamamlandı. Meclisin toplanacağı salondaki kürsü, Ankaralı bir marangoz tarafından yapılarak Meclis’e hediye edildi, sıralar Ankara Öğretmen Okulu’ndan, iki petrol lambası ile sac sobalar kahvehanelerden getirildi.

Ve 23 Nisan 1920… Meclis etrafında toplanan binlerce kişi, Meclis’ in açılışını büyük bir coşkuyla bekledi. “23 Nisan, Türkiye milli tarihinin başlangıcı ve yeni bir dönüm noktasıdır. Bütün bir düşmanlık dünyasına karşı ayağa kalkan Türkiye halkının, Türkiye Büyük Millet Meclisi’ni meydana getirmek hususunda gösterdiği harikayı ifade eder” diyen bir büyük önderin yanında, bu büyük güne tanıklık etti.

 

 

DÜNYAYA İLAN EDİLDİ

 

 

Mustafa Kemal ve milletvekilleri, önce Hacı Bayram Camii’nde cuma namazını kıldı. Ardından da dualarla ilk Meclis’in açılışını gerçekleştirildi.

İlk konuşmayı yapan Sinop Milletvekili Eşref Bey, “Meclis’in açılışını milletimizin iç ve dış tam bağımsızlık içinde alın yazısının sorumluluğunu doğrudan doğruya yüklenip kendi kendisini yönetmeye başladığını bütün dünyaya ilan ederek, Büyük Millet Meclisi’ni açıyorum” sözleriyle dünyaya duyurdu.

Bugün 23 Nisan 2020… Bugün millet egemenliğine adım attığımız o büyük günün 100’üncü yıl dönümü. Onurlu bir ulusun, “Kendi kendini yönetmeye başladığı” günün yıl dönümünü, Atatürk’ün çocuklarının bayramını, hiç eksilmeyen bir onurla kutluyoruz. Hepimize kutlu olsun.

 

 

“Vatanı korumak, çocukları korumakla başlar” diyen Mustafa Kemal Atatürk, Türkiye Cumhuriyeti’nin temellerinin atıldığı 23 Nisan’ı çocuklara armağan etti. İlk Çocuk Bayramı kutlaması 23 Nisan 1927’de Atatürk’ün himayesinde Ankara’da gerçekleşti.

Atatürk o gün arabasını çocuklara tahsis etti, Cumhurbaşkanlığı Bandosu çocuklar için konser verdi, çocuk balosu düzenlendi…

Sonraki yıllarda kutlamalar tüm yurda yayıldı. Her geçen yıl bayram coşkusu daha da arttı… 23 Nisan 1933’te ise Atatürk yeni bir gelenek başlattı. Çocukları makamında ağırladı ve onlarla sohbet etti.

100 yıl sonra bugün milyonlarca çocuk, salgın dolayısıyla bayram kutlamasını sokaklarda yapamayacak. Ancak hepsi Ata’sına minnetini kalbinde hissedecek.

 

 

İlk Meclis 115 vekille açıldı

 
Mustafa Kemal, 19 Mart 1920’de, illere ve kolordu komutanlıklarına bir genelge göndererek yeni meclis için bulundukları bölgelerde aday seçimi yapılmasını ister.

Kapatılan Meclis-i Mebusan üyelerinden Anadolu’ya kaçabilenlerin hakları saklı tutulacaktır. Meclis, 23 Nisan cuma günü saat 13.45’te, 115 milletvekilinin katılımıyla açıldı. Heyet halkı selamladı.

 

Meclis’te 4 saatlik konuşma yaptı

 
24 Nisan 1920’deki ikinci Meclis oturumunda, Mustafa Kemal oy birliği ile Meclis Başkanlığı’na seçildi. 4 saatlik konuşmasında süreci anlatan Mustafa Kemal, izlenecek siyasetin “Milli sınırlarımız içinde her şeyden önce kendi kuvvetimize dayanarak varlığımızı devam ettirmek, millet ve memleketin gerçek saadet ve imarına çalışmak” olacağını söyledi.