FETÖ’nün piçleri!

FETÖ’nün piçleri!
3 Eylül 2018 08:37

Türk ulusunun ebedi önderi Gazi Mareşal Mustafa Kemal Atatürk tarafından akıl ve bilim rehberliğinde, modern Batı’nın değerlerine, Türk kimliğine, Türk karakterine, Türk kültürüne uygun olarak genç Türkiye Cumhuriyeti Devleti kurulduktan sonra büyük yapıtı yıkmak için çok tehlikeli ve korkutucu saldırılar yapılmıştır.

 

 

Dr. İbrahim ÖZDOĞAN H&H YORUM

 

 

Bu saldırıların hepsi İslam adına çıkan gerici terörist unsurlar tarafından onların teröristbaşlarının yönlendirilmesiyle yapılmıştır.

 

 

Bu konuda kısaca bir anımsatma yapacak olursak, başta teröristbaşı Şeyh Sait isyanı, Menemen’de beyinsiz derviş Vahdettin’in adamlarıyla Türk subay ve askerleri ile kanlı hesaplaşması ve paslı kör testere ile Asteğmen Kubilay’ı Şeriat adına vahşice kesmesi, Cumhuriyet devrimlerini yarıda bırakmak için yine gerici unsurlar tarafından Büyük Atatürk’e düzenlenen İzmir suikastı, Dersim bölgesinin yüzyıllarca keyfince ve devleti hiçbir işine karıştırmadan terörist ağaların cahil halkı kışkırtarak karakollara baskın yapıp askerleri şehit etmesi ve isyanın büyüklüğüne bakın ki, en sonunda bu terörü uçak bombardumanı ile durduruyorlar, Cumhuriyeti kuranların ifadesi ile taş üstünde taş, baş üstünde baş bırakmıyorlar; çünkü böyle yapmadıkları taktirde terörist unsurların başarıya ulaşacaklarını gelişmelerden çok iyi biliyorlardı, öyle ki savaş pilotu olarak yetişen modern Türk kızı Sabiha Gökçen bile teröristleri bombalamıştır.

 

 

Kısaca ,Atatürk döneminde Cumhuriyet’e saldırılan bu alçak hain saldırıların en sembolik olanlarını anımsattıktan sonra şimdi tezimi ortaya koyup, onu ispat etmeye çalışacağım.

 

 

Büyük önderimiz Mustafa Kemal Atatürk’ten sonrada Cumhuriyeti yıkıp, yerine yüzde yüz Arap adet ve geleneklerinin ta kendisi olan, aslı M.Ö. Babil devletinin kralı olan Hammurabi yasalarının birebir kendisi, ama gericilerin Allah tarafından vahiy yoluyla geldi diye saf ve beyinsizce inandıkları Şeriat yönetimini getirmek için cemaat şeklinde örgütlenen ve zaman zaman yeraltına inen gerici unsurlar tarafından çok tehlikeli etkinlikler düzenlenmiştir ve maalesef sağ ve gerici iktidarlar da oy uğruna bunlara sürekli çanak tutmuşlardır.

 

 

İşte, Gazi dönemindeki Cumhuriyeti yıkıcı terör etkinlikleri olmak üzere, ondan sonra günümüze kadar da bunların en tehlikeli ve sinsice çalışanı FETÖ terör örgütü olmuştur ve bugün geldiğimiz nokta itibariyle Türkiye Cumhuriyeti Devleti’ni yıkık dökük hale getirenlerde bu şerefsiz alçaklardır ki, bunun nedenlerini yazacağım.

 

 

Fetullah Gülen denilen babası Ermeni, annesi İran Yahudi’si olan alçak ve şerefsiz bir herif çıkıyor, Cumhuriyet’e yapılan gerici unsurlar olan cemaatlerin saldırılarını analiz ediyor ve bu tarzda yapılan terör etkinliklerinin Atatürk’ün akıl ve bilim esaslarına, Türk zekası ve Türk karakterine göre kurduğu Türkiye Cumhuriyeti Devleti’ni yıkamayacağı yargısına varıyor.

