CHP’li Polat: Yalan ve bilgi kirliliği sizin uzmanlık alanınız

CHP’li Polat: Yalan ve bilgi kirliliği sizin uzmanlık alanınız
20 Ocak 2023 12:05

Siyaseti halka hizmet için yapanların en büyük sorunu, “muhalefet” kisvesi altında milleti yalan ve yanlış bilgilerle kandıran Zübükzadeler… Onlardan biri, İzmir Büyükşehir Belediye Başkanımızı aklınca eleştirirken, “Yalancı” ithamında bulunmuş ve “İzmir’de 24 yıldır CHP’nin başlayıp bitirdiği bir iş var mı” diye sormuş.

 

Kişi kendinden bilir işi… Yalan ve bilgi kirliliği kendilerinin uzmanlık alanı olduğu için herkesi de kendileri gibi biliyorlar.

 

 

Dört yıldır Şehremini görevini yürüten Başkanımız Tunç Soyer döneminde her şeyden önce hepimizi iki yıl boyunca evlerimize hapseden bir pandemi süreci yaşadık. İzmir’de deprem yaşadık; canlarımızı kaybettik. Sel oldu, yangın oldu, ilk defa hortum ve tsunami felaketi yaşadık. Bu zor günlerde, tavan yapan ekonomik krize rağmen İzmir Büyükşehir Belediyesi, derinleşen yoksulluğun pençesindeki yurttaşların ellerini hiç bırakmadı. İktidar, bir maske dağıtmayı beceremezken, İzmir Büyükşehir Belediyesi, takdire şayan sosyal yardımlara imza attı; atmaya da devam ediyor.

 

 

Hükümetin yok ettiği tarımı ve çiftçiyi İzmir’de Tunç Soyer’in vizyonu ayağa kaldırdı. Türkiye’de ilk kez İzmir’de başlatılan kooperatif destekleri artarak devam ettiriliyor. Kuraklık ve yoksullukla mücadele felsefesi ışığında, Tunç Başkan döneminde hayata geçirilen İzmir Tarımı faaliyetleri kapsamında yerli tohum, yem bitkileri üretimi ve hayvan ırkları destekleniyor. Uzun yıllardır ilk kez bir kamu kurumu, yani İzmir Büyükşehir Belediyesi, et ve süt fabrikaları açtı. İzmirin ürettiği sağlıklı et ve süt ürünleri “İzmirli” markasıyla sofralara ulaşmaya başladı. Alım garantili sistem sayesinde birbirini besleyen, üreten, hakça kazanılan bir düzen kuruldu.

 

 

Bu dönemde, krize rağmen Türkiye’de bütçesinden yatırıma en büyük payı ayıran yerel yönetim de İzmir Büyükşehir Belediyesi oldu. Çiğli Tramvayı inşaatı başladı, bitti. Mart ayında yolculu seferler başlıyor. ESHOT ve İZULAŞ’a toplam 473 yeni ve yerli otobüs alındı. Seferihisar, Kiraz ve Menemen’de hizmete başlayan İZTAŞIT araçlarıyla birlikte toplu ulaşım hizmetine dahil olan yeni araç sayısı 600’ü geçti. Mart 2019’da yüzde 20’si dahi tamamlanmamış durumda olan Narlıdere Metrosu’nda işler bitmek üzere. Hat, bu yıl bitmeden hizmete alınacak. İzmir tarihinin en büyük yatırımı olacak Buca Metrosu da İzmir Büyükşehir Belediyesi imkanlarıyla yapılıyor. Karabağlar-Gaziemir Metrosu, Otogar-Kemalpaşa Metrosu ve Örnekköy Tramvayı için de proje süreçleri başlatıldı. Bunları da İzmir Büyükşehir Belediyesi, kendi gücüyle yapacak.

 

 

İzmir Tarımı Geliştirme Merkezi, Menemen Mezbahası, Havuz İzmir, Bayraklı tam otomatik katlı otoparkı, Karabağlar Selvili Otoparkı, Meslek Fabrikası ilçe şubeleri, Gençlik, Girişim, Oyun ve İnovasyon merkezleri, İZSU, Fen İşleri ve İZBETON’un sayısız alt ve üst yapı yatırımları, doludizgin devam eden kent dönüşüm projeleri ve daha pek çok proje ve hizmet Sayın Soyer döneminde hayata geçirildi; geçirilmeye de devam ediyor.

