37’si tutuklu toplam 103 sanık, 28 Şubat davası kapsamında hakim karşısına çıkacak.

 

 

Ameliyat olan 28 Şubat davasının 1 numaralı sanığı emekli Genelkurmay Başkanı Orgeneral İsmail Hakkı Karadayı’nın pazartesi günü kemoterapisine başlanacak. Doktorlar Karadayı için ‘Sağlık koşulları duruşmaya katılmasına uygun değildir’ raporu verdi.

28 ŞUBAT sürecinde, Refahyol iktidarını devirmeye teşebbüs ettikleri iddiasıyla yargılanan 37’si tutuklu, toplam 103 sanık, 2 Eylül Pazartesi günü hakim karşısına çıkacak. İlk duruşmada, aralarında emekli Genelkurmay Başkanı Orgeneral İsmail Hakkı Karadayı, emekli Orgeneral Çevik Bir, eski Hava Kuvvetleri Komutanı İlhan Kılınç’ın da bulunduğu sanıklar, “28 Şubat Türkiye’de darbe olmadan da bunalımların çözüleceğini göstererek darbe anlayışlarını tarihe gömmüştür” temelinde savunma yapacak. Ankara 13’üncü Ağır Ceza Mahkemesi’nde yapılacak ilk duruşmada 1 numaralı sanık Karadayı, sağlık sorunları yüzünden rapor sunarak mahkemeye katılmayacak.

 

6 Eylül’e kadar aralıksız sürecek olan duruşmanın ilk oturumunda sanıkların kimlik tespiti yapılacak, ardından TRT’den görevlendirilen 2 spiker iddianameyi dönüşümlü okuyacak. Sanıklar hakkında, ‘Türkiye Cumhuriyeti Hükümetini devirmeye teşebbüs etmek’ suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası talep ediliyor.

 

Bağırsak ve prostat ameliyatı olan davanın 1 numaralı sanığı Karadayı, tedavisinin ardından taburcu edilmişti. Yeniden GATA’da kontrolden geçen Karadayı için doktorlar, 2 Eylül’den itibaren kemoterapiye başlanmasına karar verdiler. Doktorlar bu nedenle Karadayı’ya 29 Ağustos Perşembe günü itibariyle ‘Sağlık koşulları duruşmaya katılmasına uygun değildir’ raporu verdiler. Bu rapor mahkemeye sunulacak ve Karadayı ilk duruşmalara katılamayacak. Karadayı, savunmasını katıldığı duruşmada yapabilecek.

 

AVUKATIN 2 İTİRAZI

 

Karadayı’nın yanı sıra eski Deniz Kuvvetleri Komutanı emekli Oramiral Hayri Bülent Alpkaya, eski Kara Kuvvetleri Komutanı emekli Orgeneral Erdal Ceylanoğlu, eski Hava Kuvvetleri Komutanı emekli Orgeneral Ergun Celasun, eski Genelkurmay Genel Sekreteri emekli Orgeneral Aslan Güner, emekli Tuğamiral Ruhsar Sümer’in de avukatlığını üstlenen Erol Aras, “Dava sürecinde savunma stratejiniz nasıl olacak?” sorusuna şu yanıtları verdi: “Davanın başladığı ilk celsede öncelikle 2 itirazımız olacak. Birincisi Genelkurmay Başkanı’nı yargılama görevi, anayasaya göre kesinlikle Anayasa Mahkemesi’nindir. Bu talebimizi dile getireceğiz. 2’nci itirazımız Sayın Hasan Celal Güzel’in Batı Çalışma Grubu hakkında 1997’de yaptığı şikâyete ilişkin savcılık takipsizlik kararı vermiş. İtiraza rağmen İstanbul DGM bu kararı onamıştır.

 

Savcılık makamının kesinleşen takipsizlik kararına rağmen soruşturma yaptığı ortaya çıkmıştır. Bu yargı adına tam bir skandaldır. Savcılığın yeni deliller elde ettiyse, mahkemeye başvurarak bu takipsizlik kararını kaldırması gerekirdi. Oysa savcılık aynı soruşturma üzerinden bu soruşturmayı yürütmüştür. 28 Şubat olayı darbe değildir. Sayın Süleyman Demirel ‘Darbe değil siyasete çözüm getirmiştir’ demiştir. 28 Şubat’ta anayasa dışına çıktığı iddia edilen siyasal iktidarın yarattığı bunalım, anayasal bir kurum olan Milli Güvenlik Kurulu kararlarıyla TBMM’ce çözülmüştür. Millet iradesine dayanan bir başka hükümet kurulması sağlanmıştır.

 

Cumhurbaşkanı görevdedir, parlamento görevdedir, ordu kışlanın içindedir. Bırakın darbe olmasını, 28 Şubat Türkiye’de darbe olmadan da bunalımların çözüleceğini göstererek, darbe anlayışlarını tarihe gömmüştür. Bu yönüyle tarih 28 Şubat’ı değerlendirilecektir. Bu iddianame, yapacağımız savunmalarla tarihe karşı mahkum olacaktır.

 

Davada 481 kişi müşteki-mağdur

 

Refehyol hükümeti döneminin Başbakan Yardımcısı Tansu Çiller ile aynı hükümet döneminde İçişleri Bakanlığı yapan Meral Akşener, siyasetçiler Merve Kavakçı, Hasan Celal Güzel, Şevket Kazan, Şeref Malkoç, eski Emniyet Genel Müdürlüğü İstihbarat Dairesi Başkanı Bülent Orakoğlu’nun da aralarında bulunduğu 481 kişi de davada müşteki-mağdur olarak yer alıyor.

 

Duruşmaya katılmak isteyen müdahiller, salona gelerek şikayetlerini ve mağduriyetlerini anlatacaklar. Duruşma salona yerleştirilen kameralarla kaydedilecek.

 

 

HÜRRİYET