Metro aracı temini sözleşme imza töreninde konuşan İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu, “Bu ülkenin İstanbul Büyükşehir Belediyesi de bizim, Ankara’sı da bizim, Bursa’sı da bizim. Türkiyemizin içine sokulduğu krizlerden çıkış hattını bir seferberlik ruhu içerisinde, milletçe bütünleşerek aşmamızın yolunu bugünün iktidarının bulması şarttır. Bu yeni aklı ortaya koymayan siyasi zeminin asla sürdürülebilir bir itibarı olmayacaktır” dedi. İmamoğlu ayrıca “İstanbul halkı adına, 16 milyon İstanbul halkı adına uyarımı yapayım” diyerek bakanlığa seslendi.

 
İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu, Emirgan Korusu’nda düzenlenen 100 yeni metro aracı sözleşme imza töreni’ne katıldı.

 

 

“TERK EDİLMİŞ ŞANTİYE ŞEKLİNDE DEVİR ALDIĞIMIZ BÖR DÖNEMİ HATIRLATMAK ZORUNDAYIM”

 
Ekrem İmamoğlu, “Siyasi bir manevra için -mış gibi yapmak adına bir ihaleye çıkmak, bir işe başladım demek kadar yanlış bir şey yok. Üzülerek söylüyorum ki 2015’de, 2016’da, 17’de yani bundan yaklaşık 7-8 sene önce ihalesi yapılmış, bazılarına çivi dahi çakılmamış, bazılarına hiç başlanamamış, bazıları terk edilmiş bir şantiye şeklinde devir aldığımız bir dönemi halkımıza hatırlatmak zorundayım. O bakımdan biz hem israfı hem de maliyetini arttırarak bu milletin cebinden daha fazla para çıkmasına vesile olan bu düzeni tam tersine çevirerek aklın, bilimin, tekniğin hakım olduğu bir şekilde –mış gibi yapmadan, insanlarını aldatmadan, hemşerilerine şeffaf bir şekilde neyi yapabileceğiniz, yapamıyorsa da niçin yapamadığını aktarabilen bir yönetim olduk. Olmaya da devam edeceğiz” dedi.

 

 

“4 YILIN 25 YILLA YARIŞTIRILMASI BİZİM İÇİN KEYİFLİ”

 
İmamoğlu şu sözleri kullandı:

* Tabii özellikle bu dönemin ne yazık ki olumsuz ekonomik koşulları da bu bahsettiğim maliyetle ilgili süreçleri daha da yukarıya tırmandırmıştır. Buna rağmen gerçekten disiplinli, adaletli, şeffaf bir yönetim olarak katbekat fazla metroyu bu 4 yılda üretmenin, hâlâ üretmek için büyük bir fedakarlıkla gerçekten hem ülkenin enflasyonla mücadelesi hem artan emtia fiyatları hem de döviz kurlarının çok tahmin edilemez, öngörülemez şekilde artması bizim hâlâ fedakarlıkla yürüttüğümüz bir sürecin var olduğunu yine vatandaşlarımızın bilmesi gerekir. Bu bilimsel çalışmayı gerçekten liyakatle birleştirdiğimizde bütün çalışma arkadaşlarıma teşekkür ediyorum.

* Biz tabii dönem dönem geçmiş 25 yılla kıyaslanacak şekilde eleştirilere maruz kalıyoruz. Yani 25 yılda üretilen bazı işleri, bu 4 yıldaki ortaya koyduğumuz kabiliyetle kıyaslayarak ‘Biz şunu yapmışız, siz bunu yaptınız’ diye bir yarışa tabi tutuluyoruz. Bunu hem gülümseyerek hem de keyifle karşılıyorum. Çünkü 4 yılın 25 yılla yarıştırılması ya da kıyaslanması bizim için keyifli.

 

 

“25-30 YILDA ALINMASI GEREKEN ÖDEMEYİ 11 AYDA BİZDEN ALDILAR”

 
İmamoğlu şöyle devam etti:

 

“Kadıköy Sabiha Gökçen Havalimanı arasındaki metro hattımızda yeterli araç şu anda yok. Burada biliyorsunuz son bağlantısını bakanlık yaparak bize devretti. Ama tabii araç süreci ne yazık ki biraz geride kaldı ve bunu hızlıca tamamlamak zorundayız. Burada hazır basın mensubu arkadaşlarımızı bulmuşken hani söyleyeyim bu Sabiha Gökçen’e bakanlığın yapmış olduğu bağlantının açılışı yapılmıştı. Burası İBB’ye devredilecekti ve biz açılışına da davet edilmemiştik. Biz de demiştik ki ‘teşekkür ederiz, elinize sağlık, hayırlı olsun. Ama yani bu İBB’ye ait bir mekanizma olacağı için keşke davet edilseydik. Zira parasını bizden alacaksınız.’ Normalde 25-30 yılda daha önceki düzene göre belediyenin kasasından, hazine payından kesinti yapılarak 25-30 yılda parası alınan bu tür hatların parası bizden 11 ayda alındı. 11 ayda kesildi ve alındı. Yani şu anda bizim o hatla ilgili devletimize yani borcumuz kalmadı. Bu olacak iş değil. Burada üretici firmalar, finansçılar var aramızda. Bize 10-11 ayda para değil, bize 5 yılda para garantisi veren bir kurum olsun, ülkemizde bütün metrolarını 5 yılda bitiririz İstanbul’un, onu ifade edeyim.”

 

 

“İSTANBUL HALKI ADINA UYARIYORUM”

 
Projelerin finansal süreçlerinde Bakanlık tarafından bekletildiklerini söyleyen İmamoğlu, “Bu ülkenin İstanbul Büyükşehir Belediyesi de bizim, Ankara’sı da bizim, Bursa’sı da bizim. O bakımdan bu kurumlara bu bakışı kenara itip, Türkiye’mizin ne yazık ki bugün içine sokulduğu hem ekonomik krizlerden, hem başka krizlerden çıkış hattını bir seferberlik ruhu içerisinde, milletçe bütünleşerek aşmamızın yolunu bu günün iktidarının bulması şarttır. Bu yeni aklı ortaya koymayan siyasi zeminin asla ve asla milletimizde olumlu ve sürdürülebilir bir itibarı olmayacaktır. Bu bağlamda İstanbul halkı adına, 16 milyon İstanbul halkı adına böylesi uyarımı yapayım” dedi.