FETÖ kumpasları ile katledilen vatan evlatları ve İlker Başbuğ’un gafleti!

FETÖ kumpasları ile katledilen vatan evlatları ve İlker Başbuğ’un gafleti!
4 Mayıs 2020 16:31

Değeli okurlarım, bildiğiniz gibi 2009 yılında alçak terörist fetöcü yargıçların kurdukları bir kumpas sonucu Bülent Arınç’a suikast yapılacağı bahanesiyle, normal iş ve güçlerinde olan subayları takiple gelişen olaylar sonucunda Türk Silahlı Kuvvetleri’nin namusu sayılan ve en mahrem sır bilgilerinin saklandığı Seferberlik Tetkik Dairesi’ne ait kozmik odaya girilerek vatan için çalışan kahramanların listesi alınarak başta CIA, MOSSAD, PKK ve tüm dünya istihbarat servislerine servis edilerek 848 kahraman katlettirilmiştir.

 

 

Dr. İbrahim ÖZDOĞAN H&H YORUM

 

 

Tüm bu cinayetleri tertip ettirenler, başka cinayetlerde olduğu gibi silahlı fetö terör örgütüdür.

 

 

Daha önce bunu bazı mahfillerde o günün Genelkurmay Başkanı olan İlker Başbuğ söylemişti ama Türk kamuoyuna çok net olarak söyleyen emekli Korgeneral Erdoğan Karakuş oldu ve bu açıklamayı Hulki Cevizoğlu’nun Ceviz Kabuğu programında yaptı.

 

 

Evet bu korkunç kumpas nedeniyle hem tarihi geriye saralım, hem de bir bellek anımsatması yapalım.

 

 

O günün Adalet Bakanı, şimdilerde Ali Babacan’ın partisinin genel sekreteri olan Sadullah Ergin.

 

 

Başbakan Tayyip Erdoğan.

 

 

Genelkurmay Başkanı İlker Başbuğ.

 

 

Fetöcü terörist savcı-bu şerefsiz hain şimdi kodeste uzanmış yatıyor-Seferberlik Tetkik Bölge Başkanlığı’na geliyor ve tüm odaları arıyor ama çelik kapılarla şifreli oda kısmına geldiklerinde askerler buna engel oluyorlar ve aralarında sert tartışmalar oluyor.

 

 

Daha sonra bu fetöcü terörist savcı bozuntusu gidiyor, fetöcü terörist hakim geliyor.

 

 

Fetöcü terörist hakim-şimdi yurt dışında kaçak yaşıyor şerefsiz hamamoğlanı-kozmik odaya girmek için Merkez Komutanlığı’ndan gelen albayla bayağı bir tartışıyor.

 

 

Terörist fetöcü hakim ‘’Ben buraya kolluk kuvvetleri ile geldim’’ diyerek tehdit edip illada kozmik odaya girmek istiyor.

 

 

Sonunda olayı oradaki komutan Seferberlik Tetkik Daire başkanı tümgenerale iletiyor.

 

 

Tümgeneralin diretmesi de bir sonuç vermeyince olay devrin genelkurmay başkanı İlker Başbuğ’a aksediyor.

 

 

İlker Başbuğ başbakan ile konuşmamış bir karar veremeyeceğini belirtiyor.

 

 

İlker Başbuğu durumu Tayyip Erdoğan’a iletiyor ‘’ Kozmik odaya girilmesi halinde önemli devlet sırlarının ifşa edileceğini’’ söyledi.

 

 

İmam hatip kafalı Erdoğan ‘’Bizden saklayacak neyiniz var, niye böyle yapıyorsunuz?’’ mealindeki yanıtıyla girilmesi talimatını veriyor ve İlker Başbuğ’da sanki kendisi de şüpheleniyormuş gibi ‘’Açın, verin oraların hesabını’’ emrini Seferberlik Tetkik Daire Başkanı tümgenerale veriyor.

 

 

Ve olan oluyor, din kamuflajı ile dünyanın bir numaralı casus teşkilatı olan fetö terör örgütü kozmik odadan edindiği tüm bilgileri tüm istihbarat kuruluşlarına servis ediliyor ve sonuç 848 vatan evladı dünyanın her tarafında katlediliyor.

 

 

Sonradan İlker Başbuğ verdiği bir mülakatta ‘’Kozmik odayı bugün olsa yine açardım, eğer böyle yapmasaydım yapılan tüm cinayetleri TSK’nın üstüne atarlardı’’ mealinde çok absürt sözler söylüyor.

 

 

Bu korkunç olayda üç baş sorumlu var.

 

 

Onlar da günün başbakanı Erdoğan, dönemin adalet bakanı fetöcü savcı ve hakimlerin hamisi, atayıcısı Sadullah Ergin ve o zamanki genelkurmay başkanı İlker Başbuğ.

 

 

İlker Başbuğ’un Atatürkçü ve yurtsever olduğundan nokta kadar şüphem yok.

 

 

Ama İlker Başbuğ Mustafa Kemal Atatürk’ün askerine yakışmayacak şekilde çok korkak davranmıştır.

 

 

O aşırı korkaklığı sonunda yine fetöcü terörist yargıçlar tarafından terörist yaftalamasıyla içeri atılmıştır.

