Eğitim ve Türkiye’nin gözbebekleri
19 Eylül 2016 10:17

19/Eylül/Pazartesi günü yeni bir eğitim öğretim yılına girmiş bulunuyoruz. Site ailesi olarak 2016-2017 Eğitim döneminin, Türk ulusuna, öğrencilerimize, öğretmenlerimize, velilere sağlık, mutluluk, ve başarı dolu bir eğitim-öğretim dönemi olmasını Cenab-ı Allah’tan niyaz ediyoruz.

Numan ALADAĞ H&H YORUM

Öğretim döneminin açılması, işte okullar açılıyor. Canımızdan çok sevdiğimiz çocuklarımızı okullara gönderiyoruz. Türk Milletinin ruhundaki en büyük mucize, çocuklarımızın okuması ve Vatanına hizmet etmesidir.

Eğitim-öğretim, insanları ruhen ve bedenen terbiye etmeye eğitim denir. Fert ve toplumların huzur ve güven içinde yaşamlarında terbiyenin çok önemli ve etkili rölü vardır. Türk Milli kültür ve ahlakına göre eğitim görenlerin Allah’ın ve Türkiye Cumhuriyeti kanunlarının yasakladıklarından daima uzak kalırlar. Dini-Milli ahlak ile öğrenim görenler her yerde faydalı işlerle uğraşmaktan zevk alırlar. Kendilerini ve içinde bulundukları toplumun yaşama düzenini ve ülkenin geleceğini teminat altına almayı ruhlarında taşırlar. Milli ahlak geleneklerine göre terbiyeye önem verilmeyen kişiler ve toplumlar daima huzursuzluk ve kargaşalık içinde yaşamaktan kendilerini kolay kolay kurtaramazlar. Böyle bir toplum içinde dünyanın en mükemmel kanunları ve zabıtası dahi günün birinde değersiz hale gelir. Ama okula giden çocuklar iyi terbiye edilirse ne mahkemeleri ne de güvenlik kurumlarını lüzümsuz işlerle altından daha kıymetli olan zamanlarını harcamazlar.

Okula giden Türk gençliğini, kalplere ve Milli duygulara ve iyiliğe dayanan düşünce ve davranışları aşılayıp yerleştirebilirsek işte o zaman huzur, güven ve refah içinde yaşayan mutlu bir toplum haline gelebiliriz

ÖĞRETİM

Öğretim, insanların istek ve kabiliyetlerine uygun mesleklerde bilgi ve beceri kazanması demektir. Kazanılan bilgi ve beceri günlük yaşamda kullanılabiliyorsa o oğretimin sevindirici değeri var demektir. Okullardaki öğretim düzeni iş yapma ve eser meydana getirme temeline göre düzenlenmelidir. Meydana getirilen icat-buluş bir çocuk oyuncağı da olabilir: ama bu oyuncak oyun esnasında çocuk o oyuncağa ilgi gösterip, onu zevkle eğlendirebiliyorsa o zaman yaptığımız işin değeri var demektir. Türk gençliğine, sanayicisine ve çiftçisine yakışan: ”Düşünelim, çalışalım, araştıralım, üretelim” ilkeleridir.

Numan Aladağ diyor ki: ”İnsanlar gelecek vadeden ışıkları yandığı müddetçe yaşar.”

Okullarda öğrenci ve öğretmenlerin, Milli hedeflerle üzerlerine düşen görevleri: Öğretim esnasında aşağıdaki hususlara gereken önemin verilmesi Milli ödevlerdir:

1- Okumak ve anlatmak.

2- Düşünme, araştırma ve üretime hazırlamak.

3- Konuşma ve dinlemek.

4- Kazanılan bilgiler iş yapma ve eser meydana getirmede mutlaka uygulanmalıdır.

5- İnsanlar dikkatlerini herhangi bir iş üzerinde en çok 15-25 dakika kadar tutabilirler. Bundan dolayı öğretim döneminde belirli aralıklarla dinlendirici faaliyetlerine yer verilmesi halinde muhakkak ki, daha iyi sonuçlar alınacaktır.

6- Elde edilen bilginin ve meydana getirilen eserlerin Vatana ve insanlığa hizmet ettiğini gören öğrenci şerefli bir sevinç duyacaktır.

7- İlim ve tekniğin buluşları insanlığa faydalı olabilecek şekilde aşılanmalıdır.

Vatan Şehitlerini, T.C.’nin kurucusu M.K. ATATÜRK’ü, Şehit Öğretmenleri Rahmetle, Gazileri minnetle, Anar, Hastalara acil şifalar dileriz.