Almanlar Atatürk’ü iyi anlamış

Almanlar Atatürk’ü iyi anlamış
6 Kasım 2012 23:59

Başbakan Erdoğan 30-31 Ekim’de Berlin’e gitmiş ve orada birtakım konuşmalar da yapmıştı hatırlarsanız.


Safile USUL H&H YORUM

O döndükten hemen sonra Alman Bild Gazetesi, Berlin-Neukölln Belediye Başkanı’nın Erdoğan’ın Berlin’de söyledikleri ile ilgili yazdığı bir makaleyi yayınladı.
 
Size bugün yorumsuz olarak bu makaleyi aktarmak istiyorum. Tercüme benim. Sadece şunu belirtmek isterim ki, bu makalede yazılanların içinde durduğu siyasal koordinat, aynı zamanda Erdoğan’ı Avrupa’da sınırlayan ve sınırlayacak olan koordinattır.
 
Belediye Başkanı Heinz Buschkowsky’nin makalesi şöyle:
 
“Türk Başbakanı Erdoğan şaşırtıcı olmada her zaman başarılı birisi. Şimdi de Berlin’e yaptığı ziyarette, Merkel’den Türk gençlerini Alman toplumuna entegre etmesini talep etmiş. Bunun için hazır ve pratik bir öneri de varmış elinde.  Türk gençleri sadece Türk şairleri değil, Kant, Hegel ve Goethe gibi Alman edebiyatçı ve filozoflarını da anlayacak duruma gelmeliymişler.  Erdoğan’ın bu isteği hakikaten çok iddialı. Kimse ile karşı karşıya gelmek istemem ama adı geçen Alman edebiyatçı ve filozoflarını Almanlar arasında okuyup, anlamış olan kesim Alman nüfusunun % 9’u bulmaz.  Bu üç edebiyatçı ve filozofu anlamış olan herkese şapkamı çıkarırım. Ama Türk Başbakanı Erdoğan bu talebinde ciddiyse, şunu bilmeli ki, yerine getirilmesi imkansız bir öneri yapmış oldu. Ancak, tabii, Erdoğan Türklerin Goethe’yi Almanlardan daha kolay anlayacağını düşünüyorsa orasını bilemem.  Erdoğan, bu öneriyi yaparken, amacı Almanya’da yaşayan Türklerin aydınlanmanın değerlerini anlamasını sağlamak da olabilir belki.
 
Erdoğan’ın adını zikrettiği üç Alman, tarihsel olarak gelişimin, aydınlanmanın, insancıllığın ve doğacılığın sembol isimleridir. Ama, bu 3 isim her şeyden önce kilise ile devlet yönetiminin ayrılması için çaba göstermişlerdir.  Ve, bu çaba siyasal İslamcı kesimlerde hoşa giden bir şey değildir.
 
Ve de, bu 3 Almanın düşüncelerinin Türkiye’de etki ettiği kök Atatürktür ve bunu bilmek aynı zamanda Türkiye’nin sekülarizminin tanınmasıdır.  
 
Fakat bu düşünce Arap dünyasında hoş karşılanmamaktadır. Erdoğan’ın bu önerisi hangi düşünceye dayanırsa dayansın, Almanya’daki entegrasyon için verilmiş bir işaret olarak kabul ediyorum. Lakin, başlamamız gereken yer Kant, Hegel, Goethe değil,  Almanca öğrenme ve kreş meselesidir. Almanca ve kreşle başlamak sonradan felsefileşmek için kesinlikle harika bir başlangıçtır.”


Yazarın Son Yazıları:
Köfteden de gitti birkaç puan
İstanbul’a alındı gözüyle bakabiliriz
Gökhan Zan ve ses kaydı