CHP’li Girgin: Valilere seçim kampanyası yaptıracak kadar nefesiniz kesildi!

CHP’li Girgin: Valilere seçim kampanyası yaptıracak kadar nefesiniz kesildi!
22 Ocak 2023 10:25

Bu hafta TBMM Genel Kurulu’nda sözleşmelilerle ilgili kanun teklifinin görüşmeleri yapıldı. Konu hakkında Genel Kurul’da konuşan CHP Muğla Milletvekili Süleyman Girgin “kamu personelinin sorunları sadece sözleşmeli kamu personelinin kadroya geçirilmesiyle yapılacak kısmi iyileştirmelerle çözülemez” diyerek bir konuşma yaptı.
Girgin şunları söyledi:
AKP TÜRKİYE’Yİ UCUZ BİR EMEK ÜLKESİNE DÖNÜŞTÜRDÜ

 
“AKP iktidarı, çalışma hayatı üzerinde yoğun bir baskı uygulayarak emekçileri yoksullaştırmıştır, Türkiye’yi ucuz bir emek ülkesine dönüştürmüştür, hızla artan işsizliğe çare bulamazken fazla çalışmayı norm hâline getirmiş ve modern köleliğe göz yummuştur, denetimsizlik ve cezasızlık sonucu iş cinayetlerinin katlanarak artmasına ve olağanlaşmasına neden olmuştur, çalışanların örgütlenme ve hak arama yollarını sistematik olarak tıkamıştır. Kamu emekçileri de bu sorunlardan azade değildir. Hâl böyleyken kamu personelinin sorunları sadece sözleşmeli kamu personelinin kadroya geçirilmesiyle yapılacak kısmi iyileştirmelerle çözülemez.
ADİL,HAK TEMELLİ KAMU DÜZENİNİ YENİDEN KURACAĞIZ

 
2014 yılında 117 bin olan sözleşmeli personel sayısını 2022’de 568 bine çıkaran siz değil misiniz? Kadro zamanında niye verilmedi? Cumhuriyet Halk Partisinin en önemli hedeflerinden biri, cumhuriyetimizin 2’nci yüzyılında çağdaş, adil, hak temelli bir kamu düzeninin yeniden kurulmasıdır. Bu hedefin hayata geçirilmesi ancak kamu personel rejiminin büyük bir reforma tabi tutulmasıyla mümkündür. Ana hedef, kadrolu, güvenceli, örgütlü ve kamu hizmetlerinin ihtiyacı olan nitelik ve liyakatle donanmış bir istihdam yapısı oluşturmaktır.
YARATTIĞINIZ SORUNUN ÇÖZÜMÜNDEN BAŞARI HİKAYESİ ÇIKMAZ

 
Oysa getirilen teklif kısa vadeli bir seçim yatırımıdır. Sonda söyleyeceğimi başta söyleyeyim: Seçim geliyor diye kesenin açar gibi yapmakla alacağınız yenilginin önüne geçemeyeceksiniz. Kendi yarattığınız sözleşmeli personel sorununun çözümünden başarı hikâyesi çıkarmaya çalışacak kadar telaş içindesiniz ama devlet imkânlarını kullanarak, trol çetesi kurarak hiçbir hukuksuzluğu örtbas edemeyeceksiniz.
Valilere seçim kampanyası yaptıracak kadar nefesiniz kesildi. Ne demiştik? “Cumhurbaşkanı partili olursa valiler de partilerin il başkanı gibi davranır.” demiştik. Muğla Valisine de buradan seslenmek istiyorum: AKP’ye hizmet etmek istiyorsanız buna uygun makamlar var, valilik bunlardan biri değildir.
ŞAHSIM REJİMİNİN TEKERİNE ÇOMAĞI EMEKÇİLER SOKACAK
Bütün bu hukuksuzluk ve sömürü düzeninde boğulan halkımızın artık rahat bir nefese ihtiyacı var. Seçime giderken oy devşirme politikası gütme anlayışınız, taşerona kadro isteyen işçilerimizin mücadeleleriyle yerle bir oldu bile. 140 bine yakın kapsam dışı bırakılan sözleşmelilere ve taşeronlara, sendikalı oldu diye işten atılan işsizlere ve işçilere, kısacası, bütün alın teri dökenlere buradan eski bir maden işçisi olarak seslenmek istiyorum: Ey işçi arkadaşlarım, yalan, talan ve haram üzerine kurulu bu ucube “şahsım” rejiminin tekeri artık daha fazla dönmez, dönemez. Bu tekere çomağı sizler sokacaksınız, emekçiler sokacak. Kamuda sözleşmeyi ve taşeronu bitirecek olan adres Cumhuriyet Halk Partisidir. Kenetleniyoruz, ülkemizin huzuru, barışı, refahı ve çocuklarımızın geleceği için bu işi sandıkta bitiriyoruz. Halk size “yeter” demeye çoktan hazır; yolun sonu göründü, iktidarın da haberi olsun.

