CHP’liler Cumhur İttifakı’nın iddialarını yalanladı!

CHP’liler Cumhur İttifakı’nın iddialarını yalanladı!
24 Ağustos 2021 12:46

Hatay AKP İl Başkanı Adem Yeşildal’ın Hatay Büyükşehir Belediyesi icraatlarını eleştiren iddialarına CHP Hatay örgütünden yalanlama geldi. Belediye Taş Bina önünde toplanan CHP’li milletvekilleri, ilçe başkanları, belediye başkanları, meclis üyeleri ve çok sayıda partili adına açıklamalarda bulunan CHP Hatay Milletvekili Suzan Şahin, ‘‘Cumhur İttifakı’nın yerel siyaset üzerinden partileri AKP ile MHP’nin genel siyasette partimiz ve CHP’li belediye başkalarına yönelik algı operasyonu dilini Hatay ve Hatay siyasetine taşıması ile gerçekleşen AKP İl Başkanının iftiralar içeren -sözde- basın açıklamasına karşı CHP Hatay olarak “tek vücut, tek ses” cevap veriyoruz.’’ diyerek AKP’nin suçlamalarını tek tek yalanladı.

 

 

 

CHP Hatay örgütü adına basın açıklaması düzenleyen Şahin şunları kaydetti:

 

 

 

22 Ağustos günü AKP il başkanı Sayın Adem Yeşildal, Hataylıların bayram ve kutlamaların birlik içinde bir arada yapıldığı Belediye Taş Bina önünde, Cumhur İttifakı gruplarının belediye başkanları, meclis üyeleri, ilçe başkanları ve partililerini alarak bazı açıklamalarda bulunmuştur.

Bu açıklamalarına Cumhur ittifakının bazı milletvekilleri de aynı dil ile sosyal medya üzerinden destek olmuştur. Twitlerinde ‘’CHP’ belediyeciliği’’ ifadeleriyle CHP’li belediyeler ile Cumhuriyet Halk Partisini yıpratmaya ve gerçek gündemi örtme çabası içerisinde olmuşlardır.

 

Türkiye genelinde algı operasyonları yaparak yönetme alışkanlıkları malumunuz… Bunu artık 83 milyon vatandaş biliyor. Ancak Hatay’da biz yıllardır barış ve kardeşliğin dilini kullandık. Burada bu operasyon tutmaz. Tutmayacak. Az sonra öncelikle yağmış oldukları basın açıklamasındaki iddialarına cevap vereceğiz. Madem halkımızı bilgilendirmek gerekiyor, o zaman doğru bilgiyi yine biz CHP olarak vereceğiz.

Sayın Yeşildal yerel siyaset üzerinden partisi AKP’nin genel siyasette partimiz ve CHP’li belediye başkalarına yönelik algı operasyonu dilini Hatay ve Hatay siyasetine taşıdığı için bugün burada karşınızdayız.

 

 

Basın Toplantısı_01

2014 yılında büyükşehir olan Hatay, Cumhuriyet Halk Partisi’nin seçimleri kazandığı günden bu yana AKP iktidarı tarafından üvey evlat muamelesi görmektedir.

Özellikle yatırımlar ve bütçelendirmelerdeki tutumu ile büyükşehir belediyemiz zor durumda bırakılarak halkımıza yönelik hizmetler engellenmek istenmektedir.

Bunların Hatay halkını cezalandırma amacını taşıdığı açıktır. AKP İl Başkanın burada, kameralar karşısına geçip Hatay Büyükşehir Belediyesi ile ilgili mesnetsiz ve algı oluşturmaya yönelik suçlamalarına ve tüm iddialarına karşı, gerçekleri halkımıza anlatmak görevimizdir.

Basın Toplantısı_02

AKP’nin Suriyeliler ile ilgili hiçbir önerimizi dinlemeyip sergilediği yanlış dış politika nedeniyle şu anda Hatay’da nüfusumuzun yüzde 35-40’ı, yani neredeyse her 3 kişiden 1’i Suriyelidir. Çok kısa zamanda ilimiz büyük bir göçle karşı karşıya kalmıştır. Buna rağmen Hatay, merkezi hükümetten ek hiçbir bütçe alamamakta aksine ekmeğini Suriyeliler ile bölüşmek durumunda kalmaktadır. Hataylılar, sadece ekmeğini değil tüm imkanlarını bölüşmek zorunda kalmıştır.

