Eskişehir’deki Gezi Parkı eylemleri sırasında polisin sıktığı biber gazından kaçarken ara sokakta sivil giysili 5- 6 kişinin saldırısına uğrayan ve 38 gün komada kaldıktan sonra yaşamını yitiren Hataylı üniversite öğrencisi Ali İsmail Korkmaz’ın babası Şahap Korkmaz, oğlunun ölümünden sorumlu olanların bir an önce yakalanarak adalete teslim edilmesini istedi.

Anadolu Üniversitesi Eğitim Fakültesi İngilizce Öğretmenliği Bölümü
birinci sınıf öğrencisi oğlu 19 yaşındaki Ali İsmail Korkmaz’ı dün son
yolculuğuna uğurlayan Şahap Korkmaz, Antakya merkeze bağlı Ekinci
Beldesi’ndeki evinde taziyeleri kabul ediyor. Oğlunun ölümüyle ilgili
soruları da yanıtlayan Korkmaz, emniyet teşkilatının çok güçlü olduğunu
ve istediği zaman her olayı çözebileceğini söyledi.

Saldırganların
hala bulunamamasının şaşırtıcı olduğunu ifade eden Şahap Korkmaz,
“Bugün her bir işyerinin önünde bir kamera var. İstedikten sonra 24 saat
geçmeden her şeyi açıklayabilirdi. Bu olayı kim yaptıysa biran önce
ortaya çıkartılmalı. Oğlumun ölümünden sorumlu olanların yakalanıp
adalete teslim edilmesini istiyorum” dedi.

Ali İsmail Korkmaz’ın
ağabeyi Gürkan Korkmaz ise, Eskişehir’de Valilik ve Emniyet
Müdürlüğü’nden kimsenin kendilerine ne geçmiş olsun ne başsağlığı
dilediğini söyledi. Kardeşinin ilk müracaat ettiği hastanede müşahede
altına alınmadığını da ileri süren Gürkan Korkmaz, Eskişehir Valisi
Güngör Azim Tuna’nın açıklamalarını değerlendirdi. Korkmaz, şunları
söyledi:

“Maalesef gerek Eskişehir, gerek Türkiye’nin birçok
farklı ilinde polisin kayıtlara alınmış benzer birçok saldırısı mevcut.
Kaldı ki olaya ilişkin görgü tanığı ilk günden beri bize, ‘Ali İsmail’e
ellerinde cop olan, gaz maskesi olan, telsiz sesi gelen kişiler de
vuruyordu. Hatta aralarından biri vuran vatandaşlara dönüp yeter artık
sınırınızı bilin, başımıza iş açmayın’ dedi. Bunlar polis tarafından,
polis gözetiminde ve polis yönetiminde yapıldı. Bundan da eminiz. Ama
biz sağduyulu davrandık. Bir şeyler netleşmeden görüntüler ortaya
çıkmadan provokasyonlara sebep vermemek için ilk günden beri bu bilgiyi
paylaşmadık. Hem görgü tanığının can güvenliği için, hem soruşturmanın
sağlığı açısından, hem provokasyonlara yol açıp daha fazla kayıpların
yaşanmaması adına bu bilgileri paylaşmadık. Ama maalesef bir ilin en
büyük mülki amiri olan bir vali benzer olaylar ilinde de yaşanmasına
rağmen bunu çıkıp ‘Türk polisi bunu yapmaz’ şeklinde açıklama yapıyor,
çok üzücü.”

GÖRÜNTÜLERİN YOK OLMASI

Eskişehir’deki görüntülerin yok olması konusunda da açıklama yapan Gürkan Korkmaz şunları söyledi:

“Olayı
gören bir vatandaş, ‘Olayı ben gördüm’ diye bize ulaştı. Onun üzerine
görgü tanığının çıkması üzerine olay yerini net olarak belirledik.
Oranın görüntü kayıtlarının alınmasını savcılıktan talep ettik. Hatta
keşifte ilk elden delillerin toplanması talebi oldu. Ama savcılık
maalesef görüntüleri emniyete aldırdı. 2 gün sonra savcılığa görüntüler
geldi. Kadrajı olay yerini alan 3 kamera vardı. Bu 3 kameranın ikisi ki
hard disk. Adli emanete alındığında bu iki hard diskte hiçbir görüntü
yoktu. Ne bir görüntü ne de silinmiş bir veri vardı. Bunlardan birinde
de görüntülere ulaşılamıyordu. Birkaç bilirkişi dolaşmasına rağmen
bilirkişiler de görüntülere ulaşamadı. Öyle bir sıkıntımız oldu. Ondan
sonra biz yaptığımız araştırmalarda görüntülerin alındığı otelin
yetkilileriyle konuştuk. Ondan sonra yapılan keşifte otel yetkililerinin
beyanlarını da aldık. Otel yetkilileri görüntülerin emniyet tarafından
ilk alındığı zaman açıldığını, denendiğini hatta bir kısmının
kopyalandığını ondan sonra hard diskin emanete teslim edildiğini beyan
etti. Sağlam olarak teslim alınan hard diskler emniyetten savcılığa
gittiğinde artık açılamıyordu. Hala da bilgilere ulaşılmış değil.”