Danıştay üyesinden İmamoğlu kararına şerh!

Danıştay üyesinden İmamoğlu kararına şerh!
20 Ocak 2023 10:58

Tarih 29 Aralık 2015… İstanbul Beylikdüzü Belediyesi, Kültür Merkezleri’nde Personel Çalıştırılması ve Kültür Sanat Organizasyonları Hizmet Alım İşi ihalesine çıktı. İhaleyi E., firması kazandı. Ancak; firmanın yeterliliğinin bulunmadığını öne süren ikinci firma itirazda bulundu. İtiraz belediye yetkililerince reddedildi.

 

 

Konu, İçişleri Bakanlığı’nın önündeydi artık ve bakanlık ihaleyle ilgili inceleme başlattı. İnceleme sonucunda ne oldu? Sözcü’den Aytunç Erkin’in haberine göre Mülkiye Müfettişliği, raporunu Büyükçekmece Cumhuriyet Başsavcılığı’na gönderdi. Başsavcılık; İmamoğlu ile birlikte ihalede sorumlu olduğu belirtilen isimler hakkında soruşturma izni istedi. Dosya Danıştay’a taşındı. Danıştay, 20 Ekim 2020’de “tartışmalı” bir soruşturma izni verdi. Peki neden tartışmalı bir izin dedim?

 

Danıştay 1. Daire’nin aldığı karardan (20 Ekim 2020) okuyalım:

 

“… Belediye başkanının ön inceleme konusu ihalelerin hiçbirinde harcama yetkilisi olmadığı…

“… Söz konusu ihalelere ait belgelerde imzası olmadığı…

“… Bu belgelerin düzenlenmesine katkısı tespit edilmediği…

“… İhalelerle ilgili süreçte talimat verdiğine ya da dolaylı da olsa yönlendirmede bulunduğuna dair delil olmayan belediye başkanına söz konusu eylemler nedeniyle cezai sorumluluklar yüklenemeyeceği…”

Bu tespitleri okuyunca ne anlarsınız? İmamoğlu’nun ihaleyle ilgili bir sorumluğu yok! Soruşturma izni de 1/b, 2/b, 3/b, 5/b ve 6/b maddeleri (üst yönetici olarak gözetim ve denetim görevlerini gereği gibi yerine getirmeyerek söz konusu ihaledeki usulsüzlüğün tespitini sağlamamak vs…) üzerinden kaldırıldı.

Ancak…

Sorumluluğu yok ama ihaleye fesat var

Danıştay 1. Daire, devam eden tespitlerinde, İmamoğlu’yla ilgili “belediye teşkilatının en üst amiri olarak belediyenin hak ve menfaatlerini korumak” (5393 sayılı kanunun 38’inci maddesindeki düzenleme) maddesine atıf yaptı. Bu düzenlemelerin belediye başkanının hukuki sorumluluğuna işaret ettiğini söyledi.

Karardan okuyalım:

“Buna göre; isnat edilen eylemin ihaleye fesat karıştırma suçuna karşılık geldiği, 3628 sayılı kanun uyarınca söz konusu suçun ve eylemlerin İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’nca doğrudan soruşturulması gerektiği anlaşıldığından; Ekrem İmamoğlu yönünden gereği yapılmak üzere kararın ekli olarak İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’na gönderilmesine…”

Yani… Danıştay 1. Daire’nin kararına göre hem İmamoğlu’nun ihaleyle ilgisi yok hem de ihaleye fesat karıştırmış! (Dosya bütün olarak savcılığa gönderildi.)

Ekrem İmamoğlu’nun avukatı Kemal Polat, 16 Haziran 2021’de Danıştay’a “Tavzih Dilekçesi” sundu. Polat, müvekkiliyle ilgili yeterince açık olmayan, birbirine aykırı fıkralar ihtiva eden hükümlerle ilgili karışıklığın giderilmesini istedi.

Danıştay 1. Daire, dilekçeyle ilgili 14 Eylül 2021’de karar verdi:

“Karar yeterince açık. Karar, birbirine aykırı hüküm fıkraları içermiyor. Ön inceleme konusu her bir eylem ayrı ayrı değerlendirildi ve karara bağlandı. Tavzih isteminin reddine oy çokluğuyla karar verildi.”

Fakat bir itiraz vardı.

Danıştay üyesi: Yasal düzenlemeye aykırı

Danıştay 1. Daire’nin beş üyesinden biri karara muhalefet etti ve görevi kötüye kullanma suçuyla (TCK 257’nci madde), ihaleye fesat karıştırma suçunun (TCK 235’inci madde) ilişkisinin olmadığının altını çizdi. Muhalefet eden üye neden karara neden imza atmadığını da şöyle açıkladı:

“Soruşturma izni verilmesine itiraz edilmesi üzerine Dairece yapılan incelemede 4483 sayılı kanunun 9’uncu maddesine göre bu soruşturma izni kaldırılmış olup aynı maddeye göre verilen bu karar kesindir.

“Görev sebebiyle işlenen ve 4483 kapsamında olan suçlara ilişkin olarak yetkili mercilerce verilen soruşturma izinlerinin Danıştay ve Bölge İdare Mahkemelerince kaldırılması sonrasında, bu suçlar için ceza soruşturması yapılamaz. Cumhuriyet savcılıklarınca tesis edilecek bir işlem de bulunmamaktadır. Daire kararında birbirine aykırı hükümlerin bulunmadığı değil, soruşturma izni kaldırılan kesin bir kararın gereği için savcılığa gönderilmesinin yasal düzenlemeye aykırı olduğu gerekçesiyle karara katılmıyorum.”

SONUÇ: Savcılık, savunmaların alınmasının ardından soruşturmasını tamamladı. İmamoğlu dahil 7 isim hakkında “ihaleye fesat karıştırma” suçlamasıyla üç yıldan yedi yıla kadar hapis cezası istemiyle iddianame düzenlendi. İddianameye göre belediye 250 bin lira zarara uğratıldı. Dava, 15 Haziran 2023’te Büyükçekmece Asliye Ceza Mahkemesi’nde görülecek.