Çemişgezekten Üzeyir’in Rüyası

Çemişgezekten Üzeyir’in Rüyası
21 Eylül 2011 09:46


Çemişkezek’ten Üzeyir’in rüyası;

 

   Rüyamda amcaoğlunun daveti üzerine hayatımda ilk kez İstanbul’a gittim…

 

   Haydarpaşa Garı’nda teyzeoğlu karşıladı beni…Amcaoğlunun işi çıkmış,gelememiş…

 

   Mecburen teyzeoğlugillere gittik önce…Ev ahalisiyle sarılıp öpüştük,yedi sülalenin kulaklarını çınlattık…Yıllar sonra tekrar bir araya gelmenin dayanılmaz mutluluğu vardı içimizde…

 

   Sabah oldu…Amcaoğlu geldi,arabasına atlayıp “Ver elini İstanbul” dedik.

 

   -Özellikle görmek istediğin bir yer var mı? diye sordu amcaoğlu.

 

   Cebimdeki listeyi çıkardım,”Buraya not almışım”dedim.”Son yıllarda ismini sık sık duyduğum  bazı yerler var…Oraları merak ediyorum.”

 

   Silivri’ye doğru bastık gaza…Heyecanlandım…

 

   İlçeye vardığımızda:

 

  -Burası cezaeviyle ünlendi biliyorsun” dedi amcaoğlu.”Ergenekon mu ne bir şey türemiş,oraya girdin mi veya haberin olmadan girdiğin söylendi mi,içeri alıyorlarmış,istedikleri kadar tutuyorlarmış…”

 

  -Haa,dedim,”Bizim orda herkes biliyor burayı…”

 

   Yoğurt yedik,Silivri’den çıktık…

 

   Listeye baktım,ikinci sırada Hasdal var…Hasdal’a giderken yol üstünde Sağmalcılar Cezaevi’ni gördüm.Bizimki:

 

  -Bak,dedi,”Burada da yankesiciler,önkesiciler,mafya üyeleri,tinerciler falan yatıyor…Şimdilerde forsu söndü ama…”

 

   Korktum…İçimden “Vay be,ne şehir ha..” diye düşünürken Hasdal’a vardık…Vardık da…Yine cezaevi anasını satayım…Sinirli bir şekilde amcaoğluna sordum:

 

  -Buranın özelliği ne?

 

  -Darbeci denilen subaylar,dedi.”Halaoğlunun dediğine bakılırsa Hasdal’daki paşa sayısı Kurtuluş Savaşı’ndaki paşa sayısını geçmiş…”

 

    Orayı da görüp merakımı giderdikten sonra gelsin Metris…Amcaoğlu:

 

  -Burda da şikeciler yatıyor,dedi.”Senin Fener var ya senin Fener,vebali başkasının boynuna,habire maç satın alıyormuş…Hatırlıyor musun,şampiyon olduğunuzda bana text mesajı atıp dalganı geçmiştin…”

 

   Yüzüm kızardı…

 

  -Tamam ya tamam,dedim.”En iyisiTaksim’e çek sen şimdi…”

 

   Arabayı otopark mafyasına teslim edip İstiklal Caddesi’nde yürümeye başladık…

 

–Bu yol,dedi amcaoğlu,”Eğlenmeye gelenlerle haksızlığa karşı eylem yapanların yoludur…Her Allah’ın günü yürünür burda…İşsiz güçsüz insanlar da yürür,işi gücü bırakıp protestoya gelenler de..”

 

   Biz de yürüdük…Galatasaray Meydanı’ndan geçip Asmalımescit’e uğradık…

 

  -Aaa ben burayı da duydum,dedim.”Masalardan musalardan bahsediliyordu galiba…”

 

  -Evet,dedi amcaoğlu,”Lokantacılar nüfusun yüzde 99’u Müslüman olan bir ülkede sokağın yüzde 90’ını içki masalarıyla donatınca sigortalar attı…Ordan duymuşsundur…”

 

   Offf yoruldum…Elimdeki listeyi çöpe sallayıp.

 

  -Tamam ya,dedim,”Sıra sende…Nereye götüreceksen götür artık…”

 

   Sarıyer denilen bir yerde balık yemeye götürdü beni…Canım amcaoğlu…

 

   YORUMU:Akrabalarını özlüyorsun Üzeyir…Kaynaklarınızı zorlayıp sık sık bir araya gelmeye çalışın…


Yazarın Son Yazıları:
Rize’den Nuri’nin rüyası
Rüyaların İçinden Keçiören’den Hidayet’in rüyası;
Ankara’dan Ruhi’nin rüyası