Sivil toplum örgütleri ve meslek grupları tarafından oluşturulan Türkiye Küçük Millet Meclisi, Muğla’nın Bodrum İlçesi’nde, 10’uncu toplantı için bir araya geldi.

Çözüm sürecinin değerlendirildiği toplantıya katılan Akil İnsanlar Ege Bölgesi Heyeti üyesi Prof. Dr. Baskın Oran, “Bu sürecin kesin olması için yapılacak adımlardan biri reformlar, diğeri de toplumsal rehabilitasyondur. İki taraf da hastadır, tedavi edilmesi gerekir. Kalıcılığı sağlayamazsak, silahlanmayı durduramazsak, bu yöntem bir daha dikiş tutmaz” dedi. Toplantı sırasında görüş ayrıklıları nedeniyle zaman zaman gergin anlar yaşandı.

Sivil toplum örgütleri ve meslek grupları tarafından oluşturulan Türkiye Küçük Millet Meclisi (TkMM) 10’uncu toplantı için dün saat 17.00’de Bodrum Belediye Meclis Salonu’nda bir araya geldi. Modetarörlüğünü gazeteci-yazar Ayhan Ongun’un yaptığı ve ‘Çözüm Sürecinin Neresindeyiz’ konulu TkMM toplantısına konuşmacı olarak Akil İnsanlar Ege Bölgesi Heyeti üyesi Prof. Dr. Baskın Oran katıldı. Toplantıyı aralarında Yalıkavak Belediye Başkanı CHP’li Mustafa Saruhan ve BDP Bodrum İl Başkanı Mehmet Polat’ın da bulunduğu yaklaşık 100 kişi izledi. Toplantı salonunun dışında da önlem amacıyla çevik kuvvet ekipleri bekletildi.

ORAN:BAŞARI SAĞLANMAZSA BİR DAHA DİKİŞ TUTMAZ

Prof. Dr. Baskın Oran, 30 yıldır süren terörün bitmesi için önemli adımlar atıldığını belirterek şunları söyled: “Bu savaşın ağır sonuçları olmuştur. Oldukça fazla insan kayıpları, ekonomik kayıplar, siyasal sonuçlar, hukuksal ve toplumsal sonuçları oldu. Türk Silahlı Kuvvetleri?nin kaybı 7 bin 918 kişi, PKK’nın kaybı 22 bin 101 kişi, faili meçhul cinayetler 17 bin kişi, göç etmek zorunda kalan insanlar 386 bin 360 kişidir. Ekonomik zararı 400 milyar dolardan fazla. Uyuşturucu sorunu ortaya çıktı. İran’dan giren uyuşturucu Edirne’den çıkar oldu. Çözüm süreci önemli bir adımdır. Geriye iki adım kaldı. 3.5 aydır tabutlar gelmiyor. Bu sürecin kesin olması için yapılacak adımlardan biri reformlar. Ancak yapılacak reformların ne olduğuna dair benim bir bilgim yok. Reformlar konusu beni de tedirgin ediyor. İki sebebi olabilir. Birincisi, süreç başlamadan önce yapılan görüşmeler ortaya çıktı. Oslo’daki konuşmalarda bir tek yapılan esprilerden haberimiz yok. Gazeteler de çarçaf çarşaf yazıldı. Bu tür hassas konular kamuoyunun gözü önünde yapılmaz. Anında tepki gelir, süreç sakatlanabilir. Daha fazla tepki doğurmamak için kafalarında olan planı açıklamıyor olabilirler ki bu iyi sebeptir. İkincisi kafalarında buna ilişkin fazla net bir düşünce olmayabilir bu da kötü sebeptir. Diğer adım da toplumsal rehabilitasyondur. İki taraf da hastadır ve tedavi edilmesi gerekir. Sürecin sonuna geldiğimiz çekilme aşamasında başarı sağlayamazsak, silahları durduramazsak, bu yöntem bir daha dikiş tutmaz.

GERGİN ANLAR DA YAŞANDI

Prof. Dr. Oran değerlendirme yaptıktan sonra toplantıya katılanların sorularını yanıtladı. Toplantıda zaman zaman farklı görüşlerin belirtilmesi nedeniyle gergin anlar yaşandı. Oran’ın açıklamalarının eleştirilmesi ile toplantı salonunda tansiyon yükseldi.

ABD’DEN TALİMAT İDDİASI

CHP üyesi Duran Öztürk de özüm süreini sert dille eleştirdi. “Böyle giderse gelecekte Türk Silahlı Kuvvetleri’nin, Suriye Devlet Başkanı Beşar Esad’ı karşı savaşsın diye PKK’yı da eğitebileceğine dikkat çeken Duran Öztürk, şunları söyledi Çünkü orada Esad’a karşı yapılan savaşın nedenlerinin, Ortadoğu Projesi’nin en önemli mihenk taşı olduğunu biliyoruz. PKK bu süreç için çekilmiştir. Bunun uygulayıcısı da Tayyip Erdoğan’dır. ABD’den talimat almıştır. Bugün yargı onları AKP rejiminin denetiminde. YÖK onların denetiminde. Adalet sistemi, polis onların denetiminde. Böyle olağanüstü dönemlerde, anayasa yapılır mı Anayasa yapılıyor. Yani bu ülkede sivil darbe diktatörlük dönemi yaşanıyor. Böyle dönemlerde anayasa yapılmıştır. 1980’de fasişt anayasa olduğu gibi, 1970’lerde cunta anayasası olduğu gibi bugün de AKP’nin diktatör yargı anayasası yapılacaktır. Akil İnsanlar da maalesef bu sürecin oyuncularıdır. Ne darbeyiciz, ne de suçladığınız ittihatçılardanız.”

Toplantı yaklaşık üç saat sürdü.