 

 

İlker Başbuğ kozmik oda faciasında bir kahraman gibi davransaydı Türkiye bugünkü felaketli günlere ulaşmayacaktı.

 

 

Ama İlker Başbuğ’un psikolojik yapısı buna uygun değildi.

 

 

Tarihin her döneminde vatan haini gruplar, cemaatler Türk Silahlı Kuvvetleri’ne, Atatürk’e her çeşit iftiralar atmışlardır ve bundan sonra da buna devam edeceklerdir.

 

 

İlker Başbuğ’un bu korkunç olaylar nedeni ile vicdanı rahat mı yoksa hukuka uygun davrandı sanrısı ile meditasyon mu yapıyor?

 

 

Küresel çaptaki terör örgütü olan fetö casusluk teşkilatı hedeflerine hep cinayet işleyerek ilerlemiştir, ta ki, 15 Temmuz 2016’ya kadar.

 

 

Bu alçak fetö terör örgütü 2009 yılında Özel Harekat Dairesi Başkanı Behçet Oktay’ıda katletmiştir.

 

 

Behçet Oktay Ftö terör örgütünün polisteki yapılanmasını en iyi bilenlerdendi ve Ergenekon davasında yer altına saklanan silahların fetöcüler tarafından Özel Harekat’dan çalındığını saptamıştı.

 

 

Bu nedenle devlet içindeki Fetö terör örgütü Behçet Oktay’ı 2009’da Ankara Dikmen’de katletti ve intihar süsü verdi.

 

 

Fetö terör örgütünün işledikleri yüzlerce cinayet arasından çok ilginç olanlarını seöerek anlatıyorum.

 

 

Bakın size ilginç bir Fetö cinayeti ve Fetullah’ın gayriahlaki bir olayını da anlatalım.

 

 

Fetullah Gülen 1960’lı yıllarda Edirne’de bir camide imamlık yapmaktadır.

 

 

Yıllar sonra Haydar Meriç adlı bir gazeteci Fetullah’ın Edirne’de imamlık yaparken tuvaletçi ile gayriahlaki ilişki yaşadığı olayı kitaplaştıracaktı ve bunu önceden kamuoyuna haber verdi.

 

 

2011 yılında Emniyet içindeki Fetöcü terörist polisler bu Haydar Meriç’i domuz bağı ile bağlayarak helikopterle denize attılar.

 

 

Adamın cesedi 11 Haziran 2011 yılında Akçakoca kıyılarına vurmuştu!

 

 

Aytunç Altındal çok önemli bir Türk aydınıydı ve Fetönün dünyadaki 12 gizli kardinalden biri olduğunu ve Vatikan ile ilişkilerini belgelerle ortaya koyduğu için adamı hastanede-bir Avrupa ülkesinde-zehirleyerek katlettiler.

 

 

Fetöcü teröristler o kadar aşağılık bir güruhtur ki, onlara verilecek en ağır ceza bile azdır ve bu cezaları en masum görünenleri bile fazlasıyla hak etmektedir.

 

 

Fetöcü teröristler tarihten ve günümüzden tanıdığım en aşağılık putperestlerdir.

 

 

Her bir müridi Fetöye alçakça ve adice tapmaktadır ve hatta uğrunda ölüme bile seve seve giderler.

 

 

Bu nedenle buradan geleceğe bir not düşmek istiyorum, emr-i hak vaki olup Fetullah Gülen Tanrı’nın gazabına kavuştuğunda pis cesedinin şehit kanları ile sulanmış olan Türk topraklarına getirilmesine asla müsaade edilmemesi gerekir.

 

 

Böyle bir şey yapıldığı taktirde gizli aşikar tüm fetöcülerin orayı Kabe gibi kutsayıp ziyaret edeceklerinden kuşkum yoktur.

 

 

Yazıma son verirken Fetö’nün cinayetleri bağlamında önemli bir noktaya dikkat çekmek istiyorum.

 

 

Terörist fetöcü savcı ve hakimlere Türk ordusunun namusu olan kozmik oda aramasına izin veren devrin Adalet Bakanı Sadullah Ergin’di ve bu adam şimdi küresel güçlerin emrindeki Ali Babacan’ın kurduğu Deva Partisi’nde genel sekreter.

 

 

2009-2013 yılları arasında Adalet Bakanlığı yapan Sadullah Ergin aynı zamanda tüm komutanları, aydınları, gazetecileri, yurtsever politikacıları da içeri tıkan terörist fetöci hakim ve savcıların atayıcısı.

 

 

AKP atıklarından, yani Ali Babacan, Ahmet Davutoğlu, Sadullah Ergin gibilerden ülkemize asla bir yarar gelmez.

 

 

İnsanların geçmişleri geleceklerini de belirler.

 

 

 

AKP atık ve artıklarına geçit vermeyeceğiz.

 

 

 


Yazarın Son Yazıları:
Türk ordusunu taammüden mahvetti
Tayyip Erdoğan’a karşı tüm muhalefet partileri ortak demokratik milli mücadele başlatmalıdır
Fetö teröristlerine af isteyen ya gafil ya hain ya da kaset korkusu olan şerefsizlerdir!