Burhan Kuzu hayata küstü mü?

Burhan Kuzu hayata küstü mü?
27 Ağustos 2013 17:27

 

Bugün aslında yine dış politika ve Suriye öncelikli gündem halinde ama biraz ara verelim o konuya…

 

 

Safile USUL H&H YORUM

 

Bu arada yeri gelmişken şunu da söyleyeyim ki…

 

Türkiye’nin siyasi tarihinde eminim ki, dış politika hiçbir zaman bugünkü kadar iç siyaset dengelerini belirlemedi ve ben dış politikayı bu dönemde öncelikli olarak bu gözle takip ediyorum.

 

Sıra geldi Burhan Kuzu’ya…

 

Burhan Kuzu aslında sessiz, sakin ve kendi halinde birisi bence.

 

Hayatının pek renkli olduğuna dair de hiçbir emareye rastlamadık şu ana kadar.

 

Burhan Kuzu’nun gelmiş geçmiş ve de muhtemelen atideki hayatını renklendiren, ona anlam katan tek konu başkanlık sistemi projesinin mimarı olmak idi.

 

O, yine muhtemelen, bir başka siyasi liderin çatısı altında olsaydı daha başka hayat renklendirici bir konu bulabilirdi.

 

Mesela parlamenter sistemi güçlendirme projesi gibi bir renklendirici ve anlamlandırıcı seçebilirdi kendine.

 

Fakat kader onu Tayyip Erdoğan’ın şemsiyesi altına sokunca…

 

Burha Kuzu, yine muhtemelen, Tayyip Bey’e uygun bir renklendirici seçmek durumunda hissetti kendini.

 

Ve, Tayyip Bey’e en uygun olabilecek ve onu en mutlu edebilecek projelerden birisi olan başkanlık sistemine talip oldu.

 

Eskiden de Özal zamanından kafasının bir yerinde duran başkanlık projesi düşüncelerine yoğunlaştı ve hayatının son 10 senesini tamamen bu işe vakfetti.

 

Kitaplar okudu, hatmetti, yazdı, anlattı, tv’lere çıktı, uyurken bile aklına geliyordu olabilir hatta, velhasıl hayatını, ruhunu ve kalbini ve de umutlarını bu projeye vakfetti.

 

Bir ara bayağı umutlanır gibi oldu, Tayyip Bey başkanlık sistemini getirmeyi başaracaktı.

 

E, Burhan Kuzu’yu da en azından başkanlık sekreteryasına alırdı herhalde, bu kadarcık vefayı gösterirdi elbette.

 

Fakat gel zaman git zaman, komisyon üstüne komisyon, anayasa yazılımı üzerine anayasa yazılımı, partiler arası uzlaşamama üzerine uzlaşamama derken Burhan Bey’in umutları tükenmeye başladı.

 

Ki, Tayyip Bey’in kendisi de bitmek tükenmek bilmeyen uzlaşamazlık durumundan dolayı başkanlık hayalini dolaba kaldırmak zorunda kaldı.

 

Bu arada artık zaten vakit de daraldı, seçim dönemine girmeye de az kaldı.

 

Değil başkanlık sistemi, değil 1., 2., 3. ve 4. maddeler, daha tali konularda bile uzlaşılması mümkün değil.

 

Heyhat…

 

Olan Burhan Kuzu’nun hayatının anlamına oldu.

 

Keşke hayatına anlam olarak Tayyip Bey’in serüvenlerinden bir sahife seçmeseydi.

 

Artık hiç sesi çıkmıyor Burhan Bey’in epeydir.

 

Hayata mı küstü acaba?

 

O SÖZÜ ESAD SÖYLEMİŞ

 

Dünkü yazıda bulamadığım haber bölümünden söz etmiştim ya…

 

Gece haberlerini izlerken anladım ki…

 

O sözü Esad söylemiş… (Arap ülkeleri Erdoğan’a para verdi anlamındaki cümle)

 

Esad’ın söylemesi bunu konuyu daha da ciddi hale getiriyor.

 

Çünkü Esad ile Erdoğan bir aralar canciğer kuzu sarması idiler ve Esad’ın bu tür konuları biliyor olması çok muhtemel.

 

O halde…

 

Bu haber her yerde duruyor…

 

Hükümet lütfen yalanlasın.

 

Şİmdi, Hürriyet’ten copy+paste yaptığım o haber bölümünü aktarıyorum…

 

“Esad, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan için ‘Birkaç dolara ülkesini satan adam’ derken, ‘Türkiye gibi bir ülkenin birkaç dolar yem atılarak yönetilmesi çok acı. Bölgede stratejik konuma sahip Türkiye’nin dış politikasını şu anda Körfez ülkelerinden biri birkaç dolar vererek şekillendiriyor.’ diye konuştu.”

 

 

 

 


Yazarın Son Yazıları:
Rüzgar yeniden kırmızı ve toprak esiyor
Köfteden de gitti birkaç puan
İstanbul’a alındı gözüyle bakabiliriz