Dikkat dikkat gerginlik arttırılıp iç güvenlik yasası çıkartılacak
23 Şubat 2015 08:52

Fırat Yılmaz Çakıroğlu’nun Ege üniversitesinde öldürülmesi maalesef sitemizde dahil karşıt görüşte öğrenciler arasında çıkan çatışmadan olmuş gibi gösteriliyor.

Mustafa MERSİNOĞLU H&H YORUM

PKK’lılar tarafından bıçaklanarak öldürülen Fırat Yılmaz Çakıroğlu, 6-7 Ekim olaylarından sonra Atatürkçü Düşünce Topluluğu’nun 17 Ekim 2014’te düzenlediği Atatürk ve Bayrak yürüyüşüne katılmış, bu yüzden de sosyal medyada PKK’lı ve “sol” maskeli grupların hedefi olmuştu. Sosyal medyada yürütülen kampanyada, yürüyüş kolundaki fotoğrafı daire içine alınan Fırat, “Faşistleri okulumuza sokmayacağız” denilerek, hedef gösterilmişti. Bu tür saldırılarla ülkemizde gerginlik arttırılmaya çalışılıyor ve vatansever kesimin birleşmesinin önü kesilmeye çalışılıyor çünkü Atatürk ve Bayrak yürüyüşüne sol ve sağ görüşte olan ülkemizin bölünmesi istemeyen tüm vatanseverler katılmıştı. Yıllar önce de bu filmi görmüştük. Kimileri buna iti ite kırdırıyoruz demişti.

Artık zamanımızda vikipedia’da bile bulacağımız 12 Eylül öncesi de Gladyo ya da kontragerilla denilen gizli örgüt tarafından uygulanan strateji yine uygulanıyor.

‘Gerginlik stratejisi, planlı ve gizli operasyonlarla bir grubun, bir bölgenin ya da bütün bir ülkenin psikolojik, sosyal ve politik anlamda destabilise (istikrarsızlaştırma) edilmesidir.

Gerginlik yaratmada kullanılan araçlar terör, suikast, adam öldürme, adam kaçırma, askeri niteliği olan fakat orduya bağlı olmayan (paramilitary) operasyonlar, psikolojik mücadele, ekonomik zorlayici tedbirler gibi yasadışı ve şiddet içeren vasıtalardır. Ayrıca bu araçlara catışmayı destekleme, tahrik etme ve şiddetsiz çelişmeleri ajan provakatör aracılığı ile şiddete çevirme de dahildir.’ Vikipedia
Bu yükselen gerginlik sırasında iç güvenik yasasının on maddesi geçirildi gerisi de geçirilmaya çalışılacak. Bundan sonra Haziran seçimlerine bu baskı altında girilecek ve AKP’nin Cumhurbaşkanı istediği 400 milletvekili çıkarılmaya çalışılacak sonra Anayasa değiştirilip ülke bölünmeye kadar götürülecek.

1977 yılında ilk baskısı yayınlanan CIA, Kontr-Gerilla ve Türkiye adlı kitabında, Milli Savunma Hukuk Müşaviri iken 12 Mart balyozuna çarpmış, Silahlı Kuvvetlerden ayrılmak zorunda kalmış, Mehmet Emin Değer şunları yazmış:

‘Üniversite ve orta öğrenim kurumlarına, öğretmenlere karşı yoğunlaşarak sürdürülen saldırı olaylarının nedenleri, ilgili ve yetkililerin önlem almayı savsaklamaları, düşünen kafaları yormakta ve ‘neden gerekli önlemler alınamıyor? Sorusuna akılcı bir yanıt verilememektedir.’

…’Ülkede hergün bir kaç kişi ölmekte, polis gözetiminde, komando adı verilen militanların çıkardığı olaylar günden güne yayılmakta, fakat yetkililer önlem alam yolunda hala adım atmamakta…’ ‘Bu incelemenin, olayların nereden kaynakladığına, doğuş ve gelişme koşullarına ışık tutacağı inancındayız. Bu incelemede, ABD emperyalizminin az gelişmiş ülkeler için geliştirip doğal olarak CIA kanalıyla uyguladığı kuramı ve uygulama alanlarının açıklayacağız. ABD belgelerine dayanarak yapacağımız bu açıklama, süre gelen olayların, nerelere dayandığını, ülkücülerin hangi odaklarca korunduğunu gösterecektir. Yine bu incelemede, sol adına devrimcilik adına yapılan bireysel eylemlerin de emperyalizmin oyunları olabileceğini, ya da en azından onların-emperyalizm ve işbirlikçilerinin işine yaradığını göreceğiz.’ ‘ Adalet Partisi, 1961 Anayasası’na ve yasalarda yapımasını istediği değişikliği, anayasayı savunan, basını, bürokratı, öğretici ve öğrenci kesimleriyle ilerici aydınlar engelini aşamadığı için gerçekleştiremedi. O halde, önce bu engel aşılmalıydı. Değişiklik daha sonra sağlanırdı. Albay Dickson raporu’nda bu engeli aşmanın yöntemlerini sıralamıştır. Önce sol ve sol eğilimler parçalanacak, hatta boğulacak; sonra sivil ve asker bürokratlardan ilerici aydınlar, saptanıp kıyılacak ve ortam, böylece hazırlandıktan sonra, yasalarda ve Anayasada değişiklik yapılacak….Yöntem bu idi..

İşte yine aynı yöntemler kullanılıyor ancak şimdi ülkücü gençlerin büyük bir kısmı uyandı keza solun bir kısmı da ve git gide vatanseverler birleşiyor. Onun için PKK ve ‘maskeli sol’ gruplar devreye sokuluyor. Ne halkımız ne öğrencilerimiz arasında kesinlikle sol sağ çatışması yoktur ve yine büyük bir provakasyon devreye girmiştir dikkatli olalım.

Mustafa Mersinoğlu 23 Şubat 2015 Brighton, İngiltere