Hatay Büyükşehir Belediyesi böylesine bir sorumluluk karşısında kendi vatandaşları için ayrılan paydan hem vatandaşlarımıza hem de Suriyeli mültecilere hizmet vermek durumunda bırakılmaktadır.

Hükümetin vermediği desteği kendi öz kaynakları ile kapatıp hizmette kusur bırakmamak adına proje ve uygulamalara giden Hatay Büyükşehir Belediyesi, tüm bunlar yetmezmiş gibi iktidar sahipleri tarafından, haksızca, hukuksuzca, yüzsüzce ve utanmazca iftiralara uğramaktadır.

Keşke halka açıklama yapmadan gerekli araştırmaları yapıp, hatta belediyemizden belgeleri isteselerdi, böyle bir talihsiz açıklama olmazdı. Hatay mitinginde 9 baraj yapıldı dedirterek Genel Başkanları Tayyip Erdoğan’ı da bu şekilde hataya düşürmüşlerdi. Anlaşılan burada AKP il başkanına da yanlış bilgi aktarımı söz konusu.

AKP il Başkanı, yanında duran belediye başkanlarını, meclis üyelerini, partililerini alarak belediye binası önünden tehditler savurmuştur.

Yapılan açıklamanın yöntemi ve içeriği siyasi nezakete aykırıdır.

Hodri meydan…

AKP’nin İl başkanı “CHP’li bazı yetkililer de rahatsız” diyerek hadsizce partimize el uzatmıştır, kimler nelerden rahatsız bunu net şekilde açıklamalıdır.

‘Tahakkümden’ söz ediyor, kendilerinden daha fazla tahakküm kurmak isteyen kimse yoktur. Öyle ki kendilerinin tutumu Belediye Meclisi Üyelerinin kendi imzalarını red noktasına gelmelerine sebep olmuş, üyeleri “sözünde durmayan yalancılar” konumuna düşürmüştür.

Basın Toplantısı_03

Örnek mi:

24 Mayıs’ta yapılan Meclis toplantısında, belediyemizin talepleri komisyona havale edilmiş,
Komisyon çalışması yapılmış ve;
395 milyon Lira borçlanma
Fen İşleri yıllara sarı asfalt işi ve
EXPO etkinlikleri için talepler uygun görülmüş, rapora bağlanmış ve imza altına alınmıştır. Belediye idaresine rapor teslim edilmesine rağmen, imzalanan komisyon raporu bilmediğimiz bir tahakküm neticesinde değiştirilip farklı bir rapor hazırlatılarak meclise getirilmiştir.
Bu davranış, Büyükşehir Belediyesinin projelerinin sabote edilmesinden başka bir anlam taşımamaktadır.

Kimsenin partimizi ve belediye yöneticilerini yalan yanlış algılarla zan altında bırakmaya hakkı yoktur.

Basın Toplantısı_04

Cumhur İttifakı sözcüsü AKP il başkanının sözleri; Büyükşehir Belediyesi’nin gayrimenkul satışı planlarına karşı çıkması, halkımızı yanlış yönlendirmeyi amaçlayan, ‘çamur at izi kalsın’ mantığıyla yapılan bir kara propagandadır.

Yüzbinlerce Suriyeli’nin de eklenmesi ile sorunlara çözüm bulmak için kendi öz kaynaklarını kullanmaya çabalayan Büyükşehir belediyesinin önemli tüm projelerinin önüne set koyma çabası vardır.

AKP ve MHP belediye meclis üyelerinin belediye meclisinde halkımızın yararına olan kararlara sürekli red oyu vererek hizmetleri engelleme çabalarına rağmen, Büyükşehir belediyemiz kendi öz kaynaklarını yaratmış ve Hatay halkı ile 10 yıldır misafir ettiğimiz 800 bine yakın Suriyeli nüfusa hizmet götürme çabasında olmuştur.

Evet arkadaşlar, Hatay Büyükşehir Belediyesi kendi öz kaynakları yani kendi bütçesi ile bazı gayrimenkuller satın almış bu gayrimenkulleri değerlendirip karlı şekilde satma yoluyla yine belediyeye bütçe oluşturmak için alım-satım uygulamaları yapmıştır ve yapacaktır da.

