CHP Kadın Kolları, uzun bir süreden sonra yeniden Kadın Kolları Genel Başkanı ve İl Kadın Kolları Başkanı’nı seçecek. Türkiye genelinde partili kadınlar kongre heyecanı yaşarken, CHP Ankara İl Kadın Kolu 11.Olağan Kongresi ise yarın yapılacak. Başkanlığın en güçlü adayı olan Ankara İl Kadın Kolu Yönetim Kurulu Başkanı Hülya Dağhan, Halkın Habercisi’nin misafiri oldu ve hedeflerini anlattı.

Hakkı SEÇKİN H&H RÖPORTAJ

Dağhan, CHP’de tüzük değişikliğinin ardından gelen kadın kotasından yerel seçime kadar her konuda açık yüreklilikle karşılık verdi. Dağhan şunları söyledi:

 

Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu, tüzük değişikliği ile kadın kotası sözü  vermişti ve bu sözünü yerine getirdi. Bunun parti örgütüne yansımaları nasıl oldu?

Partimiz tüzük değişikliği ile siyasette kadınlarımızı güvence altına almak amacıyla getirilen %33’lük cinsiyet kotası tüm partili kadın arkadaşlarımda büyük heyecan yarattı.

Kadınların beklentileri karşılandı mı?

Elbette kotayla birlikte kadınlar daha ön plana çıktı. Ancak, tüzüğümüzün aksine bu kotanın uygulanmamasındaki bazı aksamalar, bizlerde büyük hayal kırıklığı ve umutsuzluk yarattı. Kotanın uygulanmamasının en önemli nedeni ise yan kol olarak tabir edilen, kadın kollarının alt yapısıyla ve örgütlü olmamalarından dolayı ana kademelerce önemsenmeyerek sayıca kadınlarımızın her kademede hak ettiği yeri alamamasıdır.

Aksaklıkların giderilmesi için çalışmalarınız olacak mı?

Kadının siyasetteki varlığını tescil etmek için, partili tüm kadınlarımızdan alacağım destekle örgütlü bir güç olarak hakkımız olan % 33’lük cinsiyet kotamızı her kademede uygulatmak ve bunun mücadelesini vermek en öncelikli hedefimdir. Sadece seçim zamanında broşür, parti açıklamalarını dağıtan kadın imajını kaldırıp, CHP’de kadınlarımızın gerekli önemi ve değeri görmelerini sağlamak ana görevimdir.

İstanbul ve Yenimahalle’de yapılan kongrelerde kadına uygulanan şiddet basına yansıdı. Bu konuda neler düşünüyorsunuz?

Erkeklerin hazmedemedikleri konu işte asıl bu.  % 33’lük kotayla birlikte kadınların aktif siyaset şansı daha da arttı. Daha çok siyaset sahnesinde ön plana çıkmaya başladı. Kadının mevcut iktidar tarafından da desteklenen “geleneksel rolünden” çıkıp, aktif bir halde siyasi arenada yer alması, erkekleri elbette rahatsız etti. Siyasette kadın figürü belirginleşmeye başlaması kadına yönelik şiddeti getirdi. Ancak, partimizde açık bir değişimin olduğu, toplumla halkla daha çok buluşmanın olduğu günleri yaşıyoruz. Elbette değişimin en önemli unsuru ise aktif siyasetteki kadınlar olacaktır.

Sizin de sözüne ettiğiniz gibi CHP’de bir değişim söz konusu. Başkan adaylarına baktığımıza başörtülü kadın adayları da artık CHP’de görüyoruz. Başörtülü kadın adaylara nasıl bakıyorsunuz?

Başörtüsüne ideolojik bir anlam yüklemediği sürece bir sorun olarak görmüyorum. Asla karşı değilim. Onlarında siyasette yerleri olduğunu, siyaset yapmanın onların da hakkı olduğunu içtenlikle söylüyorum. Başörtülü ya da değil, önemli olan siyaset arenasında yerini doğru olarak belirlemesidir. Doğru adres de CHP’dir.

Yıllar sonra kadın kurultayının yeniden toplanmasını nasıl değerlendiriyorsunuz?

Partimiz açısından bu çok önemli. CHP 8 yıl aradan sonra kadın kurultayını yapıyor. Aslında öngörülen 2 yılda bir yapılması. Bundan sonra gençlik kolları seçimleriyle birlikte 2 senede bir partimizin tüzüğüne uygun bir şekilde, kongremizi yapacağız. Gücümüze yeni güç katacak kurultaylarımızla her gün iktidara bir adım daha atacağız.

