Van’da afet konutlarının anahtar teslim töreninde konuşan Başbakan Erdoğan, PKK’lı teröristlerle buluşan BDP’lilere bir kez daha tepki gösterdi. Erdoğan, “Teröristle kucaklaşan siyasetçi olamaz. Parti tabelanızı indirin; ‘Kandil’e gider’, ‘İmralı’ya gider’ diye trafik tabelası takın” dedi.
Van Depreminin birinci yılında, Erciş’te
bulunan Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, kalıcı konutların teslim
töreninde konuşma yaptı.

Depremzedelere her türlü hizmeti verdiklerini belirten Başbakan Erdoğan’ın konuşmasından satır başları şöyle:

“Deprem,
40 bin ev ve 3 bin iş yerini kullanılamaz hale getirdi. Şu ana kadar
burada 3,5 katrilyon harcadık. Bütün adımlar dünyaya örnek oldu.
Depremden sonra o gece hemen buraya geldik. STK’lar Vanlı kardeşlerime
yardım için buraya koştu. Bir yandan enkazı kaldırırken diğer yandan
vatandaşımızın barınma sorununu çözecek yöntemleri hayata geçirdik.

Aklımız hep bu bölgedeki kardeşlerimizdeydi.
Bölgede 75 bin çadır kurarak depremzedelerin hizmetine sunduk. 13 çadır
kentte depremzedelerimize her türlü hizmeti verdik. 30 bin konteyner ev
kurduk.

Kurduğumuz
bu evler ülkemizin 50 şehrinden daha büyük bir nüfusa hizmet verdi.
Kızılay, çok büyük görevler yaptı. 6 bin 141 vatandaşımıza 9 ay süreyle
geçici istihdam imkanı sağladık. Vanlı kardeşlerimizin her daim yanında
bulunduk. Şu anda elimizde 3 bin civarında yapılmış fazla konut var. 2
bini kamu kuruluş elemanlarına tahsisli. Bin konutumuzu kiracı
kardeşlerimize kurayla satacağız. Konut maliyeti 110 bin lira ama
depremzedeye 75 bin liraya indirdik. 345 lira aylık taksitle konutları
vereceğiz. Bu konutlar 4 ay içinde bitecek. Bu konutlar kar amaçlı
yapılmadı.

27
okulun, 24 caminin, 10 ticaret merkezinin de açılışını yapıyoruz.
Marmara depreminin bir yıl sonra bırakın kalıcı konutları ortada
konteynerler bile yoktu. Terör örgütü, Van depreminde enkazların
altındaki iniltiler dinmeden Başkale’de güvenlik güçlerine saldırdı.
Aramıza nifak tohumu atanlara prim vermeyeceğiz.

Biz
bölge insanına hizmet etsin diye öğretmen, doktor, polis gönderiyoruz.
Onlar, bu kamu görevlilerini kaçırmanın, sindirmenin, öldürmenin hain
planlarını yapıyorlar. Buraya hizmet vermeye gelen öğretmeni, doktoru
kaçırmakla sen ne kazanıyorsun? Kaymakamımı kaçırmakla sen ne
kazanıyorsun? AK Parti’nin il başkanlarını kaçıracaksın veya gelip
arkadan kurşunu sıkacak, öldüreceksin. Ondan sonra da ‘biz özgürlük ve
demokrasi istiyoruz’ diyeceksin. Bunun neresi özgürlüktür, bunun neresi
demokrasidir.

Onların
derdi, sıkıntısı Kürt vatandaşlarının sorunları değil. Onlar sadece
istismar peşinde. Bunlar sadece benim Kürt kardeşimi kullanma peşinde.
Bunlar sadece benim Kürt kardeşimi kandırarak dağa götürdüğü
çocuklarının kanı üzerinden, acısı üzerinden kendilerine saltanat düzeni
kurma peşindeler. Bizler yatırımla, hizmetle, icraatla halkı
kucaklamanın derdindeyiz. Bunlar halk mağduriyet, sıkıntı yaşasın diye
sabotaj peşinde.

Kendisine
oy veren yerine teröristle kucaklaşan siyasetçi olamaz. Eğer öyleyse
parti tabelanızı indirin, ‘Kandil’e gider’, ‘İmralı’ya gider’ diye
trafik tabelası takın.”

NTV