Buradan açıklama yapanlar ve halkımız bilmelidir ki; ki Hatay Büyükşehir belediyesi, gayrimenkul satışı yaparak gelir elde eden 30 büyükşehir arasında; AKP’li Gaziantep, Kayseri, Erzurum, Kahramanmaraş gibi belediyelerden sonra 15.sırada yer almaktadır.

Bu alım-satımlardan elde edilen gelirler yine belediyenin hizmetlerinde kullanılan, yani belediyenin bütçesine katkı sağlayan, Hatay için oluşturulan bütçelerdir. Sayın il başkanı kendi belediyelerinin ve partisinin hükümetinin çar-çur etme politikalarını bize yamamak istemektedir.

Bu uygulama sadece Hatay’da değil 81 ilin tüm il ve ilçe belediyelerinde uygulanan, yasalara göre kanuni olan çalışmalardır.

Hatay Büyükşehir Belediye Meclisi de bu yetkiyi resmen HBB’ye vermiştir.

Basın Toplantısı_05

 

 

Gelin ilk sıralarda olan AKP’li belediyeler ile Hatay’ı karşılaştıralım:

 

 

Gaziantep toplam gelirinin %25’ini yani 427 milyon lirayı, Kayseri gelirinin %16’sını yani 200 milyon lirayı, Erzurum toplam gelirinin %15’ini yani 152 milyon lirayı, Kahramanmaraş ise gelirlerinin %8’ini yani 66 milyon lirayı belediyeye ait gayrimenkulleri satarak elde etmişken, Hatay Büyükşehir Belediyesi’nin gayrimenkul satışı yaparak gelir elde eden 30 büyükşehir belediyesi arasında 15.sırada olduğunu halkımıza bilgilendirmek boynumuzun borcu olmuştur. 2018-2019 yıllarında bu belediyeler aynı şekilde gayrimenkul satışı yapmış, Hatay Büyükşehir Belediyesi ise 2018’de hiç 2019’da sadece 900 bin liralık gayrimenkul satışı geliri elde etmiştir.

Hatta Hatay Büyükşehir Belediyesi 492 dönüme yakın kendi öz kaynakları ile yer satın alarak belediyeye kazandırmıştır. Ki bu yerler devlet kurumlarından devir yoluyla değil, kendi öz kaynaklarla alınan yerlerdir. Bu konuda da hem AKP il başkanına hem de halkımızı doğru bilgiyi aktaralım.

AKP’li belediyeler gayrimenkul satarken çar-çur yok kar var, CHP’li belediyeler gayri menkul satıp halk için kullanılacak öz bütçe oluşturunca çar-çur var, israf var… Öyle mi?

Oysa ki 83 milyon çar-çuru kimin yaptığını çok iyi bilmektedir. Çar-çur arayanlara aynaya bakmaya davet ediyoruz!

Her şehre bir saray çabasında olanlar ile filosunda 8 tane uçak bulunduranlar, vatandaşı açlık sınırının altında bırakıp 7-8 yerden maaş alanlar, yangın söndürme uçağı almayıp yangınları söndüremeyenler, Tank Palet Fabrikası’nı içindeki hammadde fiyatına yandaşına peşkeş çekenler yani çar-çur’un kitabını yazanlar bu açıklamayı yapan AKP ve Cumhur İttifakı zihniyettir.

Veriler ortada: AKP’liler her zamanki gibi adaletsiz, mesnetsiz iftiralara başvurmuş, algılara yönetimi yapmakta ve milletimizin aklıyla alay etmektedir.

Basın açıklamalarında; Antakya’da fuar alanı diye bir alandan söz etmektedirler. Orası fuar alanı değildir. Çadır kurularak bir-iki kez fuar yapılan, alt yapısı olmayan bir arsadır. Şu anda EXPO alanlarında iki tane tertemiz, alt yapısı tamamlanmış, şehrimize yakışan iki fuar merkezi yapılmıştır. Gidip görsünler.

Burası bazılarının iddia ettiği gibi deprem toplanma alanı da değildir. İlgili kurumlar ve jandarmanın tespit ettiği deprem toplanma alanları bellidir. Bu arsa o alanlar içinde değildir, çok ciddi şekilde kar edilerek satılması planlanan ve halkımızın yararı için kullanılacak bir arsadır.

