Avrupa basını Balyoz’a “güya darbe” diyor ve kitlesel cezaya dikkat çekiyor

Avrupa basını Balyoz’a “güya darbe” diyor ve kitlesel cezaya dikkat çekiyor
23 Eylül 2012 20:38

Cuma akşamı balyoz kararı açıklandıktan yaklaşık 3 saat sonra Avrupa basınını taradım, görülüyordu ki, Avrupa basını bu kararı anlatırken Türkiye’deki hükümet hakkında “İslami” kavramını kullanmanın yanı sıra, verilen cezanın kitlesel oluşunu vurgu yapıyor ve darbe suçunu, “Güya darbe” olarak niteliyordu.

 

Safile USUL H&H YORUM

 

Aktarıyorum, ifadelere dikkat edin lütfen…

Der Spiegel, başlık, ‘Olduğu iddia edilen darbe teşebbüsü”, bunun Almanca orijinali, “Angeblicher Putschversuch”.  “Angeblich” aynı zamanda, “Güya” anlamı da taşır ve Almanca bir gazete gerçekten darbe teşebbüsü olduğunu düşündüğünde, “Angeblich” ifadesini kullanmaz.

Der Spiegel’den devam ediyorum.

“İddiaya göre Türk generalleri 2003’de bir camiyi havaya uçurmak ve sonra da Hükümeti yıkmak istemişler. Balyoz denen davada kararlar çıktı; çok sayıda en tepedeki eski komutan çok uzun yıllı ceza aldılar ama generaller atfolunan suçları kabul etmiyorlar…..

Bu davada dikkat çeken özellik kitlesel bir dava olmasıydı. 365 kişi yargılandı, 34 kişi beraat etti, diğerleri ceza aldı…..

Erdoğan karşıtları Erdoğan Hükümeti’nin politik nedenli olarak yargı sistemini askerlere karşı kullanarak orduyu daimi olarak zayıflatmayı amaçladığını söylüyorlar. (bakın burda “söylüyorlar”, yani “sagen” diyor Der Spiegel, Almanca’da inanılmayan bir durumda “sagen” denmez, behaupten” filan denir, yani iddia ediyorlar” denir)

İndependent:

“Bugün bir Türk mahkemesi 330 askeri personeli, İslami Hükümeti’i yıkma teşebbüsü suçlamasıyla mahkum etti.” (cümledeki paradoksa dikkat edin, Balyoz kararını veren mahkeme Hükümet için İslami Hükümet tabirini kullanmaz ama İndependent kendi hükmü ile mahkeme kararını mixlemiş, yani kendi hükmünü mahkeme kararını anlatan cümleye sokmuş)

The Telegraph:

“Balyoz olarak bilinen dava sonucunda 330 askeri personel hüküm mahkum edildi. Askerler Ilımlı İslam hükümetine karşı darbe hazırlanmakla suçlanıyordu. Ama tüm suçlananlar masum olduklarını ve tüm dünya ordularında olduğu gibi teorik bazı senaryo oyunları yapmış olduklarını söylüyorlar.”

ORF (Avustura televizyonu)

Başlık: “Darbecilere” karşı kitlesel hüküm (“Darbeci” kelimesi tırnak içine alınmış başlıkta, yani benimsenmemiş)

“Dün Türkiye’nin ordu yönetimine şiddetli bir vuruş gerçekleşti ve askerler güya darbe yapma teşebbüsünde bulundukları gerekçesiyle hüküm giydiler. Hava ve deniz kuvvetlerinin yöneticileri 20 sene ceza aldı ama diğer alt rütbelere vurulan darbe de ağırdı. Bu mahkeme kararıyla Erdoğan Hükümeti’nin devletin kaderini elinde tutan orduya diz çöktürdüğü söylenebilir.”

Yabancı basından aktaracaklarım bunlar.

Bir de şöyle bir noktaya dikkat çekmek istiyorum.

Başbakan Erdoğan cuma günü karara ilk tepkisini verirken bu kararın henüz kesin olmadığını belirtti, yani “inşallah bu kadar böyle kalmaz” gibi bir hava verdi.

Oysa ona çok yakın ve onun görüşlerinden farklı bir görüşü asla dile getirmeyecek olan Bakan Binali Yıldırım aynı gün gazetecilere, darbeye teşebbüs edenlerin cezalandırılmasının normal olduğu mealinde bir açıklama yaptı ve şöyle dedi:

“Türkiye artık ben yaptım oldu, ben yaparım, hesap da vermem denilen dönemleri geride bırakıyor. Makamınız, mevkiniz ne olursa olsun kamu gücü kullanıyorsanız mutlaka hesap vereceksiniz. Türkiye eğer bunu başarırsa demokrasinin tam işlediği modern, kalkınmış bir ülke olur”

Binali Yıldırım görüldüğü gibi Başbakan’ın cuma günkü havasından çok farklı konuşuyor.

Daha doğrusu Erdoğan gerçekte Binali Yıldırım’ın dile getirdiklerini düşünüyor.

Ama bu tür frontal açıklamaları siyasi olarak riskli görüyor.

Hem mevcut orduyu tahrik etmek istemiyor hem de doğrudan gerilim içine girmemeye çalışıyor.


Yazarın Son Yazıları:
İYİ Parti istifaları
Özel daha o gün tepki vermiş Köksal’a
Galiba bu iş tutacak