 

 

Fetullah Gülen aldığı kararla 1960’larda etkinliklerine başlıyor.

 

 

Nedir bu etkinlikler?

 

 

Devlet kurumlarına, özellikle kendi ifadesiyle-bizzat geçmişte bir tv programında izledim- emniyete, adliyeye, askeriyeye Atatürk’ün kurduğu Cumhuriyeti yıkacak kadroları yerleştirmek ve daha sonra da harekete geçmek.

 

 

Bunu yaparken hangi yöntemi uyguladı?

 

 

Anadolu insanının en zayıf ve hassas tarafı olan İslam’ı kullandı.

 

 

Aslında Fetullah-Fethullah bilerek demiyorum, çünkü ilk kimliğinde bu ad yazılıydı ama Allah’ın fethi, zaferi anlamına gelen bu adı çok sonradan değiştirmiştir ki, Allah’ın onunla Müslümanlara zafer vereceği algısını oluşturmak için- alçağının aslında İslam diye bir derdi yoktu, sırf Müslüman Türk ulusunu din yoluyla kandırıp çocuklarını cemaatine katması için bunu yapıyordu ve bunda maalesef kırk yıl içinde büyük başarı sağladı, aileler çocuklarını iyi ve terbiyeli evlat yetiştiriyor diye FETÖ okullarına ve yerleşim birimlerinin her tarafında bulunan ışık evlerine gönderiyordu.

 

 

Aslında Fetullah bir Hıristiyan ve gizli kardinal olduğunu sonradan rahmetli Aytunç Altındal’ın tv programlarındaki ifşaatlarından öğrendik- o bu konularda aydınların ve mürekkep yalayanların çok iyi bildikleri gibi iyi bir uzamandı ve hele Vatikan’ı çok iyi biliyordu-ki bu ifşaattan sonra FETÖ terör örgütü tarafından rahmetli sinsice zehirletilerek katledilmiştir.

 

 

Ama FETÖ terör örgütünün başı ve kurucusu Fetullah hiçbir ödün vermeden İslam’ı kullanarak gençlerin beyinlerini yıkıyor ve kendine bağlı beyinsel tutsaklar yetiştiriyordu.

 

 

Bağlılarının psikolojik altyapılarına ve bilinçdışı derinliklerine baktığımız zaman Fetullah’ı Peygamber’den bile önde tutuyorlardı ve her şeylerini, evliliklerini bile onun önerilerine göre yapıyorlardı, yapıyorlar, hatta çocuklarının adlarını bile çağımızdaki hızlı iletişim yöntemleri ile o alçak kendini kamufle etmek için İslami kılıfla Arap adları koyuyordu, bir Hıristiyan gizli kardinali olduğu halde!

 

 

İslamı soysuzca kullanan bu Fetullah alçağı bu yöntemlerle bağlılarını tam meczup olarak beyinlerinden o kadar yüksek boyutta tutsak hale getirmişti ki, adeta onun sümüklü mendilini bile yalamak istiyorlardı.Ağzını sildiği peçeteyi alıp hürmet ve tazimle cebine koyan beyinsel tutsakları basından çokça okuduk ve su içtiği bardağın dibinde kalan artığı manevi feyiz almak niyetiyle kafalarına dikdiklerini de çok iyi biliyoruz.

 

 

Fetullah alçağının tüm bağlıları artık onun gönüllü kölesi, tutsağı haline gelmişti.

 

 

Ve, kırk yıl içinde devletin kurumlarının tüm birimlerine, hem de hücresel seviyede yerleşmişlerdi.

 

 

Bunu nasıl yaptılar?