Taşınmaz Satış Gelirleri_2018

Taşınmaz Satış Gelirleri_2019

Taşınmaz Satış Gelirleri_2020

Bu arada AKP İl Başkanı, Kültür Varlıkları İhalesi ile ilgili iddialarda da bulunmuştur.

21 Haziran 2021 tarihinde 2021-316675 ihale kayıt numaralı Büyükşehir Belediyesine ait parsellerde Restorasyon Yapım işi tamamen Kültür Varlıkları İhale Yönetmeliğine göre ihale edilmiştir.

İhale kapsamındaki işler içerisinde iddia edilen parsellerin hiçbirinin restorasyonu bulunmamaktadır.

Bahse konu ihale kapsamında restorasyonu planlanan 14 Ocak 2021 tarih ve 12 sayılı Meclis Kararı ile yüzde 25’nin 2021 yılında ve yüzde 75’nin 2022 yılı bütçesinden karşılanarak, tamamı belediyeye ait parseller şunlardır:

Samandağ’daki Zeytunlu mahallesindeki İngiliz Okulu ile Antakya İlçesi üçüncü mıntıka 1514 no’lu parsel restorasyonu, Antakya dördüncü mıntıka 2 bin 67 no’lu parsel restorasyonu, Samandağ- Zeytunlu mahallesi 3 bin 963 no’lu parsel, yine Antakya Kalesi mevkii Teleferik Üst İstasyonu Çevre Düzenleme Yapım İşi.

Ayrıca 16 Temmuz’da Zeytunlu mahallesindeki İngiliz Okulu caddesi 4 bin 361 no’lu parselde bulunan tarihi İngiliz Okulu yer teslimi yapılmıştır. Ancak ilgili parselde işgal tespit edilmiş ve işgalin giderilmesi için Emlak İstimlak Daire Başkanlığına bilgi verilmiştir. Konuyla ilgili tebligat yapılmış ve 7 gün içerisinde bahse konu taşınmazın tahliyesi talep edilmiştir. İşlemlerin bitimine müteakip ihale kapsamında restorasyon işlemlerine başlanacaktır.

Sayın AKP il başkanına tavsiyemiz iki yüzlü davranarak değil, Hatay Büyükşehir Belediyemize halkımızın yararı için destek olmalarıdır. Bunun en birinci yolu da bir an önce semimiyetsizliği bırakıp, Belediye Meclisi Üyeleri üzerindeki tahakkümü kaldırmalarıdır.

Yolsuzluk, rant ve israflarla Cumhuriyet kazanımları ve stratejik öneme haiz onlarca kurumu ve taşınmazları yandaşları ile yabancılara peşkeş çekerek satan AKP’liler Ereğli ve İskenderun Demir Çelik Fabrikası, Tekel Alkollü İçkiler, Sümer Holding ve Şeker Fabrikaları, ETİ Holding, PETKİM, TÜPRAŞ, TELEKOM, Tank Palet Fabrikası ve termik santrallere kadar tüm milli değerlerimiz anti-milli uygulamalarla satılırken ses çıkarmayıp, bugün hükümetlerinin üvey evlat olarak gördüğü Hatay’a hizmet için belediyenin kar elde edeceği, kendi gayrimenkulleri satışa çıkarıldığında feryat figan kameralar karşısına geçiyor.

Bu ne perhiz bu ne lahana turşusudur!

– Milletimizin menfaati için verdiğimiz her önergeyi mecliste de reddeden Cumhur İttifakı’nın AKP’li ve MHP’li yöneticileri neredeydi onlarca kat maliyetlerle havalimanları yapılırken?

– Neredeydi vatandaşın hiç geçmediği ancak vergisiyle yandaş müteahhitlere ödeme yapılan otoyol ve köprü ihalelerinde?
– Neredeydi Türkiye dünyanın en pahalı yakıtını kullanırken, neredeydi her gün elektrik ve doğalgaza zam yapılırken?
– Neredeydi enflasyon almış başını gitmiş, Türk Lirası döviz karşısında pul olmuş, vatandaş açlık ve sefalete terk edilmişken?
– Neredeydi ormanlarımız cayır cayır yanarken?
– Neredeydi Saray’a uçak filosu kurulup Türk Hava Kurumu’nun yangın uçakları çürümeye terkedilirken?
– Neredeydi yanan orman alanlarının imar yetkisi Turizm Bakanlığına devredilirken?

