Erdoğan 3 gün sonra kendine geldi

Erdoğan 3 gün sonra kendine geldi
5 Eylül 2012 19:33

Dün öğleden sonra partisinin genişletilmiş il başkanları toplantısında konuşan Erdoğan’ı dinlediniz veya söylediklerini okudunuz mu?


Safile USUL H&H YORUM

Şimdi bakın, o konuşmanın içeriğine de değineceğim ama önce…
 
10 askeri kurban verdiğimiz Beytüşşebap’daki PKK saldırısından o konuşmayı yapana kadar geçen ve yaklaşık 3 gün süren sessizlik döneminden başlayalım.
 
PKK saldırısının salı sabahı duyulmasından ve ordaki ağır can kaybı ve güvenlik tablosunun görülür olmasından sonra Erdoğan hemen hiç konuşmadı.
 
Bir kez sadece, “tuzağa düşmeyeceğiz” dedi, ki, PKK eylemleri sonrasında Türk-Kürt gerginliğinin çıkmasına sebep olacak herşeyden kaçınma çok uzun yıllardır izlenen bir devlet politikası ve Erdoğan’a bu cümle bir MGK hediyesi, bundan eminim.
 
Yani saldırıdan sonra Erdoğan kendinden birşey söylemedi, sadece MGK çizgisine uydu.
 
Çok sarsılmıştı ve sadece MGK çizgisine uymakla kalmadı…
 
Başbakanlık’daki askeri görevlilerden tutun, uzun uzun görüştüğü Genelkurmay Başkanı’na kadar askeri bir görüşme trafiğinin içine gömüldü.
 
Tek tesellisi ve güvencesi askerlerdi.
 
Hani arkanızda dayınız olur ya, amiyane tabirle, aynen öyleydi.
 
Bundan adım gibi eminim nerdeyse.
 
Askere, “ne yapabiliriz, nasıl yapabiliriz?” diye sordu.
 
Asker ona içinde detaylar da olan bir plan sunarak rahatlattı biraz.
 
Nitekim basına, sınıra atan yeni komutan Galip Mendi’nin ilk sonuçlara ulaşmasının beklendiği yansıdı.
 
Ki, bu Başbakan’a da anlatıldı.
 
Aradan bu arada üç güne yakın bir zaman geçti ve olay da epey bir soğudu.
 
Başbakan askerin de tesiriyle epey bir toparlandı.
 
Veee…
 
Artık kamera karşısına geçmenin zamanı gelmişti…
 
Ki, bilhassa da partisinin kaçırılan Hakkari İl Başkanı’nın kardeşinin CHP’li Gürsel Tekin’i arayıp abisi için yardım istediği haberleri içine oturmuş ve onu köpürtmüştü.
 
Kürsüdeydi, son günlerin içinde ukte kalmışlarını artık dışarı püskürtebilirdi.
 
CHP’yi badana ile başladı.
 
CHP BDP ile kolkolaydı.
 
Zaten onlar aynı görüştendi. (CHP’nin Beytüşşebap veya ondan önceki PKK eylemlerine zerre kadar siyasi etkisi, ilgisi, alakası vs. olmamış olsun, ne fark eder, mesele siyasi badana yapmak değil mi, PKK ile müzakereyi yapar, Suriye’yi karıştırır, terör eylemi Türkiye’yi sarstıktan sonra CHP’yi badanalarsın, olur biter)
 
CHP’yi öyle bir badanaladı ki, dışardan birine tercüme edilse bu konuşma herkes PKK eylemleri CHP siyasetinin sonu sanırdı.
 
Hayatımda bu kadar pişkin bir siyasi konuşmayı dünya çapında dinlememiştim.
 
Ama tabii, Erdoğan’ın taktiğini anlıyorum, suçlayarak yansıtma yapıyor ve üzerinden uzaklaştırıyor konuyu.
 
Neyse CHP’yi epey bir badanaladı ama o da yetmedi bir de ana muhalefet partisine, “Senden yardım isteyecek kadar düşmedik” dedi.
 
Bu kadar ağır konuşmasının sebebi de tabii ki, PKK eylemlerinin onda yarattığı acz hissinin kendi teşkilatından birinin CHP’den yardım istediğinin söylenmesi ile tavan yapması.
 
Hülasası…
 
Erdoğan 3 günlük askeri rehabilitasyondan sonra kendine geldi ve belagat siyasetine başladı.
 
Belagatla gider biraz daha.


Yazarın Son Yazıları:
Özel daha o gün tepki vermiş Köksal’a
Galiba bu iş tutacak
AKP seçmeninden oy alacak