CHP bu dumanlı havayı dağıtacaktır
15 Haziran 2023 10:25

Büyük bir umut ve her alanda yoğun bir gayretle sürdürülen çalışma sonrası hem 14 Mayıs hem de 28 Mayıs seçimlerinde CHP’nin Milletveliki seçimlerinde istediği sonucu alamaması Genel Başkan Sayın Kemal Kılıçdaroğlu’nun da Cumhurbaşkanılığı seçimlerini kazanamaması CHP tabanında moral ve motivasyon kaybına yol açtı.

Yunus BÜLBÜL H&H YORUM

Sanki Ahmet Kaya CHP seçmeni için şarkısını söylemiş.

“Gözüm yaşarıyor
Yüreğim kanıyor
Olmasaydı sonumuz böyle”

Alınan bu son yenilgi sonrası CHP ağır eleştiri altında kaldı.

Cumhuriyet’ci güçlerin odaklandığı CHP kuşatılarak çökertilip, işlevsiz bırakılıp susturulmaya çalışılıyor.

1950’li yıllarında Adnan Menderesle başlayıp 2000’li yıllarda Erdoğan tarafından istenen şey CHP’nin var olmadığı bir siyaset sahnesidir.

Bir dumanlı hava yaratılıp CHP bu dumanın karanlığına sürüklenip boğulmak isteniyor.

CHP’de uzun süredir gündem tersinden yaratılmaktadır.

Her tepki, daha önce meydana gelmiş olan etki sebebiyle doğar.

Dolayısı ile ortaya çıkan tepkilerin incelenmesinden önce bu tepkileri doğuran etkilerin incelenmesi zorunludur. Aksi takdirde sağlıklı tespitler yapılamayacağı gibi çözümlere de ulaşılamaz.
Bir siyasal parti kitlelerin gözünde umut olmuyorsa, taban bulup bulduğu tabanı genişletip iktidar olamaz.

Maalesef ki CHP kitlelerin gözünde umut olamadı umut olamadığı için her yandan dökülen 21 yıllık iktidar karşısında umut olamadı.

Eğer CHP umut olup iktidara gelemiyorsa bunun sorumlusu fedakar CHP seçmeni değil elbette ki CHP Parti Meclisi, Merkez Karar Yönetimi elbette ki partiyi temsile yetkili dünün ve bu günün Genel Başkanlarıdır.

Eğer yıllardır parti yönetiminde olup 21 yıllık gerici yoz ülkenin değerlerini birer birer yok eden bir iktidara karşı başarısız olunuyorsa eskinin yerini yeninin gelmesi gerektiği ortadadır.

Partide yönetimi ele geçirip hizipleşmiş yöneticiler kendi konumlarını korumak adına CHP’de ki değişime karşı durdular. Milletvekilliğini kendilerine meslek edinip hiç utanıp sıkılmaya gerek duymadan 6 dönem 7 dönem Milletvekili oldular.

Şimdi yeni şeyler söyleyecek yeni yüzlerin ortaya çıkma vaktidir. Bu yeni yüzlerin yeni söylemleri olmalı.

Mesele CHP’de o genel başkan olmuş bu genel başkan olmuş meselesinden öte mesele CHP’nin 6 okla ifade edilen ilkelerine geri dönecek ideolojisine yeniden sahip çıkma meselesidir.

Mesele şu anda CHP solda mı sağda mı İsmet İnönü’nün 1960’larda tarif ettiği gibi ortanın solunda mı ortada mı nerede konumlandığı yer neresi meselesidir.

Mesele sürekli sağa rota kırıp partinin öz evlatlarının önünün kesilip sürekli sağın artıklarını meclise ya da belediyelere taşıyıp meclise taşınmayanları genel merkezde danışman olarak atamanın bu danışmanların CHP’yi çukura sürüklediği CHP’ye oy artışı getirmediğinin görülme meselesidir.

Mesele Sayın Kemal Kılıçdaroğlu’nun genel başkanlıktan ayrılması meselesi de değil. Böyle bir değişimi şahsen ben asla mümkün görmüyorum. Genel başkanlığı ömrü el verdiği oranda sürdürmeye çalışacaktır.

Kemal beyin genel başkanlığı bırakması da CHP’nin sonu değildir. CHP Kemal beyden 90 yıl öncede vardı 90 yıl sonra da var olur.

CHP kişilere değil kitlelere bağlı bir partidir.

CHP bir lider değil bin lider kapasitesine sahiptir.

Fakat mevcut siyasi partiler yasası ve genel başkanlıkların kişilere getirdiği mükemmel konum bu değişiklerin önünü açmaz.

Ama yok eğer genel merkez alışa geldik tarzda delege belirleme yöntemi terk eder, Delege belirleme işini siyasal yaşamı fedakarlıklar üzerine kurulu CHP üyelerinin inisiyatifine bırakırsa sol yanından bakıp demokratça karar verecek CHP üyeleri özüne dönük en doğru kararı verir partide demokratik değişimin yoluna açar.

Tekrar yazmak gerekirse, bir dumanlı hava yaratılıp CHP bu dumanın karanlığına sürüklenip boğulmak isteniyor.

Kuruluşu Kurtuluş savaşına dayanan Cumhuriyetin kuruluşunda kara dumanları dağıtıp ülkeyi yoktan var etme başarısı gösteren CHP tabanı hem kendi üstündeki hem de ülkemizin üzerindeki bu dumanlı havayı dağıtacaktır.

Yunus BÜLBÜL Twitter