Aşısızlara test zorunluluğunun kaldırılmasına tepkiler sürerken hükümet bilim dışı kararlarına bir yenisini ekledi. İç hat uçuşlarında PCR zorunluluğu geri getirildi. Tren ve otobüs yolculuklarında ise PCR istenmeyecek.

 

 

Salgını yönetemeyen siyasi iktidarın yapboz kararlarına bir yenisi eklendi. Aşısızlara test zorunluluğunun kaldırılması kararına tepkiler sürerken, valiliklere dün gönderilen genelgeyle, önceki gün kaldırılan ‘iç hat uçuşlarında tüm yolcular için PCR test zorunluluğu’ yeniden getirildi. Ancak diğer toplu ulaşım araçlarında, örneğin saatlerce süren otobüs ve tren yolculuklarında PCR istenmeyecek.

 

 

BİR GÜNDE DEĞİŞTİ

 

 

İçişleri Bakanlığı tarafından önceki gün 81 ilin valiliklerine gönderilen yazıyla aşısız veya aşı sürecini tamamlamayan ve son 180 gün içinde hastalığı geçirmemiş kişiler için seyahat, etkinlik, işyeri ve okullarda test zorunluluğu kaldırılmıştı. Yazıda bu kişilerden,

• Uçak, otobüs, tren veya diğer toplu ulaşım araçlarıyla gerçekleştirecekleri şehirlerarası seyahatlerden önce,
• Konser, sinema ve tiyatro gibi etkinliklere, öğrenci kamplarına katılmadan önce,
• Okullarda, tüm kamu ve özel işyerlerinde göreve başlamadan önce PCR testi istenmesine gerek olmadığı ifade edilmişti.

Bu yazının ardından Türk Hava Yolları, iç hat uçuşlarında tüm yolcular için PCR test zorunluluğunun kaldırıldığını, HES kodunun yeterli olacağını duyurmuştu.

Genelge, Sağlık Bakanlığı Halk Sağlığı Genel Müdürlüğü’nün “yanlış anlaşılmaları gidermeye yönelik” değerlendirmelerine uygun şekilde yeniden düzenlendi. Buna göre, uçakla şehirlerarası seyahatte aşısız, aşı sürecini tamamlamayan, son 180 günde Covid-19 geçirmemiş kişilerden azami 48 saat öncesine ait PCR testi istenmesine devam edilecek. Öte yandan aşısızlar test ibraz etmeden konser, sinema ve tiyatro gibi etkinliklere katılabilecek, okullarda ve kamu-özel tüm işyerlerinde çalışabilecek. Yalnızca huzurevi, bakımevi, sevgi evleri ve cezaevlerindeki aşısız çalışanlar ile tutuklu ve hükümlüler için PCR taraması sürdürülecek. Yurtdışına gidecek kişilerden de gidilen ülkenin kuralları doğrultusunda PCR istenecek.

 

 

İSTİFA EDİN!

 

 

Türk Tabipleri Birliği, salgının anlık değişen kararlarla değil, bilimsel verilerle yönetilmesi gerektiğini vurgulayarak, şu açıklamayı yaptı: SARS-CoV-2 virüsünün uçakta bulaşıp tren ve otobüste bulaşmama gibi bir özelliği yoktur. Alınan kararlar her zamanki gibi bilim dışıdır. Toplumu hastalığa mahkum edenleri bir kez daha istifaya çağırıyoruz.”

Türk Klinik Mikrobiyoloji ve İnfeksiyon Hastalıkları Derneği (KLİMİK) de Omicron nedeniyle aşırı artacak hasta yükünün sağlık sistemini tıkayabileceği, diğer kritik sektörlerin de durma noktasına gelebileceği uyarısı yaptı. Bunu önlemek için Covid-19’un yayılımını engelleyecek önlemlere her zamankinden çok daha fazla gereksinim olduğunu vurgulayan dernek, şu değerlendirmeyi paylaştı:

“Özellikle kapalı ve kalabalık ortamlara girecek kişilerin uygun testlerle taranması hayati önem taşıyor. Ama İçişleri Bakanlığı’nın yayımladığı genelgeyle bu tür tarama testleri kaldırıldı. Bu uygulama için henüz hiçbir bilimsel dayanak yok ve bu durum salgında kontrolün tamamen kaybedilmesine yol açabilir. Bakanlığı, testlerle ilgili aldığı son kararları gözden geçirmeye davet ediyoruz.”

 

 

YA BİZİM EMEKLERİMİZ?

 

 

İzmir Aile Hekimleri Derneği Başkanı Uzm. Dr. Muhteber Çolak da test genelgesinin geri çekilmesi çağrısı yaparak, “Bu kararla salgının artık bittiği ilan edildi. Bu genelgeyi başka şekilde anlamak mümkün değil. Salgın ve toplum kaderine terk edildi. Peki bizim bunca emeğimizin anlamı ne? Anlayamıyoruz, kabul edemiyoruz” dedi.

 

 

 

Bakanlık aşı karşıtlığını mı destekliyor?

 

 

CHP Ankara Milletvekili Gamze Taşcıer, aşısızlara yönelik PCR testi zorunluluğunun kaldırılmasına ilişkin kararı Meclis’e taşıdı. Taşcıer, “Böylece Sağlık Bakanlığı aşı karşıtlığını desteklemeye başladı. Bilime düşmanlık eden çok küçük bir azınlığın talepleri karşılanmış oldu” dedi.

Sağlık Bakanı Fahrettin Koca’nın yanıtlaması istemiyle soru önergesi veren Taşcıer, önergesinde şu ifadeleri kullandı: “İnsan hayatını yok sayan, bilim ve akıl dışı böyle bir genelgeyi ancak bu iktidar çıkarabilirdi. Tüm dünyada Omicron varyantı nedeniyle ek önlemler konuşulurken Türkiye’de var olan önlemler gevşetiliyor. Bu kararla birlikte ‘salgın yönetimi’ diye bir şeyin kalmadığı çok açık. İktidar, salgını kontrol altına almayı beceremeyince çareyi ‘test olmazsa vaka da olmaz’ düşüncesinde bulmuş gözüküyor.”

Bu uygulamayla hasta-temaslı-aşısız kişilerin tespitinin de imkânsız hale geldiğine dikkat çeken CHP’li Taşcıer, “Dolayısıyla HES Kodu uygulamasının da bir anlamı kalmadı. Bu karar hangi bilimsel veriye dayanarak verildi? Bu kararın ardında PCR testlerinin getirdiği maliyeti ortadan kaldırma hedefi mi bulunuyor, vaka sayısını düşük tutma çabası mı?” diye sordu.