 

 

Bir taraftan ailelerin çocuklarını yukarıda bahsettiğim yöntemlerle beyinlerinden tutsak alıp köle yaptı, diğer taraftan ÖSYM sorularını her sene alıp dershanelerinde beyin tutsağı öğrencilerine dağıtmak ve KPSS sorularını da yine müritlerine dağıtarak devletin tüm birimlerine yerleştirdiler, çünkü bu alçaklar suyun başını kesmişlerdi ve ÖSYM ile KPSS sisteminin tamamına egemen durumuna gelmişlerdi.

 

 

Sonuç ne oldu, Fetullah alçağının ifadesiyle tüm devlet kurumları olmak üzere özellikle emniyeti, yargıyı, askeriyeyi kendi tutsak piçleri ile doldurdu, işte bu nedenle de makalenin başlığını FETÖ’NÜN PİÇLERİ olarak koydum.

 

 

On binlerce FETÖ piçi iş başında, artık Cumhuriyeti yıkmanın zamanı geldiğine inanmışlardı ve bunun istihbaratını alan RTE kontrollü bir darbe planı gerçekleştirdi, naylon tiyatrovari bir darbe ile bunları on binler, yüz binler halinde devlet kurumlarından, emniyet, adliye ve askeriyeden attı.

 

 

Halbuki FETÖ ile AKP iktidarı canciğer kuzu sarması idiler, birbirlerine methiyeler düzüyorlardı.

 

 

Örneğin alçak Fetullah Gülen 2010 referandumunda ‘’mümkün olsa da ölüleri de mezarlarından kaldırıp oy kullandırılsa’ demiştir ve bu öneri RTE tarafında seçmen sayısındaki artışla sağlanmış ve daha sonraki seçim ve referandumlarda kullanılmıştır.

 

 

FETÖ ve AKP Türk devlet yapısını, Atatürk’ün kurduğu modern düzeni, Türk ordusunu yıkmak için kolkola girmişlerdir.

 

 

Ergenekon ve Balyoz terör örgütleri bahanesiyle Türk ordusu tarumar edilmiş, Türk subayları ve generalleri ile, genel kurmay başkanı, yurtsever aydınlar yıllarca kodeste tutulmuştur.

 

 

O dönem bizzat RTE ‘’ben Ergenekon’un savcısıyım’’ diyerek Zekeriya Öz denilen bir hamamoğlanı sözde savcıyı görevlendirmiş, bu FETÖ piçi şerefsiz de komuta kademesi başta olmak üzere Cumhuriyet taraftarlarını hapishanelere tıkamıştır.

 

 

RTE bu alçağa zırhlı Mercedes vererek korumaya almıştır.

 

 

FETÖ ve FETÖ PİÇLERİ ile AKP Türkiye Cumhuriyeti Devleti’ni yıkmak için dostane ve müşterek çalışmışlardır.

 

 

Fetullah’ın beyinsel tutsakları istisnasız o dönemde AKP’nin varlığı ve sürekli iktidarı için fütursuzca gayret sarf ediyor ve en yakın akrabalarını bile fetöcü savcıların, bilhassa hamamoğlanı Zekeriya Öz’ün tutuklaması için sosyal medyada hedef gösterip ağır hakaretler ediyorlardı.

 

 

Bu konuda eski bir AKP’ li milletvekili arkadaşımın bana anlattıklarını uygun bir örnek olarak aktarmak istiyorum.

 

 

Milletvekili arkadaşım şöyle anlatıyor:

 

 

