Birini, çamaşır ipiyle boğdular, ölmeyince bıçakladılar, gırtlağında boydan boya V biçiminde kesik var, ensede, kulağında, sırtında 16 bıçak darbesi tespit edildi.

 

Hürriyet Gazetesi Köşe Yazarı Yılmaz Özdil yazdı;

 

Öbürünü, önce dövdüler, suratında, ayaklarında, dirseklerinde kırıklar var, sonra göğüs kafesinden 16 defa bıçakladılar.

 

Sonuncusuna uzun uzun işkence ettiler, kalçası, anüsü, beli, sırtı doğranmıştı, elinin parmakları uzunlamasına kemiğine kadar soyulmuştu, boğazı deşilmiş, yemek ve soluk borusu kesilmişti.

 

*

 

Nedir derseniz?

Zirve Yayınevi kurbanlarının, otopsi raporu… Bu vahşeti gerçekleştirenleri sokağa saldılar. Üstün Cesaret ve Feragat Madalyası olan, Başarı Madalyası olan, Üstün Hizmet Madalyası olan Hurşit Tolon’u bırakmıyorlar.

 

*

 

İnsanları domuz bağıyla öldürüp, oturma odasına gömen Hizbullah’ı bıraktılar.

Ordu hapiste.

 

*

 

Aydınları diri diri yaktılar.

Madımak zamanaşımından düştü.

“Milletimiz için hayırlı olsun, yıllardır içerde yatan vatandaşlar vardı” dedi.

 

*

 

Cem Garipoğlu, testereyle Münevver’in kafasını kesti, çöp tenekesine attı.

Kabahati Münevver’de buldu.

“Bir başbakan olarak, bir baba olarak, sınırsız, kontrolsüz ahlaki erozyon beni dertlendiriyor, kendi başına bırakılan ya davulcuya, ya zurnacıya” dedi.

 

*

 

Ethem’i alnından kurşunladılar.

“Polis silah kullanmadı” dedi.

“Destan yazdı” dedi.

 

*

 

Duran adam’ı yakaladı.

Palayla saldıran adam’ı saldı.

 

*

 

Berkin’i öldürdüler.

Çocuğu terörist ilan etti.

Annesini yuhalattı.

 

*

 

Sonra… Siyasi parti genel başkanlarını sorumlu davranmaya davet ediyorum, kışkırtıcı, ayrıştırıcı, çatışmaya çağıran dil ve üsluptan uzak durmalarını rica ediyorum, biz mesela, her zaman “yaşatma” siyasetini savunduk dedi.