Kılıçdaroğlu’ndan Erdoğan’a yanıt: Tuzağa düşmeyeceğiz!

Kılıçdaroğlu’ndan Erdoğan’a yanıt: Tuzağa düşmeyeceğiz!
6 Ocak 2022 09:30

Kılıçdaroğlu, seçimden sonra yapacakları atamaları düşündüklerini belirterek “‘İktidar olduktan sonra oturup düşünelim’ diye bir şey yok. Bugünden her şeyin planını yapıyoruz. Süratli şekilde atamalar yapılacak” dedi.

 

 

Fotoğraf: AFP / Adem Altan

 

 

 

Cumhuriyet’ten Sarp Sağkal’ın haberine göre CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın “15 Temmuz’da o sokağa dökülenlere bu millet nasıl dersini verdiyse siz de dökülün siz de aynı dersi alırsınız” sözlerine, “Beyefendi bizim sokağa çıkmamızı istiyor. Özel bir çatışma alanı yaratmak istiyor, biz o tuzağa düşmüyoruz. Gereğini, sandıkta yapacağız” karşılığını verdi. Kılıçdaroğlu, CHP muhabirleriyle buluştu. Açıklamaları özetle şöyle:

 

 

- Yetkinler atanacak: Sayın Erdoğan’ı yolcu ettiğimizde yerine gelecek cumhurbaşkanı 1 numaralı kararnamenin gereğini de yapmak zorunda. Devletin üst kademesindeki tüm bürokratlar istifa etmiş sayılıyor. “İktidar olduktan sonra buraya kim atansın, oturup düşünelim” diye bir şey yok. Bugünden her şeyin planını yapıyoruz. Süratli bir şekilde bu atamalar yapılacak. En yetkin insanları atayacağız. İlk bir hafta içinde güveni sağlayacağız.

 

 

- Gereğini sandıkta yapacağız: (Erdoğan’ın “sokağa dökülme” çıkışına yorumu) Gülümseyerek yorumladım. Tam tersine, arkadaşlara taşkınlık yapmayacaksınız, sokaklara çıkmayacaksınız, büyük bir sabırla sandığı bekleyeceksiniz diyoruz. Beyefendi hayal âleminde yaşadığı için sanki biz sokağa çıkın talimatı verdik diyor. Bunun basın danışmanları yok mu? Eleştiriyi hazmedemiyor. Hayal dünyasının dışına çıkması lazım. Sandık gelince gideceksiniz oyunuzu kullanacaksınız, demokratik yollarla bir otoriter rejimi değiştireceksiniz. Biz bunu her yerde söylüyoruz. Ama beyefendi bizim sokağa çıkmamızı istiyor anlaşılan. Çıkmayacağız. Zorlayacak baskı kuracak, gereğini sandıkta yapacağız. Özel bir çatışma alanı yaratmak istiyorlar, o tuzağa düşmüyoruz.

 

 

- Zamları geri mi alacaklar?: (Erdoğan’ın “Enflasyonun köpüğünü alacağız” sözü) Bu kadar zamdan sonra geri mi alacak? Hiç sanmıyorum. Politik bir söylem. Erdoğan ekonomiyi de Türkiye’yi de yönetemiyor. Yönetme bilgisi, birikimi yok.

 

 

- MEB ziyareti: Milli Eğitim Bakanlığı’na gitmeden randevu istedim, gelmedi. Haksızlığa uğrayan öğrencilerle basın toplantısı yaptık. Yaklaşık 15 saat sonra ben oraya gittim. Hatta buradan “mavi tik” espirisi çıktı. Özel kalemim cep telefonuna mesaj yazmış ama Sayın Bakan telefona bakmadığı için mavi tik olmamış. Bakana ulaşamıyoruz. Haksızlığa uğramış bir kişinin gerekçelerini öğrenmek istiyorum. Oraya kilit de vurulmuş. Benim tweeti’mden sonra Ankara İl Başkanlığı, bakanlığın önünde örgütü toplamak istedi. Ben hemen aradım, “Sakın hiçbir arkadaşımız gelmesin, ben ve kadın milletvekillerimiz gidecek” dedim. Öyle sokağa çıkacağız, asacağız, keseceğiz yok. Ama onların haklarını arayacağız.

 

 

- Korumalarım o kadar güçlü mü?: (MEB’e kilidi korumaları astırdı iddiası) Benim korumalar o kadar güçlü mü? Demek sözleri dinleniyor. Korumaları gönderelim Merkez Bankası’na faizi indirsinler o zaman.

 

 

- İBB’ye ‘teftiş’: Soruşturma açılacaksa Adalet Bakanı hakkında açılmalı. Ekrem Bey’i suçlamalarının nedeni ekonomide yaşanan kaosun unutturulması. İstanbul AK Parti’nin yandaşlarını yemlediği bir havuzdu, bir rantı vardı. Kendi medyası için destek veriyordu. Polis baskını gelirse ne yapacaksınız hazırlığı yapıyoruz. Müfettişler belge istediğinde örneğini alacaksınız. Belgeyi yok edebilirler.

 

 

- 13 milyarlık yolsuzluk: İçişleri Bakanlığı 34 yolsuzluk dosyasına el koydu. Ne oldu bunlar? Tam bir yağma Hasan’ın böreği süreci oluşmuş. İstanbul Büyükşehir’de 13 milyar 202 milyon Türk Lirası el konulan dosyalardaki toplam kamu zararı.

 

 

- Bahçeli’ye yanıt gerekmiyor: (Bahçeli’nin “İmamoğlu görevden alınsın” çıkışı) Bahçeli’nin yeni fonksiyonu AK Parti’nin sözcülüğünü yapmak. Erdoğan’a yanıt verince sözcüye ayrıca yanıt vermeye gerek yok.

 

 

- Faiz sebep, enflasyon sonuç: İflas eden bir teori. Tüketici kredisi alacaksınız, hangi bankadan faiz düştü? Devletin beş yıllık borçlanma kâğıtlarına bakın. En büyük kazığı yiyen de Hazine’nin kendisi. Yüzde 17 faiz yerine yüzde 25 üzerinden ödeyecekler. Hani faiz düşmüştü. (Erdoğan’ın “nas” gibi söylemler kullanması) Dini söylemlerle vaziyeti kurtarmak istiyor. Faiz arttı nas ne oldu?

 

 

- 20 Aralık gecesi: Doların 18 liraya çıkması, sonra 12’ye inmesi cumhuriyet tarihinin en büyük vurgununa yol açtı. Bunun kime yarar sağladığını bilmemiz gerekiyor. Araştırma önergesi verdik. AK Parti bunu MHP ile reddetti. Yani “Biz yolsuzluğa göz yumduk. Bu ülkenin insanlarına kazık attık ve bunu bilerek yaptık” diyorlar. Hem 128 milyar doların hem de 20 Aralık gecesinin bütün ayrıntıları gün gelecek kamuoyuna açıklanacak.