Sözüne ettiğiniz gibi CHP’nin önümüzdeki dönemde yenilenmesi ve gelişmesi için kadın ve gençlere çok önemli görevler düştüğü açık. Bu kapsamda yapmayı hedeflediğiniz projelerinizden öne çıkanları paylaşabilir misiniz?

Elbette. Gençlik ve kadınlar aktif siyasette daha çok rol aldıkça mevcut iktidarın gerici ve toplumun geniş kesimlerini görmezden gelen yasakçı uygulamaları da son bulacaktır. Örneğin İslam’a dayanan bir cumhuriyetin kurulması gerektiğini ısrarla savunan bir kişi Milli Eğitimin başına tutularak, laiklik ve kadın hakları göz ardı ediliyor. Eğitim sistemi allak bullak ediliyor, kürtaj vb. tartışmalarla toplumun beden ve ruh sağlığı ile oyunlar oynanıyor. Eğitimde kız çocuklarının başlarının bağlanması ve din dersleri yoğunluğunda başlatılması dayatılmıştır. Bunca çağ dışı zihniyet basının gücü ve ileri demokrasi nidaları altında yapılmaktadır. Gençlerin bu yağma ortasında sisteme ve eğitim özgürlüğüne güvenleri sıfırlanmıştır. Kadın-erkek eşitliği gözetmeden toplumsal hayatta ve ekonomik alanda atılan her adım sinsice kadınlarımızın ve kızlarımızın haklarını gasp etmekte, yozlaşmaya sürüklemektedir.

Bir örnek vermek gerekirse…

Örneğin 4+4+4 tek tip kul yetiştirme millet değil ümmet yaratma projesidir. Proje 5 yaşındaki kızların başlarını bağlatıp hafızlık eğitiminden çırak çıkartmaktır. Biz Ankara İl Kadın Kolları olarak bu konunun üzerine hassasiyetle eğileceğiz. Çocuklarımızın, velilerimizin karşı karşıya bırakılmak istendiği ve hiçbir bilimsel niteliği olmayan bu eğitim sistemini halkımıza mahalle mahalle anlatacağız.

AKP iktidarında kadınlar “ikinci sınıf” insanlar olarak görülüyor. “CHP’nin özgürlükçü yaklaşımları henüz toplumla tam olarak buluşmadı” diye bilir miyiz?

Elbette. Ancak, bu doğru tespitin böyle kalmasını da doğru kabul edemem. Kadınlar kendi başlarına hem evlerde hem sokakta hem de kamusal alanda gelecekleri için ekonomik ve siyasal alanda örgütlenmek zorundadır. Örgütlenmenin, özgürlüklerin çatı adresi de CHP’dir. Kadın hakları konusunda yerimizi ve sözümüzü daha da yükselterek başlatacağımız mücadelede Türkiye’nin kazanımlarını geri alma adımlarını kararlılıkla, yılmadan, bir an bile ümitsizliğe kapılmadan hep birlikte atacağız.

Önümüzde yerel seçimler var..Bu konuda neler yapacaksınız?

Öncelikli olarak CHP’nin altı oklu bayrağını Ankara’daki tüm burçlara dikmek hedefimiz olacak. Bunun için yılmadan, usanmadan mahalle mahalle, sokak sokak çalışmalar yapacağız. Önümüzdeki yerel seçimlerde Ankara’yı Melih Gökçek’ten kurtaracağız.  Türkiye’nin kalbi TBMM’ye 100 metre, Genelkrmay’a 20 metre gibi bir uzaklıkta caddelerinin çöktüğü; metrosunun yıllardır bitirilmediği kısacası Ankara’ya yakışmayan bir Belediye Başkanı’ndan başkenti ve başkentlileri kurtarmak öncelikli hedefimiz olacaktır.

Kongre öncesi mesajınızı da alabilir miyiz?

Öncelikle kazanan CHP olmalı. Bütün adaylar, demokratik bir çerçevede emeğe omuz atmadan yarışmalı. Kaybeden kazananın yanında olmalı. Herkesin bir ve beraber olup, demokrasinin bütün renklerini sergileyeceği, diğer kongrelere örnek temsil edecek bir kongre olmasını temenni ediyorum. Tüm başkentli kadınları da kongremize davet ediyorum.