rr1

rr2

İktidara geldikleri günden bu yana Türkiye’nin değerlerini satıp, rant ve yolsuzluk politikalarıyla hazineyi soyup soğana çeviren, insanları çöpten gıda toplayacak, 3 kuruş maaşla simit-ayrana mahkum bırakan AKP ve yöneticileri, asılsız iddialarla ‘’bu yargının işidir’’ diye açıklamalarda bulundular ya, bizim de onlara bir tavsiyemiz var; ülkemizi ve vatandaşlarımızı bu hale getiren bakanından bürokratına, milletvekilinden parti yöneticilerine kadar tüm sorumlular hakkında görevi suistimal ve kötüye kullanma suçları da dahil, suç duyurusunda bulunma ve ayrıca bu işlemlerin yürütmesinin durdurulması, iptali istemiyle bağımsız Türk Yargısına müracaat etmelidir.

Kendi halkı hükümetin yanlış politikalar ile açlık ve ölüme terk edilmişken, 12 bin 195 lira olan yoksulluk sınırının altında yaşayanların sayısı 20 milyona dayanmışken, AKP hükümetlerinin yapması gereken sağlık ve sosyal yardımları yapan CHP’li belediyeleri eleştirmek abesle iştigale etmektir.

En fazla vergi veren 7. il olan Hatay, yatırımlarda maalesef 56.sırada yer alıyor. AKP hükümeti, Hatay’a hak ettiği oranda devlet yatırımlarından teşvik vermediği gibi bir de Hatay Büyükşehir Belediyemizin kendi imkanları ile Hatay halkına yapacağı yardımları da baltalama derdine düşmüş durumda.

Esnafa borç öteleme, çalışana ve öğrenciye kredi, EYT’lileri yük maliyet, emekliye açlık sınırı altı maaş, çiftçiye borç yükü veren, 3600 ek gösterge sözü verip unutan zihniyet, yangın ve sel gibi olağanüstü afetlerde de halka IBAN veriyor! Bu da yetmezmiş gibi sosyal devlet olmanın gereklerini unutan Cumhur ittifakı görevini yapmaya çalışan CHP’li belediyeleri de suçluyor! Ne yaparsanız yapın, Türkiye’nin aydınlık yarınları için çalışmaktan hiçbir zaman geri durmayacağız.

Keşke hükümet üzerine düşeni yapsaydı da Hatay Büyükşehir Belediyesi bu şekilde hizmet götürme çabasına girmeseydi. Ancak AKP, CHP’li belediyeleri ve halkımızı cezalandırıp iş yapamaz hale getirmek için çalıştığı sürece, belediyeler kendi öz kaynaklarını oluşturacak ve halkımıza karşı hem hükümetin yapmadığı hizmetleri hem de kendi görevlerini yerine getirecektir.

Bu mihvalde sormak istiyoruz;

1) Türkiye’deki AKP ve MHP’li belediyeler şimdiye kadar kaç adet belediye mülkü taşınmazı satışa çıkarmıştır?
2) Bu taşınmazların kaçını kendileri alıp sonrasında kar ile satmıştır? Kaçı ise devir aldıkları önceki belediye yönetimi tarafından belediyeye kazandırılmış, kaçı devlet arazisi iken satılmıştır?
3) AKP’li belediyelerin elinde bulunan taşınmazların kaç adeti devlet arazi mülklerinden devir alınmştır?

Altını çizerek bir kez daha söylüyoruz ki; Hatay Büyükşehir Belediyesi’nin satışa çıkardığı gayrimenkuller, Hatay Büyükşehir’in kendi imkanları ile satın aldığı, sonrasında gerekli bakım, onarım çalışmaları ile daha da değerlendirip, belediye bütçesine yani halkımıza sunulacak hizmetlerde kullanılmak üzere kar ile satılacak olan taşınmazlardır.

Gönül isterdi ki AKP Hatay’a üvey evlat muamelesi yapmasaydı ve devlet yatırımlarından gerekli ve hak ettiği payı sağlasaydı da belediye işi gücü bırakıp al-sat işi ile kendisine bütçe yaratıp Hatay halkına hizmet götürmek için çırpınmasaydı.