’Ben RTE ve AKP’nim Cumhuriyeti yıkıcı, yolsuzluğa bulaşıcı politikalarından sonra partiden ayrıldım ve 2011 seçimlerinde CHP’den İstanbul’dan milletvekili aday adayı oldum.O tarihte eski bir AKP’li olarak CHP’den milletvekili aday adayı olmam basında bayağı yer almıştı.Benim, zamanında fetönün tuzağına düşmüş özyeğenlerim yani kızkardeşimin çocukları fırsattan istifade-o tarihlerde FETÖ ile AKP canciğer kuzu sarması-kızımın facebook’una girerek bana olmadık hakaretleri yapıyorlar, böyle bir alçakça cüreti, özdayıya ihaneti, FETÖ piçliğini nasıl göstermişlerdir diye hala daha şaşkınlığım devam eder, sonra da fetöcülüğün böyle necis bir şey olduğuna karar veririm ki, bu olay bana kızım tarafından yıllar sonra anlatılmıştır.Yeğenlerim yani kızkardeşimin çocukları iki fetö piçi CHP’den milletvekili aday adayı olduğunu okuyunca derhal kızımın facabook’undan bana hakaret bombalamaya başlıyorlar.Örneğin yaşı büyük olan FETÖ piçi kızıma ‘Babana söyle bu kırmızı koltuk sevdasından vazgeçsin, dine imana dönsün, memleketine köyüne gitmesin onu taşlarlar…’ mealinde biryığın hakaretler yazarak bir taraftan bana geri zekalı tutsak fetöcü kuşbeyni ile hakaretler ediyor, diğer taraftan beni devrin azgın ve şerefsiz sözde savcı ve hakimlerine, bilhassa vatan haini şerefsiz sözde savcı Zekeriya Öz’e hedef gösteriyor.Öte taraftan küçük kardeşi benimle güya eğlenmek için fetöcü tutsak beyni ile ‘’he yav bir zamanlar bizim bir dayımız vardı…’’ deyip alaya alma sembolü olan gülücük işareti koyuyor.O arada kendisini hiçbir zaman tanımadığım, bu iki FETÖ piçinin amcalarının torunu gardiyanca, kızımın facebook’una girip bana bir yığın hakaretler ettikten sonra ‘O-adımı bilerek ifşa etmiyorum-senin babanmış, neden bana söylemiyorsun, bu şerefsiz piçin anasını veya karısını düzmüşüm gibi ‘yoksa baban olduğuna utanıyor musun?Yani onun bunun çocuğu bu şerefsiz piç tam anlamıyla veled-i zinaca bir laf etmiş.Halbuki kızım benimle gurur duyan ve her konuda yolumu takip eden bir kültüre sahiptir.Bu hiç tanımadığım piç kurusu da kendi küçük dünyasında yaşayan necaset bir şerefsiz.Sonunda ne oldu AKP uğruna özdayılarına bile alçakça ve şerefsizce saldıran iki kardeş 17/25 hırsızlık olayından sonra iyi bir statüde olan işlerinden fetö cürümleriyle atılmış ve yargılanma korkusundan soluğu yurtdışında almışlardır.Yani AKP uğruna özdayılarını taşlattırmak isteyen fetönün sözde çete yargıçlarına hedef gösteren bu iki fetö sapığı beyinlerinden tutsak alçak kardeşler Türkiye Cumhuriyeti yasalarınca taşlanacağı korkusuyla yurda gelemiyorlar.Ava giden avlanır, yaşasın zalimler için gurbet hasreti!İlahi adalet nasıl da tecelli etti!Kim bir zalime mazlumu harcamak için yardım ederse Allah o zalimin vasıtasıyla onu cezalandırır.Bu iki fetöcü piç aynen böyle yapmışlardır.FETÖ PİÇLERİ o kadar üçkağıtçı ki, bu alçaklığı ben duyunca telefon açtı ‘dayı facebook’uma geriye doğru baktım hiç böyle bir şey yazmamışım, civciv beyinli gerzek sözde benim aklımla alay ediyor.Halbuki bu alçak ve şerefsizce kahpeliği yapmayan biri bana değil, kızıma telefonu açar ve ‘niye bana iftira atıyorsun? diye sorgular; kızıma açamaz çünkü suçlu ve açtığı anda onun şerefsizliğini derhal ortaya koyacaktı.Bu iki piç kurusu ve amcalarının veled-i zina torunu meğerse milletvekilliğimi bile kıskanmışlar ama esas sorunları fetönün beyinsel tutsağı olmalarıdır.Bunları yaşadığım sürece affetmem mümkün değildir, çünkü bana karşı işlenen her suçu affederim ama şahsıma ihanet edenlerle, namussuzları asla affetmem!’’