Cumhuriyet Halk Partili başkanların 24 yıldır görevde olduğu İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin neler yaptığını anlatacak değilim. Gözleri kör olabilir, ısrarla görmek istemeyebilir. O halde çıksın sokağa, İzmirlilere kulak versin. Metro/tramvay hatlarından İZBAN’a, arıtma tesislerinden Fuar İzmir’e, Ahmed Adnan Saygun Sanat Merkezi’nden Sasalı Doğal Yaşam Parkı’na, et entegre tesislerinden katı atık bertaraf tesislerine, kıyı düzenlemelerinden Kadifekale’ye, ova yollarından kooperatif desteklerine, sosyal, sportif ve kültürel yatırımlardan yeni yollar için kamulaştırmalara, İzmir’i modern ve yaşam standartları yüksek bir kent yapma yolunda imza atılan sayısız faaliyet, proje ve yatırımı İzmirliler kendisine anlatacaktır.

 

 

Burada yeri gelmişken İZBAN’a özel bir parantez açmak istiyorum. Çünkü yıllardır söyledikleri, “İZBAN’ı biz yaptık” yalanına da artık kesin bir son vermemiz gerekiyor. İzmir kamuoyu şunu bilsin. İZBAN, Ulaştırma Bakanlığı’na bağlı TCDD ile İzmir Büyükşehir Belediyesi eşit ortaklığıdır. Cumhuriyet mirası mevcut banliyö hattının metro standardına çıkarılması projesi için 130 milyon Euro’luk dış kredi kullanılmıştır. Bu borçlanmayı İzmir Büyükşehir Belediyesi yapmıştır. TCDD yalnızca, yine üzerine basa basa söylüyorum, babalarının malını değil, Cumhuriyet mirası tren hattının kullanımına izin vermiştir. Trenlerin, istasyonların, sinyalizasyon sisteminin ve diğer tüm harcamaların maliyeti İzmir Büyükşehir Belediyesi tarafından karşılanmıştır. Hattın işletmesini Merkezi Yönetim ile İzmir Büyükşehir Belediyesi ortaklığında kurulan İZBAN yürütmektedir. “İZBAN’ı biz yaptık” yalanından vazgeçmeyen arkadaşlara soruyorum; madem siz yaptınız, tüm maliyetler için kullanılan kredi taksitlerini neden hâlâ Büyükşehir Belediyesi ödüyor?

 

 

Gelelim, “Daha Otogarı yapamamışsın, metrosundan bahsediyorsun” şeklindeki yakışıksız sözlere… İzmir Otogarı’nın işletmesi, 1997’de imzalanan sözleşme uyarınca İZOTAŞ tarafından yapılıyor. Yap-İşlet-Devret modeliyle inşa edilen İzmir Otogarı, sözleşme bitim tarihi olan 14 Aralık 2023’te İzmir Büyükşehir Belediyesi’ne devredilecek. Büyükşehir burayı ANA TRANSFER MERKEZİ’ne dönüştürecek. Bunun için ulusal çapta mimari proje yarışması, Sayın Tunç Soyer döneminde düzenlendi. 74 proje değerlendirildi ve birinci proje belirlendi. Teknik şartname çalışmaları tamamlandı. Uygulama projeleri ve inşa sürecine ilişkin model çalışmaları devam ediyor. Yani İZOTAŞ’ın, Aralık 2023’te otogarı devrinin ardından İzmir’in yeni ve modern ana transfer merkezinin inşaat süreci başlayacak.

20 yılda koskoca İzmir’e1 metre bile raylı sistem yapmayan iktidarın bilgisiz ve pişkin vekili… Sen daha kentini bilmiyorsun, cahilce konuşuyorsun. Bilmiyorsan gel anlatalım, öğretelim. Görmüyorsan da gösterelim. Hangi partiden olursa olsun İzmir’in her vekilinin, kente dair her konuda doğru bilgi sahibi olması ve doğru konuşması gerekir. Tersi, İzmirlilere ve milletvekilliği görevine saygısızlıktır; insanı da böyle komik duruma düşürür.