2020’de Hatay’da toplanan vergi 12,5 Milyar iken 2021 Kamu Yatırım Programında Hatay’a (ve tabi ki ek Suriyeli nüfusa) ayrılan paranın sadece 408 Milyondur.

Gönül isterdi ki; AKP il başkanı, dediğimiz verginin sadece 3’te 1’i yatırım sözü olarak verildiğinde ve bunlar taahhüt olarak kalıp, hizmet olarak Hatay’a gelmediğinde de Cumhur İttifakı gruplarını yanına alarak basın açıklaması yapıp Hatay’ın hakkını partisi AKP’den isteseydi.

Gönül isterdi ki; Sayın Yeşildal, gri pasaportla insan kaçakçılığı yapan AKP’li belediyeler ve kendi bakanlığını dolandırdığı için görevden aldıkları Ticaret Bakanı için de hukukçu kimliği ile Cumhuriyet savcılarını göreve davet etseydi.

Gönül isterdi ki; AKP, Suriye’deki beceriksiz dış politikaları ile Suriye savaşından Hatay’ın ne kadar etkilendiğini, Suriyeli mültecilerin Hatay’da yarattığı sorunlar hakkında da rahatsızlığını dile getirseydi.

Gönül isterdi ki; özellikle yanlış Suriye politikasıyla AKP’nin, Hatay turizmini 10 yıldır baltalamasına da ses çıkarsalardı. Keşke 2010 yılında, yani Suriye iç savaşı başlamadan önce, Hatay’a ziyarete gelen turist sayısı 357 bin civarındayken, 2020 yılında Hatay’a gelen yerli ve yabancı turist sayısının sadece 113 bin civarında olduğunu da halkımıza anlatsalardı.

Gönül isterdi ki; AKP il başkanı, 2008’de yatırım programına alınan Büyük Karaçay Projesi söz verilen tarih 2013’te bitirilmediğinde, şimdi de 2025’de bitecek denildiğinde Hataylı’nın hakkını savunsaydı.

Gönül isterdi ki; Sayın Yeşildal, 2013’de yatırım programına alınıp, 1 adım ilerleme olmayan Gönen Çayı Projesi’nde de, derin kuyulardan su çeken Arsuzlu’nun hakkını savunsaydı.

Gönül isterdi ki; Sayın Yeşildal, Antakya – Reyhanlı Cilvegözü Yolu
Altı bölgesi üzerinde 38 kilometre yolu 19 yılda bitiremeyen AKP hükümetinden Hataylı’nın hakkını isteseydi.

Gönül isterdi ki; Sayın il başkanı, seçim meydanlarında ‘5 mayıs 2015’de Reyhanlı Barajı’nı açacağız.” diyen AKP’lilere, ‘’2021’deyiz Reyhanlı Barajı’ndan 1 metrekare tarlasını sulayan bir çiftçimiz var mı Amik Ovası’nda?’’ diye de sorabilseydi.

Gönül isterdi ki; AKP politikaları sayesinde Hatay’da tarım bitirilirken ses çıkabilseydi. Keşke 2011’de 35 bin 403 sigortalı çiftçi varken, nisan 2021’deki kayıtlı çiftçi sayısı 10.269 bine düştüğünde Hataylının hakkını arasalardı.

Gönül isterdi ki; Hatay sanayini, Cilvegözü Sınır Kapısı’ndan, Suriye’ye ve Suriye üzerinden her gün 250 araç, yılda 110 bin araç taşıma yaparken, şimdi 25 günde sadece 1 gemi kalkıyor duruma getiren AKP hükümetini de eleştirselerdi.

Gönül isterdi ki; her seçim dönemi vaat ettikleri Amanos Tüneli’nin hayata geçirilmesi için çaba harsalardı.

Gönül isterdi ki; 4 ilçe ve 4 sanayi bölgesinden geçen Osmaniye-İskenderun E-91 karayolunun defalarca projelendirilmesine rağmen hala bir kazma bile vurulmadığını sorgulasaydı. Lojistik köy, hızlı tren ve otoban projelerinin devamlılığını sağlayıp Hatay’a kazandırsalardı.

