CHP-TGB gençliği
3 Kasım 2012 10:25

Sevgili yol arkadaşlarım;
“Benim CHP’ye Genel Başkan adayım var” başlıklı yazım pek çok kesimde yankı uyandırdı…

Av.Cemil CAN H&H YORUM

Özellikle de CHP tabanında…

Sosyal paylaşım sitelerinde paylaşım rekorları kırdığını söyleyenler bile var…
İlginç yorumlar alıyorum…

Kutlayanlar arasında “Bizi başka bir partiye mi yönlendiriyorsun” diyenler de var!..
“Yoksa sen CHP’den ayrıldın mı “ diye soranlar ise hayli fazla…

Önce bu önemli sorulara yanıt vermek istiyorum:

CHP’den ayrılmak gibi bir düşüncem yok. Ayrılmayı dda hiç bir zaman düşünmedim. Benim derdim, işgal edilmiş olan Atatürk’ün partisini işgalden kurtarıp, gerçek sahiplerinin ellerine geçmesi için katkı sunmaktır. Bunun için mesai yapıyorum. Ne şimdi ne de işgal kırıldıktan sonra, yönetim kademelerinde veya başka bir yerde herhangi bir göreve talip olmayacağım. Zaten öyle bir beklenti içinde olsaydım, “parti içi demokrasi” işliyormuş gibi, böyle ağır bir görevin gereğini yerine getiremezdim!.. En basitinden pek çok kişi gibi ben de genel başkana yağ çekerek yükselmeyi denerdim!

İnanıyorum ki, CHP mücadelenin içerisinde olmadan, karşı devrimi durdurmak da imkansız hale gelmiştir. Daha da önemlisi, Atatürk Cumhuriyeti’ni yeniden kurmak için Atatürk’ün partisinin işin içinde olması gerektiğidir. Bir an için bu en önemli silahımız olan partinin karşı tarafın eline geçtiğini düşünelim!? O zaman başarıya ulaşma şansımız ne kadar az ve gerçekleşmekten uzaktadır tahmin edebilirsiniz!..

O nedenle ilk hedefimiz kaybettiğimiz mevziyi geri almaktır. Bu mevzi hiç kuşku yok ki CHP’dir. O bakımdan, öncelikli olarak uyarmak istediğim kesim; kurultay delegeleri olmaktadır!.. Bu tarihi görevi bir tek onlar yerine getirebilirler. Bu arada, delegeler ile haberleştiğim e-postalarımın şikayet üzerine kapatıldıklarını da haber vereyim. Yol arkadaşlarım tarafından bu şekilde susturulmak istenmişim!.. Herkesin bildiği yöntemlerle “istenmeyen postalar”dan kurtulmak olanaklı iken, bizimkiler nedense beni hepten susturma yolunu seçmişler!.. Oysa yazılarımdan rahatsız olanlar, bu işi kendi başlarına yapabilirlerdi. Öyle yapmayıp da topluca şikayette bulunmaları ve bu şekilde hesaplarımı kapattırmaları, örgütlü bir çalışma içerisinde olduklarını gösterir. Ve bu tutumlarını oldukça anlamlı buluyorum!…

Şuna yürekten inanıyorum ki: başta Kılıçdaroğlu olmak üzere, Soros’un ve cemaat’in 15-20 adamını, CHP yönetimden uzaklaştırmayı başarabilirsek, CHP’yi eski rotasına sokabiliriz!… Onu halka karşı kullanılan bir “silah” olmaktan çıkartıp, düşmana karşı kullanılan etkili bir silah haline getirebiliriz!..

Geçenlerde TGB Genel Başkanı İlker Yücel ile Genel Başkanımız Kemal Kılıçdaroğlu arasında yapmış olduğum karşılaştırmadan rahatsız olanlar için aşağıda bir benzerini koyuyorum…
O tarihte, Kemal bey de CHP gençliğine, TGB gibi çalışmalarını öneriyordu.
Ben de aynı şeyi yaptım. Ona: “Sen de İlker Yücel gibi ol” dedim!…

Ya da çekil git başımızdan!..
Atatürk’ün koltuğunda daha fazla oturma!..
Biz sana mecbur değiliz!..