Gün, başka yerden vurdu

Gün, başka yerden vurdu
18 Ocak 2013 00:07

Perşembe günü biraz garip bir gündü.


Safile USUL H&H YORUM

Bu gün için düşünülen şey Diyarbakır’daki cenaze töreninde olay çıkıp, çıkmayacağı veya söyleyenlerin ağzı ile yazayım, 2. bir Habur vakasının yaşanıp, yaşanmayacağı idi.
 
Ama bu yönden çok sakin geçti gün.
 
Fakat aniden gazeteci Mehmet Ali Birand’ın beyin ölümünün gerçekleştiği haberi düştü gündeme.
 
Sonra yaşadığı söylendi ve halen durumu belli değil, doktorlar bilgi vermedi.
 
Muhtemelen Mehmet Ali Birand ölümle yaşam arasında çok belirsiz bir durumda ve doktorları eğilim bekliyor.
 
Yani, durumunu takip ettikleri göstergelerdeki minimetrik kaymaları takip ediyorlar ve eğilim belirginleşmesi olmadığı için ne açıklama yapacaklarını henüz bilmiyorlar.
 
Sonra, dün siyasi gündem de garipti ve benim hoşuma gitmedi, sevmedim perşembe gününü.
 
Erdoğan ekmek gündemine kaydı…
 
Ve, ekmek çok önemli ve etkileyici bir gündem.
 
Erdoğan ekmek gündeminin bam telini tam bulamadı ama olsun ekmek çok önemli bir siyasal gündem maddesi ve şimdi ukalalık edemeyecek kadar neşesizim ama ekmekle ilgili o kadar çok şey yazmıştım ki, bu konunun dahi muhalefet değil Erdoğan tarafından gündeme getirilmesi hiç hoşuma gitmedi.
 
Beyaz ekmekler lastik gibi, birçok kadın bu yüzden şişiyor, çocuklar bu yüzden iyi gelişemiyor,.
 
Ve de, Türkiye’de ortak ekmeğimiz yok.
 
Yani, fakirler lastik gibi ekmek yiyor; iyi ekmeğin 300 gramı bile en az 2 TL.
 
Aynı ekmeği ve aynı iyi ekmeği yemek oysa çok önemli toplumlarda.
 
Ve, bu ulusal bir sorun ve ekmek çok etkileyici bir tüketim maddesi ve çok etkileyici bir metafor.
 
CHP ile ilgili gündem maddesi ise, dün, CHP Genel Merkezi’ne yanlışlıkla düşen bir faks idi.
 
CHP eski Milletvekili Şahin Mengü 10 Ocak’ta Önder Sav ile görüşmüş ve CHP’nin mevcut yönetimine karşı bir deklarasyon metni önermiş.
 
Önder Sav metni beğenmemiş ve, “Deklarasyon yapılsa bile birşey değişmez” demiş.
 
Burda beni etkileyen şu…
 
Önemli olan bir açık gönüller partisi olmak. Bunu Şahin Mengü ve Önder Sav için değil, herkes için söylüyorum.
 
Önemli olan görüşlerini açıkça söylemek ve CHP’nin açık görüşler etrafında hareket etmesi.
 
O açık görüş eğer beğenilmiyorsa diğer açık görüşlerin oylanması ve onlarla hareket edilmesi.
 
Mesela, muhtemelen de bu, yanlışlıkla CHP Merkezi’ne fakslanan metindeki konuya müzakere meselesindeki söylemler ve Hüseyin Aygün olayı sebep olmuştur.
 
Ve, bu konuda CHP içindeki tedirginliğin sebebi sanırım, Kılıçdaroğlu’nun temel diskurs olarak AKP ile benzer düşünüp, düşünmediği hususu.
 
Ona karşı şüpheler var.
 
O da, bundan tedirgin olduğu için çoğu zaman içini açmıyor ve düşüncelerini düşündüğü gibi ifade edemiyor.
 
Bu durum CHP’yi paralize eden bir durum.
 
Bunun yerine, CHP açık gönüllüler ve açık konuşanlar ve bir seçim yapıp, net tercihlerini belirledikten sonra o yolda devam edenlerin partisi olsa, olmaz mı yani?
 
CHP kurultaylarında sorun çıkaran, şüphe yaratan konular açık açık konuşulsa, herkes bu konulardaki düşünce ve projelerini açıkça ve çok somut olarak anlatıp, oy istese, herkes de buna göre oy verse ve seçimi alan da içindekini korkmadan dışa vursa iyi olmaz mı?
 
Allah aşkına, kendini kendinden bile saklayan parti mensupları ile hangi dağlar devrilebilirmiş ki?

NOT:
YAZIYI YAZDIKTAN SONRA MEHMET ALİ BİRAND’IN ÖLÜM HABERİ GELDİ. MÜTEESSİRİM. ALLAH RAHMET EYLESİN


Yazarın Son Yazıları:
Rüzgar yeniden kırmızı ve toprak esiyor
Köfteden de gitti birkaç puan
İstanbul’a alındı gözüyle bakabiliriz