 

 

 

Milletvekili arkadaşımın bu anlattıkları FETÖ piçlerinin beyinlerinden tutsaklıkları ile ne kadar ruh hastası oldukları ortadadır ve gayet aydınlatıcı olmuştur.

 

 

Fetullah’ın dini kullanarak kandırdığı birkısım koca koca generallere, yargıtaya kadar gelmiş sözde hakimlere, birkısım sözde valilere ve kaymakamlara, on binlerce sözde polis ve sözde polis şeflerine kadar hepsi, skolastik medresede okumuş, ilkokul diplomasını bile zamanında imam olmak için dışarıdan almış bir cahilin emriyle ülkeyi yıktılar, Türk ordusunu darmaduman ettiler; tabi zamanında ortağı AKP ile bu işleri kotardılar.

 

 

Allahtan 17/25 Aralık hırsızlık lağım çukuru patladı da bunların Cumhuriyeti yıkıcı ortaklıkları bitti.

 

 

Yoksa şimdi ortada ad olarak bile Türkiye Cumhuriyeti Devleti kalmayacaktı.

 

 

Yüz binlerce fetöcü kurumlardan atıldı, çok sayıda kodeslere tıkıldı ve hala daha fetöcü avı devam ediyor; çok güzel destek veriyoruz.

 

 

Geleceğe ışık tutması bakımından şimdi burada bir şeyler söylemek istiyorum.

 

 

AKP ve lideri RTE kendine zarar vereceği için FETÖ çetesinin siyasi ayağına dokunmamıştır, çünkü siyasi ayak kendileri için o kadar zararlıdır ki, ortada partileri de kalmaz ve bu dalga ta en tepedeki adama kadar çıkar.

 

 

Bu nedenle AKP sonrası gelecek Cumhuriyet yönetiminin en büyük icraatı FETÖ siyasi ayağının üzerine hızla gitmek olmalıdır.

 

 

Eğer siyasi ayağa dokunulmazsa FETÖ çetesi eskisinden de katmerli olarak devlet kurumlarını hücresel olarak tekrar sarar, çünkü şuanda çoğu saklanmıştır ve yeraltına inmişlerdir.

 

 

FETÖ piçleri bu işlerde çok ustadırlar!

 

 

Fetöcüler tekrar harekete geçmek için RTE’nin iktidardan düşüşünü beklemektedirler.

 

 

Çünkü kendileri kırk yıl içinde hücre etkinliklerini iyi öğrenmişlerdir ve şimdilerde İngiltere ve Almanya’ya yoğun olarak Fetullah’ın emriyle yuvalanmaktadırlar.

 

 

Bunlara karşı alınacak en önemli önlem yurda dönmeyenleri hiç gözyaşlarına bakmadan vatandaşlıktan çıkarmaktır.

 

 

Bunlar ruh hastası, bunlar beyinsel tutsak, bunlar din kullanılarak meczuplaştırılmış ve her türlü kötülüğü yapmaya hazır çok zararlı güruh, dolayısıyla vatandaşlıktan çıkarılması devletimizin korunması için elzemdir.

 

 

Fetullah alçağı kırk yıldır Türk milletini çeşitli yöntemlerle soyarak-himmet, kurban derileri ve etleri, zengin işadamlarından din kullanılarak alınan büyük çaptaki yardımlar, AKP’ye yönetim ortağı olduktan sonra tehdit ve şantajla yine işadamlarından gasp edilen büyük servetler v.d.-Amerikan emperyalizmine ajanlık yapmak üzere dünyanın her tarafına açılan ve Türk ulusuna parasal zarardan başka hiçbir yararı olmayan okullar.