Ve gönül isterdi ki; Geçmiş dönemleri de çok iyi bilen eski milletvekili AKP il başkanı Sayın Yeşildal ve yanında bulunan Cumhur İttifakı grubu önce kendi hükümetlerinin Hatay’a üvey evlat muamelesi yaparak Hatay halkını cezalandırmalarına karşı durup memleketlerini savunsalardı.

Ancak bunun yerine partimiz ve Hatay Büyükşehir Belediyemiz üzerinden CHP’li belediyelere dil uzatma gafletinde bulunarak, belediye meclisinde istedikleri olmazsa, büyükşehir şehir eğer hesap veremezse bizleri sokaklara çıkma ile tehdit etme aymazlığında bulunulmuştur.

AKP il başkanı biliyor olmalıdır ki; Hatay’da kardeşlik ve barış iklimi hakimdir. Halkı pravokasyona davet etmek kimsenin haddi değildir. Bu meydanda biz halkı şampiyonluk kutlamaları, zafer kutlamaları, konserler vesaire için toplanıyoruz. Bu halkı kin ve öfkeye sevk edecek açıklamalara Hatay halkının karnı toktur.

Rant için değil halk için hizmet veren CHP ve CHP’li belediyeler ile Hatay Büyükşehir Belediyemizin veremeyeceği hiçbir hesap da yoktur.

Aynı zamanda avukat ve eski milletvekili olan AKP İl başkanı Sayın Yeşildal ve bir kısım milletvekili ‘bu bir yargı sorunudur’ diyene kadar yargıya başvurmayı deneyebilir. Savcılık ve mahkemeler orada. Buyursunlar dava açsınlar ve yüce adalet önünde belgelerimizle aklanıp yalanlarınızı ortaya çıkaralım. Bizim alnımız ak başımız diktir.

Bugün burada şehir dışı programı nedeniyle aramızda olamayan Hatay İl Başkanımız Sayın Ramiz Parlar’ın öncülüğünde vefakar örgütümüz, milletvekillerimiz, il-ilçe başkan ve yöneticilerimiz, belediye başkanlarımız ve Hataylı hemşehrilerimizle “tek vücut, tek ses” gerekli cevabı veriyoruz.

Değerli Basın Mensubları,

Son olarak; Hatay’da Cumhuriyet kazanımlarımızdan olan İskenderun Demir Çelik, İskenderun Limanı, İskenderun İsdemir Limanı’nı satışa çıkarıp satan AKP rejiminin sattıkları ile Türkiye’nin kurucu ve kurtarıcı partisi Cumhuriyet Halk Partisi’nin 1924 yılından bu yana kazandırdıklarını hatırlatarak Cumhur İttifakı üyelerinin hafızasını tazeleyelim isterseniz: AKP’nin 18 yılda sattığı varlıklar arasında liman, otel, baraj, şirket, sanayi tesisi ve gemi gibi 229 adet Cumhuriyet kazanımı var.

CHP’nin 1924’ten bu yana yaptıkları arasında ise Devlet Demir Yolları, Refik Saydam Hıfzı-Sıhha Enstitüsü, Türk Tarih Kurumu, Merkez Bankası, Çocuk Esirgeme Kurumu, Etibank, Türk Kuşu, Türk Hava Kurumu, Mersin Limanı, Tank Palet Fabrikası Şeker Fabrikası, Kayseri Uçak ve Motor Fabrikası, Barut Tüfek ve Top Fabrikası gibi 226 varlık yer alıyor.
Size burada biz CHP’lileri gururlandıran, AKP’nin yandaş ve yabancılara peşkeşiyle Türkiye’nin yüreğini yakan o tesisleri tek tek sıralamak isterdim ama zamanınızı daha fazla almak istemiyorum. Basın mensubu arkadaşlara bu liste ve diğer belgeleri dağıtacağız.
Son olarak;

Kimsenin kimseyi kandırmaya, yalan ve yanlış ithamlarla karalamaya çalışmaya hakkının olmadığını söyleyerek,

Milletimizin aklıyla alay edenlere bir kez daha yüksek sesle söylüyoruz; yüce halkımız bu gerçekleri görmektedir. Ve ilk seçimde Cumhur ittifakı üyesi AKP ve MHP’ye sandıkta en güzel cevabı verecektir.

Az kaldı;
Millet kan ağlıyor yoksulluktan, şalterleri indirdi ilk seçimlerde ampulleri patlatacak.