Erdoğan'ın Akbulut'u kim olacak?

Erdoğan'ın Akbulut'u kim olacak?
17 Ocak 2013 10:23

Hürriyet gazetesi yazarı Ertuğrul Özkök, bugünkü yazısında eski Başbakan Yıldırım Akbulut’un ilginç bir anısını aktardı.
Turgut Özal’ın Cumhurbaşkanı olmasının ardından Anavatan Partisi’nin başına geçerek Başbakanlık koltuğuna oturan Yıldırım Akbulut’un Amerikalı senatör ise Stephan Solarz’la 18 Şubat 1991 tarihinde aralarında geçen bir konuşmayı aktaran Özkök, “Erdoğan’ın Akbulut’u kim olacak?” diye sordu.

Ankara Başbakanlık binasında, gerçekleşen olayı ayrıntılarıyla anlatan Özkök; Türkiye’yi Ortadoğu’daki savaşa sokmaya çalışan Amerika’nın, Özal’ın isteğine rağmen karşısında duran Akbulut için “Akbulut bile Akbulutlaşmayı kabul etmedi” dedi.

Akbulut ile Amerikalı senatör arasında geçen konuşmayı:
 

“ADAMIN boyu 1.85 civarında.  
Ayaklarını ileriye doğru uzatıp, neredeyse karşısındakinin burnuna sokmuş.  
Tabanı görünen ayakkabıları, karşısındakinin gözünde 48 numara gibi görünüyor.  
Yer, Ankara’da Başbakanlık binası.  
Adam Amerikalı bir senatör.  
ABD Kongresi Uluslararası İlişkiler Komitesi’nin üyesi.  
Karşısında oturan kişi ise, Türkiye Cumhuriyeti’nin Başbakanı…  
Yanında Dışişleri Bakanı oturuyor.  
Amerikalı senatör, “Size Başkan’dan selam getirdim” diyerek söze başlıyor ve devam ediyor: “Başkan güneyde açılacak kara cephesinin yanında, Türkiye’nin de kuzeyde bir kara cephesi açması konusunda sizden bir karar oluşturulmasını istiyor” diyor.  
Amerikalı senatör, resmen Türkiye’nin de Ortadoğu’da savaşa girmesini istiyor.


 
Türkiye Başbakanı, tabanlarını burnuna sokarak konuşan Amerikalıdan fevkalade rahatsız.  
“Hayır” diyor ve devam ediyor: “Hayır, ben vatandaşıma söz verdim, Türkiye karadan cephe açmayacak, savaşa girmeyecek ve bir tek Türk vatandaşının burnu kanamayacak”.
 
Amerikalı senatör şaşırıyor:  “Ama Sayın Başbakan ben şimdi Türkiye Cumhurbaşkanı’nın yanından geliyorum, o bana Türkiye’nin cephe açacağı sözü verdi”. 

İşte o an Başbakan senatörü daha da şaşırtan bir şey yapıyor.  
Ona arkasını dönüp Türk Dışişleri Bakanı’na konuşmaya başlıyor: “Türkiye Cumhuriyeti Anayasası’na göre icra makamı Cumhurbaşkanlığı değil, Başbakanlık’tır. Bakanlar Kurulu da politikamızı belirlemiş ve TBMM’den yetki almıştır”.  
Görüşme orada bitiyor… ” 

diye aktaran Özkök,

“ANAP Genel Başkanı Turgut Özal, Çankaya’ya çıkıp, yerine Akbulut’u oturttuğu zaman, herkes hükümeti de Özalın yöneteceğinden, Akbulut’un esamisinin okunmayacağından emindi.  
O nedenle siyaset lügatimizde “Akbulutlaşma” gibi bir kavram bile çıkmıştı.  

Ama zaman bize bunun böyle olmadığını gösterdi.  
Akbulut bile Akbulutlaşmayı kabul etmedi.  
Şimdi düşünüyorum.  
Başbakan Erdoğan, bugünkü yetkilerle Çankaya’ya çıktığı takdirde, başbakanlık koltuğuna kim oturur?  
Çokpartili hayatımızın tanıdığı en güçlü başbakan olan Erdoğan, ona tam biat edecek bir başbakan bulabilir mi…  
Veya aşağıdaki gibi bir sahnenin gerçekleşmesine izin verir mi…  
Merakla bekliyorum… 
Akbulut, Akbulutlaşmadı…  
Erdoğan birini Akbulutlaştırabilir mi…?
diye sordu….