 

 

O ülkelerde öğrencilere Türkçe öğretiyoruz zırvası alçakça bir palavradan ibarettir, hem bize ne yararı var öyle olsa bile?

 

 

Türkiye Cumhuriyeti Devleti’ni yıkmak için onlarca TV kanalı, bir düzine gazete dergi, büyük şirketler, ajanslar, beyinlerin yıkandığı yurtlar, ışık evleri, yüz binlerce beyinlerinden tutsak edilmiş ve düşünme yeteneklerini kaybetmiş FETÖ öl deyince ölecek, vur deyince vuracak, darbe yap deyince yapacak kurşun asker müritleri.

 

 

Şimdiye kadar FETÖ çetesi tarafından 650 milyar Dolar yurtdışına kaçırılmıştır ve bugünkü korkunç ekonomik krizin demokrasinin rafa kaldırılması, AKP’nin 16 yıldır uyguladığı hırsızlık ekonomisi ve FETÖ çetesinin yukarıda bahsettiğim çapta yurtdışına para kaçırmasıdır.

 

 

Bu nedenle yurtdışına kaçan fetöcülerin, geleceğimizin güven altına alınması bakımından, önce gel diye bir çağrı yapılması; dönmedikleri taktirde vatandaşlıktan derhal çıkarılması gerekmektedir.

 

 

Fetullah’ın İslam diye bir derdi yoktur, çünkü kendisi Hıristiyan’dır ve dünyada sayısı çok az olan, belk, 8-10 gizli kardinalden biridir.

 

 

Bu nedenledir ki, Vataikan’da Papa’dan aldığı talimatla Hıristiyanlık ile İslamiyeti birleştirme adına ‘’Dinlerarası Diyalog’’ yutturmacasını başlatarak İslamiyet’in içini boşaltan bir alçaktır FETÖ sinsi alçağı.

 

 

Çok iyi bildiğimiz ve bu konuda çok iyi teolojik kültüre sahip olduğumuz İslamiyet hiçbir dinle ve semavi dinler olan Hıristiyanlık ve Musevilik ile asla barışı değildir; Kuran bu konuda ayetler ile doludur ve müntesiplerine ağır hakaretler eder.Kimse yanlış anlamasın, ben hiçbir din mensubuna hakaret edilmesini istemem ama FETÖ alçağının gizli kardinalliğini ortaya koymak için bu açıklamayı yapıyorum.

 

 

Yani en sonunda FETÖ alçağı İslam dinini kullanarak darbe yaptırıp elde ettiği iktidarı Amerikan emperyalizmi kanalıyla Anadolu’yu Hıristiyan dünyasının egemenliği altına sokacaktı ve kendisi de görevini yapmış bir kardinal olarak cenneti hak edecekti!!!

 

 

Fetöcülük konusunda hacimli bir kitap yazılabilir ama bir makalede anlatacaklarım ancak bu kadardır.

 

 

Ve, yazımı bitirirken yineliyorum ki, daha sert önlemler alınmadığı taktirde FETÖ çetesi Türkiye’nin başına yeni dersler almış olarak daha büyük bela olacaktır yakın gelecekte!

 

 

Aslında gelecek bir Atatürk aydınlığındaki yönetiminde Türkiye Cumhuriyeti’nin kurtuluşu ve selameti için tüm cemaatlerin kökü kazınmalı ve beyinlerin tutsak alınmasına fırsat verilmemelidir.

 

Dr. İbrahim ÖZDOĞAN Twitter

 

 


Yazarın Son Yazıları:
Türk ordusunu taammüden mahvetti
Tayyip Erdoğan’a karşı tüm muhalefet partileri ortak demokratik milli mücadele başlatmalıdır
Fetö teröristlerine af isteyen ya gafil ya hain ya da kaset korkusu olan şerefsizlerdir!