CHP’li Gezmiş: Fındıkta sorun tekelci zihniyet, çözüm endüstrileşme!

CHP’li Gezmiş: Fındıkta sorun tekelci zihniyet, çözüm endüstrileşme!
7 Eylül 2023 08:30

14 Mayıs Genel Seçimleri’nde Cumhuriyet Halk Partisi’nin (CHP) Giresun’da 1’inci sıra adayı olarak seçilen Elvan Işık Gezmiş, ilinin ilk kadın milletvekili olmayı başardı. 1989-1994 yılları arasında Giresun Belediye Başkanlığı yapan ve 22’nci dönem Giresun CHP Milletvekili olan Mehmet Işık’ın kızı olan Gezmiş, politik bir aileden gelmenin etkisiyle genç yaşlarda siyasetle tanıştı.

 

 

 
Eczacı olan ve mesleğini 25 yıldır Giresun kent merkezinde sürdüren Gezmiş, 1998 yılında Gençlik Kolları İl Başkan Yardımcısı olarak atıldığı siyaset hayatında Merkez İlçe Yöneticiliği, Kadın Kolları Yöneticiliği ve İl Başkan Yardımcılığı görevlerinde bulundu. Aynı zamanda sosyolog olan ve siyaset bilimi alanında da master yapan Gezmiş, STK’lerde da aktif olarak görev alan bir isim. Giresun Eczacılar Odası ve Giresun Atatürkçü Düşünce Derneği’nde yöneticilik yapan Gezmiş, 14 Mayıs seçimlerinde girdiği TBMM’de kentinin ilk kadın milletvekili olmasının verdiği sorumlulukla Giresun’un sorunlarını gündeme taşımaya çalışıyor.

 

 

Meclis’in tatilde olması sebebiyle Giresun’da sokağa çıkan Gezmiş, bir yandan partisinin ilçe kongrelerine katılıyor bir yandan da kentin başta fındık olmak üzere önde gelen sorunlarını araştırıp konuyu gündeme taşıyor. Biz de Gezmiş ile hem Giresun’un sorunlarını hem de yaklaşan yerel seçim sürecini konuştuk. Gezmiş, fındığın sadece tekellerin kazandığı bir duruma getirildiğinden bahsederken yerel seçimlerde de Giresun’u tekrar CHP’nin kazanacağından emin olduğunu söyledi. Elvan Işık Gezmiş’in Gazete Duvar’dan Fatih Saygın’ın sorularına yanıtları şu şekilde oldu.

 

 

‘KADINLAR HER ALANDA TEMSİLDE EKSİK’

 

 

14 Mayıs Genel Seçimleri’nde Giresun’un ilk kadın milletvekili seçildiniz. Bu size nasıl bir sorumluluk yüklüyor?

 

Giresun ili demokratik kültürü olan bir ildir ve kadını erkeği birlikte omuz omuza yaşayan bir yerdir. Fakat maalesef biz temsilde yıllarca eksik kaldık. Giresun’un ilk kadın milletvekili seçilmem benim için çok büyük bir sorumluluk ve onurdur. Bunun onurunu ve sorumluluğunu üzerimde taşıyorum. Gençlerimiz için, çocuklarımız için umut verici bir şey. Kadın siyasette maalesef eksik. Sadece ilimizde değil, ülkemizde de, dünyada da eksik. Ama şöyle bir sorun var. Kadınlarımız sadece siyasette değil, bürokraside, sivil toplumda ve iş hayatında yükseldikçe sayısı azalıyor.
Biz kadınların her alanda aktif olması gerektiğini düşünüyoruz. Giresun ilinde benim seçilmem bir sevinç yarattı. Aynı zamanda bir misyonun öncülüğünü yapıyorum. Gençlerimiz, kız çocuklarımız için yeni bir ufuk oluşturduk. Şimdi onlar beni gördüğünde gözümün içine bakıyorlar. Diyorum ki ben onlara; şimdi ben sonra siz milletvekili olacaksınız. Sadece kadın milletvekili olmak değil, milletvekili olmak çok büyük sorumluluk isteyen bir şey. Şehrimin sorunlarını, problemlerini en iyi şekilde dile getirmek ve çözüme ulaştırmak için gayret ediyorum.

 

 

‘İLİMİZ KÜÇÜK, SORUNLARI BÜYÜK’
Yaklaşık 3 ay Meclis’te yer aldıktan sonra tatile girdiniz. Bu süreçte Meclis’te en çok hangi konulara ağırlık verdiniz ve Meclis tekrar açıldığında Giresun’a dair en çok hangi sorunları dile getirmeyi planlıyorsunuz?