 
AİLE BAKANLIĞININ KENDİSİ AİLELERİN AYRILMASINA SES ÇIKARMIYOR

 
Bakın, bir arkadaşımız mektup yazmış. Burada diyor ki: “Sayın Vekilim, ben 28 Kasım 2022 öncesi 4/B çalışanıyım, yedi ay önce atandım, eşim Kırıkkale’de ben kızımla Gaziantep’teyim. Bir yılı doldurunca eş durumundan tayin olabiliyorken, yeni kadro düzenlemesiyle bu süre dört yıla çıkıyor. Kazancımızın kiraya ve faturalara gitmesinin yanında psikolojik olarak da yıprandık, çok zor durumdayız. Kızım babasını özlüyor. Aile bütünlüğü yokken, kadro bizim için önemini yitiriyor.” Getirdiğiniz kanun teklifi bu. Mektupta bahsetmiş kardeşimiz. Anayasa’mızın 41’inci maddesi ne diyor? Devlet ailenin huzur ve refahı ile özellikle ananın ve çocukların korunması için gerekli tedbirleri alır. Sözleşmeden kadroya geçen personellerin mazeret tayin hakkı dört yıl süreyle engelleniyor bu yasayla. Hâl böyleyken, Aile Bakanlığı aileleri parçalayan bu düzenlemeye neden itiraz etmiyor?
2 ÇEŞİT MEMUR STATÜSÜ OLUŞTURULUYOR

 
Sadece bu mu? Teklifle, örneğin, Diyanet’te, sağlık ve millî eğitim gibi merkezî idare birimlerinde çalışan ve kadroya alınan sözleşmeliler belediyeler dâhil her yere nakil olabilecekler ama belediyelerde çalışıp da bu kapsamda devlet memurluğuna geçecek sözleşmeli personel ise sadece yerel yönetimlerde çalışabilecek. Hak mıdır bu, kafanızın arkasındaki hesap nedir? Bunu kamuoyuna açıklamalısınız.

 
ASM GRUPLANDIRMA ÇALIŞANLARI NİYE TEKLİFTE YOK?

 
Bir kanun teklifi düzenlediği maddeler kadar hangi konuyu es geçtiği, önemsemediğiyle de önemlidir. Bakın, bu kanun teklifi neleri görmüyor?
Bakın, bu bordro yarım zamanlı çalışan bir hemşireye ait. Aralık 2022’de aldığı maaşı söyleyeyim size: 1.945 TL. Yanlış duymadınız, 1.945 TL. Aile sağlığı grup merkezinde haftada yirmi saat çalışan lisans mezunu bir hemşire 1.945 lira alıyor arkadaşlar. 1 Şubatta maaşını alacak, Ocak ayı maaşı 3 bin lira olmuş. Ya, arkadaşlar, bu hangi vicdana sığar? Aile sağlığı merkezi gruplandırma kapsamında çalışan ebeler, hemşireler, tıbbi sekreterler, temizlik görevlilerinin kadroya alınması niye bu teklifte yok?

 
İŞÇİ ZABITA OLMAMALI

 
Ayrıca, 696 sayılı KHK’yle belediye şirketlerinde çalışan 14 bin dolayında işçi zabıta var. Nasıl ki polis ve jandarmanın şirket işçisi olmaz ise, mühürleme yapan, yıkım tutanaklarına imza atan işçi zabıta da olmamalı. 14 bin işçi zabıtaya memur kadrosu verilmesi niye bu teklifte yok?

 
UZMAN ÇAVUŞLAR ÜVEY EVLAT MI?

 
Uzman çavuşlar üvey evlat mı? Sözleşme çilesi var, emeklilikte en düşük memur maaşı, hastalanırsa sözleşme feshi, evladına karaciğerinden bir parça verirse sözleşme feshi; askerlik gibi kutsal bir mesleğin sözleşmesi mi olur arkadaşlar? Uzman çavuşlarımıza Genel Başkanımız Sayın Kemal Kılıçdaroğlu’nun sözü var: “Vatan savunmasının sözleşmesi olmaz. Hepinizi kadroya geçireceğiz.”

 
PTT İHS’LİLERİ KADROLU YAPACAĞIZ

 
Ayrıca, ülkemizin her noktasında tüm zorluklara rağmen hizmet vermeye devam eden, KPSS’yle atanan PTT bünyesinde idari hizmet sözleşmesiyle istihdam edilen yaklaşık 12 bin personel bulunuyor, onlar da bu teklifte yok; TRT’de çalışan, özel hukuk hükümlerine tabi 4 bin personel yok; kamu kurumu niteliğindeki odalar ve meslek kuruluşlarındaki sözleşmeliler de yok. Yalnız, vatandaşlarımız ümitsizliğe kapılmasın, ilk seçimden sonra halkımızın teveccühü ile iktidar olur olmaz kamu personel rejimini ve taşeron sistemini yeniden düzenleyip herkesi kadrolu yapacağız.

 
İDDİALAR “TAŞERONA KADRO VERDİK.”, GERÇEKLER TAŞERONA AYRIM DEVAM EDİYOR

 
İddialar “Taşerona kadro verdik.”, gerçekler taşerona ayrım devam ediyor.
KİT çalışanları, Karayolları çalışanları, kamu çağrı merkezi çalışanları, hastane bilgi yönetim sistemi çalışanları, sosyal tesis çalışanları, aile sağlığı merkezi grup elemanları, yüzde 70 engeline takılanlar, belediye şirket çalışanları, yemekhane çalışanları, Vakıfbank güvenlikleri, kiralık araç şoförleri, müşavir firma çalışanları, biyoloji ve MR çalışanları, laboratuvar teknikerleri ve teknisyenleri, diş protez çalışanları, biyomedikal teknikerleri, sterilizasyon ve dezenfeksiyon, fizyoterapistler, 4 Aralık mağdurları, şehir hastanesi çalışanları, anestezi teknikerleri, TÜRK TELEKOM çalışanları hâlâ kadro alamadı.
Güvencesiz çalışma, düşük ücret, mobbing altında ezilen emekçiler de iktidardan sizi mahrum edecek ve sizi de kadrosuz bırakacak. Çok az zamanınız kaldı, taşeron işçileri kadroya aldınız aldınız, yoksa zaten iktidarımızda kölelik şartlarında kimseyi çalıştırmayacağız, herkes kadrolu olacak.