‘AKP’nin derin suskunluğu dikkat çekiyor’

‘AKP’nin derin suskunluğu dikkat çekiyor’
17 Mayıs 2022 11:10

Kılıçdaroğlu’nun SADAT hakkında yorumlarını köşesine taşıyan Barış Yarkadaş, “AKP’nin derin suskunluğu dikkat çekiyor” yorumunda bulundu.

 

 

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu açılımı Uluslararası Savunma Danışmanlık, İnşaat, Sanayi Ticaret A.Ş. olan SADAT’ın önüne giderek “şirket” hakkında çok ağır ithamlarda bulunmuştu. SADAT’ın, 2023 yılında yapılacak olan genel seçimleri “karıştıracağı” yönünde açıklamada bulunan Kılıçdaroğlu, “Burası terörist yetiştiriyor” demişti.

 

 

“AKP’NİN DERİN SUSKUNLUĞU DİKKAT ÇEKİYOR”

 
Korkusuz gazetesi yazarı Barış Yarkadaş, bugünkü köşesinde SADAT üzerine başlayan tartışmanın özellikle muhalif kesimlerde tüm hızıyla sürdüğünü belirterek “AKP’nin derin suskunluğu ise dikkat çekiyor. CHP liderinin neredeyse her sözünü yalanlayan ya da yalanlama çabasına girişen AKP iktidarının sözcüleri, Kılıçdaroğlu’nun SADAT’a yönelik suçlamaları karşısında tek bir söz bile etmiyor. Dün konuştuğum bazı AKP’liler, “SADAT en nihayetinde ticari bir şirket, biz neden bu konuya karışalım ki…’’ dese de bu yanıt tatmin etmiyor.” yorumunda bulundu.
SADAT’ın Yönetim Kurulu Başkanı Emekli General Adnan Tanrıverdi, uzun bir dönem Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın resmi danışmanlığını üstlendiğini ve 23 Ocak 2018’de düzenlenen Afrin konulu Güvenlik Zirvesi’nde MİT Başkanı Hakan Fidan’la yan yana oturmasının kamuoyunun dikkatini çektiğini belirten Yarkadaş, “SADAT’ı bu yüzden, “klasik bir ticari şirket’’ olarak tanımlamak ikna edici bir söylem değil” diyerek CHP’ye uyarılarda bir takım uyarılarda bulundu.

 

 

Kılıçdaroğlu’nun SADAT’a yaptığı ziyaret ve SADAT’ın önünde yaptığı açıklamanın günlerdir konuşulduğunu belirten Yarkadaş, şu ifadeleri kullandı:

“Muhalif kesimler Kılıçdaroğlu’nun dile getirdiği kaygıları enine boyuna tartışırken, bir noktaya ise dikkat etmek gerekiyor.
CHP Genel Başkanı, SADAT’ın önüne giderek, seçimlerin “karıştırılması’’na yönelik bir endişesini dile getirdi ve ön aldı! İşte bu bağlamda, bundan sonra kullanılacak dil çok önemli. Zira; bu kaygılar toplum tarafından farklı algılanır ve “Zaten seçimleri yaptırmayacaklar’’, “AKP seçimi kaybetse bile iktidarı devretmeyecek’’ algısı oluşmaya başlarsa bu duygu muhalefete zarar verir. Kılıçdaroğlu’nun iyi niyetle başlattığı “korku iklimi’’ni dağıtma projesi, tam tersi sonuçlara yol açar.

 
SÖYLEMLERE DİKKAT!

 
Bu yüzden, başta CHP’liler olmak üzere muhalif siyasetçilerin dikkat etmesi ve güven verici söylemleri kullanması gerekiyor. Çünkü; korku ve endişe, muhalefete değil, her zaman iktidara yarar. Seçmen, “güvenlik mi özgürlük mü’’ ikilemine sokulduğunda iktidarın temsil ettiği ‘‘güvenlik’’i tercih eder. 7 Haziran 2015 ile 1 Kasım 2015 tarihleri arasında yaşanan süreç, bunun en net kanıtıdır.”