Birden çok efendi oldular

Birden çok efendi oldular
21 Ekim 2012 19:04

Yerel seçim tasarısının 367 oyun altında kalması ve sonrasındaki durumda çok dikkat çekici bir olgu yaşandı; bundan bahsetmem lazım.


Safile USUL H&H YORUM

Adalet ve Kalkınma Partisi, MHP ile beraber yerel seçim tasarısını Meclis’ten geçireceğinden emindi.
 
Bu nedenle de 1. alarm derecesinde kompres uygulamadı milletvekilleri üzerinde.
 
1. alarm derecesinde oldukları zaman milletvekillerini 24 saat, afedersiniz ama, tuvalette bile izliyorlar.
 
Böyle 1. alarm derece zamanlarını hatırlıyorum.
 
Ama yerel seçim tasarısında bu kadar fire vereceklerini düşünmediler.
 
Fakat oldu ve tasarı 367’yi bulamayarak, referanduma gitmek zorunda kalacak oldular.
 
Referanduma gitmeyi sevimli kılacak bir ortam yoktu ama.
 
Çünkü böyle birşey için referandum ayıp kaçacak cinstendi, ayıp olması mühim değildi ama seçmen bunu ayıp görürdü.
 
Gül’den gelen mesaj da, “Yapmayın, iyi olmaz” cinsindendi.
 
Şimdi ne olacaktı?
 
12 Eylül 2010 referandumunda tepeden bakılmıştı muhalefet edenlere, “Siz de kimsiniz?” havası hakimdi ve kimsenin gözünün yaşına da bakılmıyordu.
 
Fakat bu sefer şöyle bir ikilem oluşmuştu.
 
Yerel seçim için referanduma gidilse olmayacak, seçmende ters tepebilir ve bu bir facia olur.
 
Referanduma gidilmezse, bu sefer yerel seçim sonbahar 2013’de olmayacak ve Erdoğan pre-Cumhurbaşkanlığı büyük testi yapamayacak, hem de geçen yerel seçimde Muhsin Yazıcıoğlu’nun karda kışta helakopteri düşmüş ve AKP kafadan bir-iki puanı bu olaydan dolayı kaybetmişti.
 
O nedenle sonbahar 2013’i çok istiyorlardı. Dayanılmaz çok…
 
O zaman Erdoğan bu durumda CHP’ye hemen hiç göstermemiş olduğu bir tutum takındı.
 
Ve, dünyanın en nazik insanı oldu.
 
CHP destek verirse, çünkü, referandumsuz amaç hasıl olurdu.
 
CHP’ye karşı “nezaket” seviyesine inildi.
 
Bakın bu nokta şundan dolayı çok ilginç, size şöyle anlatayım.
 
Gözlemlediyseniz, bazı insanlar kendilerini güçlü hissedince çok katı ve başkalarına karşı nezaketsiz olurlar ama çok zor durumda olunca eskiden hakaretamiz davrandıkları insanlar karşısında çok efendileşebilirler.
 
Bu bir insan davranış prototipidir ve beni çok iter.
 
İşte, Erdoğan tıpkı bunu yaptı.
 
Hep hakaret ettiği CHP’ye yerel seçim işini yaptırmak için 180 derecelik farklı bir davranış “estetiği”ne başvurdu.
 
Benim uzun yıllardır yaptığım gözlemlerden çıkardığım üzere, Erdoğan zora girince retoriğini, beden dilini derhal değiştiriyor.
 
Kendini güçlü hissedince muhalefete karşı olağaüstü saygısız ama zorlanınca bambaşkalaşıyor.
 
Gerçi şimdi bu yerel seçim meselesinde CHP ona istediğini vermeyecek gibi görünüyor.
 
CHP Erdoğan’ın yerel seçim tarihi isteğine mukabil yerel yönetim tasarısında değişiklik istiyor.
 
Erdoğan buna yanaşmayacağı için şu ara nasıl eder de referandumsuz bu işi halletmenin yollarını arıyor, ancak…
 
Zora girince CHP’ye karşı efendileşmiş olması fenomenal ve Erdoğan’ın çok temel bir niteliğinin de göstergesi.
 
Muhalefet aslında ideallerden ve ahlaktan beslenen bir olgu olmak zorunda…
 
Ama…
 
Böyle bir iktidar liderinin davranış lejerliğine ve ” güç bendeyse ezerim”ine sınır koyacak modeller bulmak da çok anlamlı bir durum olurdu bence.


Yazarın Son Yazıları:
Rüzgar yeniden kırmızı ve toprak esiyor
Köfteden de gitti birkaç puan
İstanbul’a alındı gözüyle bakabiliriz