TBMM Başkanlık Divanı Üyesi ve CHP Adıyaman Milletvekili Av. Abdurrahman Tutdere, Avukatlık Kanununda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi’nin görüşüldüğü TBMM Adalet Komisyonu’nda konuştu.

 

 

Komisyon görüşmelerine katılan Milletvekili Tutdere, Çoklu Baro Yasası’nın çöktüğünü ifade ederek getirilen kanun teklifinin Çoklu Baro Sistemi’ni canlandırmayacağının altını çizerek “Yanlışın yanlışla düzeltilme şansı yoktur.” dedi.

 

 

Pansuman Tedbirlerle Avukatların Yaşadığı Sorunlar Çözülemez

 

 

Yönetmelikle düzenlenmesi mümkün olan meselenin kanunla düzenlenir olmasının hukuk sistemi açısından kabul edilebilir bir durum olmadığına dikkat çeken Milletvekili Tutdere, “Yönetmelikle düzenlenmesi mümkün olan bir meselenin bugün bir kanunla düzenlenir olması hukuk sistemimiz açısından kabul edilebilir bir durum değil. Barolar Birliği Başkanı kurulan ikinci barolar ile birinci barolar arasında hiçbir sorun olmadığını, adli yardım görevlendirmelerinde de hiçbir problemin olmadığına vurgu yaptı. Durum böyleyken, Türkiye’de 143 bin avukatın temsilcisi “Bu kanundan ne avukatlara ne de vatandaşlara fayda yok.” derken siz bunu duymuyor ve görmüyorsunuz. Avukatlık mesleği artık bu pansuman tedbirlerle veya birilerinin hoşuna gidecek değişikliklerle avukatlık mesleğini icra eden avukatların yaşadığı sorunları çözemez. Bu gerçeği herkesin görmesi lazım.” ifadelerini kullandı.

 

 

Avukatların Devletten 72 Milyon Lira Alacağı Var

 

 

Avukatların iki yıldır adli yardım hizmeti alacaklarını tahsil edemediğini ifade eden Milletvekili Tutdere, Avukatların devletten 72 milyon lira alacağı olduğunu ifade ederek, “Türkiye’deki avukatların vermiş oldukları adli yardım hizmetleri karşılığında 72 milyon lira alacağı var. İki yıldan beri avukatlar para alamıyor. Avukatların emeğinin karşılığını neden ödemiyorsunuz? Bu alacakların hepsi enflasyon karşısında eridi. Avukat iki yıl önce karakola gitmiş, boşanma davasını açmış, davayı sonuçlandırmış, temyizi yapmış, her şeyi bitirmiş devletten alacağını bekliyor fakat alamıyor. Buna ilişkin düzenlemeler getirin, buna ilişkin kaynak aktaracak düzenlemeleri getirin, hepimiz de cani gönülden destek olalım, avukatlarımızın sorunlarına bir nebze çözüm üretelim.” dedi.

 

 

Avukatları Kamu Gücü Karşısında Zayıflatan Bu Uygulamalar Hepimizin Sonunu Getirecek

 

 

Bu tür uygulamaların Avukatlık mesleğini kamu nezdinde itibarsızlaştıracağını dile getiren Milletvekili Tutdere, “ Bu teklifi yeniden Alt Komisyona göndererek üzerinde çalışma yapılmasının yolunu açmamız lazım. Biz bunu yaparsak bu mesleğe hizmet etmiş oluruz. Yarın milletvekilliklerimiz bitecek, belki de çoğumuz bürolarımıza döneceğiz, bu onurlu mesleği icra edeceğiz ancak döndüğümüzde eğer bu şekil devam ederse ortada belki de avukatlık mesleği kalmayacak. Avukatlık mesleğini halkın nezdinde, kamunun nezdinde itibarsızlaştıran, ekonomik olarak zorluğa sokup avukatları gerçekten şu anda millet karşısında ve kamu gücü karşısında zayıflatan bu uygulamalar hepimizin sonunu getirecek.” dedi.

 

 

Hızla Nitelik Kaybeden Avukatlık Mesleği Daha da Niteliksiz Hâle Gelecek

 

 

Yasanın ne stajyerlerin ne de binbir sorunla boğuşan avukatların sorunlarını çözmeyeceğini vurgulayan Milletvekili Tutdere, “Stajyer Avukatların şu anda duruşmaları takip konusunda zaten sorunlar var. Eğer bu şekilde herhangi bir sigortalı işte, avukatın, stajyerin çalışmasının yolu açıldığında da zaten avukat kendi işine gidecek, maaşını almak zorunda kalacak ve işini takip etmek zorunda kalacak. Burada da liyakat anlamında ciddi sorun çıkacak. Bu durum naylon stajyerliğin yolunu açacak. Bu, hızla nitelik kaybeden avukatlık mesleğinin daha da niteliksiz hâle gelmesine, duruşma salonunda nerede duracağını öğrenemeyen avukatların ortaya çıkmasına yol açacaktır. Bu anlamda bu madde üzerinde yeniden düşünülmesinde gerçekten yarar var. Bu yasa ne stajyerlerin ne de binbir sorunla boğuşan avukatların sorunlarını çözmekten ziyade, çökmüş olan ikinci baro yasasına “Bir şok verelim, biraz kaynak aktaralım, belki dirilir.” umududur. Bu yasa da baroları bölen çoklu baro sistemini canlandıramayacaktır. Gelin, bu yanlıştan vazgeçin. Yanlışı yanlışla düzeltme şansınız yok.” şeklinde konuştu.

 

 

Adli Yardım Ücretleri Pul Hâline Geldi

 

 

Avukatlık mesleğinin ekonomik sorunlarının çözümü konusunda hiçbir düzenleme olmadığını dile getiren Milletvekili Tutdere, “Avukatlar heyecanla bunu ekonomik düzenleme bekliyorlardı ancak bununla ilgili hiçbir düzenleme gelmedi. İktidar partisi her konuda 2002’yle 2022’yi karşılaştırıyor. Ben de avukatlık açısından, adli yardım açısından olaya baktım. 2002 yılında asliye hukuk mahkemesinde adli yardım ücreti 200 lira, net ele geçen para 122 liraydı. 2022’de ise adli yardım ücreti 5 bin 100 lira, net ele geçen para ise 3 bin 110 lira. Bir Avukat 2002 yılında 122 lirayla 9.42 gram altın alabilirken 2022 yılında 3.99 gram altın alabiliyor. Bir Avukat 2002 yılında 110 kilogram et alırken, 2022 yılında sadece 28 kilo et alabiliyor. AKP’nin meşhur bir yumurta hesabı var, ben de bu hesabı yaptım. 2002 yılında bir avukat asliye hukuktaki bir adli yardım ücreti karşılığında ayda 3 bin 255 adet yumurta alıyorken, 2022 yılında 2 bin 73 adet yumurta alıyor. Tam bin 182 adet yumurta zarar var. Adli yardım ücretleri pul hâline gelmiş olmasına rağmen bu ücretler dahi Avukatlara ödenemedi, iki yıl geriden geliniyor. Avukatlar açısından olayın ne kadar vahim bir boyutta olduğunu, avukatların ne kadar acınacak bir duruma düştüğünü hepimizin görmesi lazım.” dedi.