Bazı anlamlarda sorunlu bir bölgeyiz. Bir sel sorunu yaşadık. Selde aktif olarak çalıştık. Selle ilgili yaşadığımız sıkıntıları anlattık. HES’lerle ilgili yaşadığımız sorunları anlattık. İlimiz küçük bir il ama maalesef sıkıntıları büyük. Hastanelerimizde doktor yok, yaylalarımızda elektrik yok. Pek çok sorun üst üste geliyor. Bunların hepsini dilim döndüğünce Meclis’te dile getirmeye çalıştım. Ama öncelikle bizim milli ürünümüz olan fındığı anlattım Meclis’te. İki tane basın toplantısı düzenledik bu konuyla. Karadeniz kadını olarak peştemali takıp fındığın 4 dolar olması gerektiğini söyledim. Keşke dinletebilseydik de fındık bugün bu fiyat da olmasaydı.

Çalışmalarımıza aktif şekilde devam ediyoruz. Doğayla ilgili çalışmalarımıza, ekonomiyle ilgili çalışmalarımıza devam ediyoruz. Sadece şehrimizin değil, ülkemizin sorunları var. Akbelen’de nöbet tuttuk. Aynı zamanda eczacı olmamdan dolayı sağlık sektöründeki sıkıntıları dile getirdim. Üç aylık gibi bir süreci gayet yoğun geçirdik. Şu anda sahadayız. İlimizin sorunlarını daha iyi gözlemliyoruz. Bunlarla ilgili notlarımızı alıyoruz ve çalışmalarımızı yapacağız.

 

 

‘GİRESUN YENİDEN SOSYAL DEMOKRAT BELEDİYECİLİKLE BULUŞACAK’

 
CHP Giresun’u 2019 Yerel Seçimleri’nde kaybetmişti. Önümüzdeki yerel seçimlerde CHP’nin yeniden Giresun’u kazanması için nasıl bir yol izlemesi gerektiğini düşünüyorsunuz. Giresun’un geri kazanılması için il örgütüyle bir planınız var mı?

Giresun’un geri kazanılmaması için hiçbir sebep yok. Biz birlik ve beraberlik içinde örgütle birlikte ve tabanın sesini dinleyerek çalışmalarımıza başladık. Giresun demokrasi kültürü olan ve uzun yıllar Cumhuriyet Halk Partisi Belediyesi olmuş bi şehir. Bu nedenle birlik, beraberlik içinde, uyum içinde aktif bir çalışma içinde Giresun Belediyesi’ni ve ilçe belediyelerimizi alacağız ve sosyal demokrat belediyecilikle buluşturacağız.

 

 

Doğu Karadeniz illeri uzun yıllardır AK Parti’nin siyasal hakimiyet sağladığı bir bölge oldu. Fakat son seçimlerde oy oranı ittifaklara rağmen hep azalma eğiliminde. Bir kırılma başladığını düşünüyor musunuz?

Kırılma başladı bile. Giresun’da 21 yıldır ilk defa AKP milletvekili sayısı 3’ten 2’ye düştü. Sokağa çıktığınızda zaten çok net bir şekilde görüyorsunuz. Hayat pahalılığından tutun da eğitimdeki sorunlara, sağlıktaki sorunlara, adaletteki sorunlara, bölgenin devlet hizmetlerinden alamadığı hizmetlere kadar elbette halkı isyan ettirmiş durumda. Çok ciddi bir kırılma var. Biz bunu yerel seçimlerde daha net bir şekilde göreceğiz. Zaten seçimden sonra olan ekonomik sıkıntılar da insanların canına tak etmiş durumda.

 

 

‘ÜRETİCİ ZARAR EDİYOR, TEKELCİ KAZANIYOR’
Şu anda bölgede gündem fındık. Fındığın başkenti Giresun’un muhalefet milletvekili olarak üreticinin yaşadığı sorunlar hakkında neler düşünüyorsunuz?

Fındık bizim ilimiz için çok kıymetli bir ürün. Öyle bir ürün ki bu düşünün; dünyanın en kaliteli fındığını üretiyorsunuz, üretici zarar ediyor, aradaki manav zarar ediyor, kooperatif zarar ediyor. Kim kazanıyor peki? Tekelci olmuş bir zihniyet para kazanıyor. Bunun kabul edilebilir olması mümkün değil. Bizim FİSKOBİRLİK’imiz vardı, son derece de güçlüydü. Halkın kooperatifi olan FİSKOBİRLİK’in tekrar güçlenmesi gerekiyor. Şimdi zaman değişti, küçük işletmeler başladı. Artık her köyde bir küçük kavurma tesisi, bir işleme tesisi gibi tesisler oluşması gerekiyor.
Bölgemizde fındığa katma değer yaratan bir fındık endüstrisi, bir çikolata fabrikası, bir ürün fabrikası yok. Bizim öncelikle çok ciddi teşviklerle bu fabrikaları yani fındığa dayalı endüstriyi şehrimize getirmemiz gerekiyor. Ancak bu şekilde fındık değerini bulacaktır. Öncelikle fındık üreticiden alımında hak ettiği değeri bulacak, sonra da bu endüstri ile istihdam sorunu çözülecektir.