Aydın’ın Didim İlçesi’nde, Kibele Kadın Dayanışma ve Yardımlaşma Derneği tarafından ‘1 Eylül Dünya Barış Günü’ etkinlikleri kapsamında kadın zinciri oluşturuldu. Dernek Başkanı Şazime Buluttekin, kadınların savaşa karşı olduğunu belirterek, “Savaş politikalarına son verilmesini istiyoruz” dedi.

 

 

Kibele Kadın Dayanışma ve Yardımlaşma Derneği tarafından düzenlenen ‘1 Eylül Dünya Barış Günü’ etkinlikleri kapsamında ‘Kadın Barış Zinciri‘ oluşturuldu. Atatürk Bulvarı’nda biraraya gelen kadınlar üzerinde savaş karşıtı söylemler bulunan döviz, pankart, mor balonlar taşıdı, sloganlar eşliğinde Altınkum Yalı Caddesi Poseidon Heykeli önüne kadar yürüdü. Kadınlara, İzmir Kadın Meclisi Başkanı Kızbes Aydın da destek verdi.

 

Burada zincir oluşturan kadınlar adına Kibele Kadın Dayanışma ve Yardımlaşma Derneği Başkanı Şazime Buluttekin açıklama yaptı. 1 Eylül Dünya Barış Günü’nde Türkiye’de savaş rüzgarlarının estiğini ve bunun üzüntüsünü yaşadıklarını belirten Buluttekin, “Biz kadınlar savaş istemiyoruz. Savaşlar en çok kadınları etkilemektedir. Bunda AKP hükümetinin kadını cinsiyet olarak ikincil gören, onu eve hapsetmeyi ve sadece çocuk doğuran, yemek yapan ve kocasına itaat eden bir cins olarak görmesi ile buna dair söylemleri ve eylemleri etkili olmaktadır. Savaşın şiddeti, yoksulluğun, zorunlu göçün yanında tecavüzler kadınları daha çok tehdit etmektedir” dedi.

 

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın televizyonlarda, Müslüman Kardeşler Teşkilatı liderlerinden Muhammed el-Bilteci’nin Mısır’daki olaylar sırasında ölen kızı Esma için gözyaşı dökerken kendi ülkesinde yaşanan acılara ise göz yumduğunu öne süren Buluttekin, “Bu ülkede yaşanan onca acı varken baba olduğunu hatırlayıp ‘Neden ağlamadın?’ diye sormazlar mı” diye konuştu. Türkiye’nin Ak Parti hükümeti tarafından Suriye ile savaşta taraf olmaya zorlandığını aktaran Buluttekin, “Kadınlar olarak Suriye ile savaşa girilmesine karşıyız. Bombalardan, silahlardan arınmış bir dünya da barış, eşitlik ve özgürlük içinde yaşamak istiyoruz. Toplumları, insanları ve kardeş halkları birbirine karşı ötekileştiren ırkçılığa ve şovenizme karşı barış ve kardeşlik türkülerinin dalga dalga yükselmesini istiyoruz” diyerek barış ve kardeşliğe ulaşmak için herkesin üzerine düşen görevi üstlenmesi gerektiğini belirtti.

 

Konuşmanın ardından kadınlar el ele ‘barış zinciri’ oluşturarak ellerindeki mor balonları gökyüzüne bıraktı.