2009’daki yerel seçimden önce rüşvet ve yolsuzluk iddialarıyla gündeme gelen Çorum Belediyesi’nde yeni usulsüzlükler saptandı. Çorum Başsavcılığı, Belediye Başkanı AKP’li Muzaffer Külcü ve yardımcısı Alper Zahir’in de aralarında bulunduğu 9 kişi hakkında ihaleye fesat ve irtikap suçlarından dava açarken, Külcü’nün 42 yıla kadar hapsini istedi.

İddianamede, Külcü’nün, kazandığı ihale nedeniyle açıktan para istediği ve olumsuz yanıt aldığı firma sahibiyle yaptığı konuşmalar, istenen paraların tehdit sonucu firmaya çeklerle ödetildiği, ödemeye başta yanaşmayan firmanın işlerinin engellendiği ses kayıtlarıyla ortaya konuldu.

‘Ses kaydı delil sayılır’

Çorum Başsavcılığı, bir bölümü bizzat firma sahibi tarafından, cep telefonu ile kaydedilen konuşmaların Yargıtay Ceza Genel Kurulu’nun 21 Haziran 2011 tarihli, “Hakim kararı olmasa da rüşvet suçuyla ilgili bir daha delil elde etme imkanı olmadığından ses kayıtları delil kabul edilmelidir” kararı doğrultusunda delil değerinin olduğunu vurguladı.

Savcılık 12 Haziran 2012 tarihli iddianamesinde, irtikap suçunu 3 ihalede 3 kez işlediği iddia edilen Külcü’nün bu suçlardan 15 yıldan 30 yıla, ihaleye fesat karıştırma suçundan da 5 yıldan 12 yıla kadar hapsini istedi. Diğer sanıkların ise irtikap ve ihaleye fesat karıştırma suçlarından 5 yıldan 12 yıla kadar hapisle cezalandırılmaları istendi.

İddianamede, 3 ayrı ihalede yaşananlar, ayrıntılı biçimde anlatıldı. İddianamede, Bestaş firmasının sahibi Halil İbrahim Çalış’ın 4 Haziran 2010’da Çorum Belediyesi’nin tretuar yapım ihalesine girdiği, en uygun teklifi vermesine rağmen kazanamaması üzerine Kamu İhale Kurumu’na başvurarak, ihaleyi kazandığı ifade edildi.

Bunun ardından Çorum Belediye Başkan Yardımcısı Zahir’in belediyeye çağırdığı Çalış’a “Tretuar yapım işi ihalesinde en düşük tekliften 80 bin lira daha fazla rakam ile ihaleyi aldınız, aradaki 80 bin TL’lik farkı Başkan Külcü istiyor. Bana eğer bu parayı vermezsen, senin için büyük sorun olur. Hak edişini alamazsın, işi teslim edemezsin. Önüne birçok engel çıkar” şeklinde tehditte bulunduğu, “Senden nakit istemiyoruz, uzun vadeli çek yazarsın. Biz de vereceğimiz yerlere veririz” dediği aktarıldı.

‘Bari 30 bin lira ver’

İddianamede, Zahir’in farklı günlerde iki kez daha Çalış’ı yeniden makamına çağırıp para istediği, “Bir daha ihaleye giremezsin, işlerini teslim edemezsin, başkan 30 bin liraya razı, bunu bari öde” dediği ifade edildi. Çalış’ın bu durumu babasına aktardığı, babasının ise “Kesinlikle 5 kuruş verme” yanıtını verdiği ifade edildi.

İddianamede, Çorum Belediyesi’nce Temmuz 2010’da Rüstem Eren Parkı ve Park Düzenlemesi Yapım İşi İhalesi açıldığı, BESTAŞ firmasının burada da en uygun teklifi vermesine rağmen ihaleyi alamadığı, Çalış’ın bunun üzerine “Bana haksızlık yapıyorsunuz” dediği, Zahir’in “İlk ihale nedeni ile 30 bin lirayı vermen lazım. Vermezsen işlerin zora girer” dediği, Çalış’ın bunun üzerine ağustosta Belediye Başkanı Külcü ile makam odasında bir araya geldiği anlatıldı.

Başkandan teklif

İddianamede, Külcü’nün görüşmede, “Bana tretuar ihalesi nedeniyle 30 bin lira vereceksin. Ancak bu park ihalesine itiraz etmeyeceksin. Dolayısıyla park ihalesini almayacaksın. Tretuar ihalesinden 570 bin lira, park ihalesinden 1 milyon 200 bin lira, belediye huzurevi ihalesinden 650 bin lira iş bitince alacaksın. Bu parayı sana 3 ay geç ödesem, batar mısın” dediği ifade edildi.

Çalış’ın “Nispeten batarım, bende o kadar sermaye yok” yanıtını vermesi üzerine, Külcü’nün, “KİK’e gidersen, park ihalesine itiraz edersen ve bizi karşına alırsan, bundan sonraki ihalelerini iptal ederim ve seni batırırım. Bir daha Çorum’dan hatta Türkiye’nin hiçbir yerinden iş alamazsın, ihalelere katılamazsın” dediği aktarıldı.

İddianamede, bunun üzerine Çalış’ın, “Ben son ihaleye itiraz etmeyeyim, size de 30 bin lira vermeyeyim” teklifi yaptığı, yapılan görüşmelerden sonra Çalış’a, “20 bin öde” diye karşı teklif sunulduğu, babasına danışarak, “20 bin TL ver, bunlarla uğraşma, bir daha da belediye ihalelerine girme” yanıtını alan Çalış’ın, 10 bin TL’lik iki çekle ödeme yaptığı, çekleri Zahir’e makam odasında elden verdiği vurgulandı.

20 bini verip 40 bin aldılar

İddianemede, buna rağmen, Çalış’ın, KİK’e itiraz ettiği, Külcü’nün de bunun üzerine çekleri geri gönderdiği kaydedildi. Ancak devam eden süreçte, Çalış’ın babasının, belediye yetkilerine, elektriklerinin kesilmesi nedeniyle şikâyette bulunduğu ancak “40 bin TL ödersen elektriği açarız” yanıtını aldığı, Çalış’ın da 40 bin TL’yi 4 adet çekle ödediği kaydedildi.

İddianamede, diğer bir usulsüzlüğün Çorum Oto Galericileri Toplu İşyeri Kooperatifi’nde yapıldığı, kooperatifin belediyeden ruhsat istediği, ruhsat bedeli olarak 270 bin TL talep edildiği, kooperatifin bunun üzerine Külcü ile görüştüğü, Külcü’nün “150 bin TL Çorumspor’a vereceksiniz, bu parayı vermezseniz, ruhsat vermem, altyapı yapmam” dediği, tartışmalar sonunda 125 bin TL’nin ertesi gün Çorumspor Başkanı’na verilmesinin kararlaştırıldığı, kooperatif yetkililerinin durumu tutanak altına alarak, parayı verdiği, Külcü’nün de ruhsat bedeli alınmaması için belediyeden karar çıkarttığı aktarıldı.

Takıma da gitmemiş

İddianamede, Çorumspor Başkanı’nın bu parayı kulüp kasasına koyduğuna yönelik bir bilginin bulunmadığı, bu nedenle başkan ve yardımcısı hakkında ayrı bir dava açıldığı belirtildi. İddianamede, Külcü ve belediye bürokratlarının, huzurevi ihalesinde de kanuna ve rekabete uygun teklif verilmesine rağmen Nartok adlı firmaya ihaleyi vermemek için, ihalenin iptalini kararlaştırarak suç işledikleri vurgulandı.

MİLLİYET