Ağaç tanrının nefesidir !

Ağaç tanrının nefesidir !
13 Haziran 2013 15:40

Gezi Parkı’nda herşey bir “ağaç” ile başlamıştı…


Dolly KARLIYOL TOSUN H&H YORUM

Ben hiç bir şeyin tesadüf olmadığına inandığım için, yüzyıllar boyunca aslında “ağaç” kavramının insanların hayatında nasıl bir yeri olduğunu enerjisel olarak araştırmak istedim ve kendimi “yaşam ağacı” kavramını okurken buldum.

Adem ve Havva’nın bahçesinden Buda’nın ağacına, Aborjin’lerden Kuzey Amerika’daki Siyu Kızılderilileri’ne kadar her kıta ve her kültür mitolojilerinin merkezi olarak ağaçlara çok değer vermiştir.

Her kültür değişik tanrılara ve ibadetlere inansa bile tek ortak nokta gösteriyor ki, ağaçlara olan hürmet. Dallarının altında serinlemekten çok daha öteye gitmiştir.

Çünkü AĞAÇ, HAYATı yaratır…

Hayatı ve hayatta kalmayı düşünün, şu saniye de bile hayatta kalmak için neye ihtiyaç duyarsınız? “Nefes”ten başka hiç bir şeye.

Yaradan, insanoğluna burun deliklerinden hava üfleyerek hayat vermiştir.
Bir bebek dünyaya geldiği zaman onun için en önemli şey ciğerlerine hava doldurabilmektir. “Tanrının nefesi”

“Ağaç”, aynı zamanda yukarıdaki ilahilik ile aşağıdaki materyal dünyanın arasındaki köprü vazifesindedir.

(Yer, Yeraltı (öte-âlem) ve “spiritüel Gök”ten oluşan üç ortamı birbirine bağlayan ekseni temsil eden yaşam ağacı ezoterik bilgilere göre alemler-arası irtibatı simgeler)

Görünmeyen yüzeyin altına doğru kökleri ilerlerken, dalları da Güneşe doğru uzanmaktadır. Eğer Ağacın tepesi kesilirse kökleri de kuruyup ölür.
Köklerin aşağı doğru uzaması engellenince ağacın yukarı doğru uzaması da engellenmiş olur.

Gökyüzündeki yıldız takımlarının ve gezegenlerin Habercileri olduğu söylenir. Ve göklerde Tanrının tahtına hizmet eden melekler bunu bu dünyadaki insanlara, bitkilere, ağaçlara bakarak yaparlar.

“Aşağısı aynen yukarısı gibidir” sözü bize şunu hatırlatır. Tanrı ve melekler gökyüzünde sihirli bir değneğe sahip olup kullanıyor ise o sihirli değnek – o sihirli “ağaç” bizim için de burada, dünyada da var olmalıdır.

Eğer bir ağaç dikmekteyseniz ve biri gelip size
Mesih’in geldiğini haber verirse,
ilk önce ağacı dikmeyi tamamlayıp
daha sonra gerçekten Mesih’in gelip gelmediğine bakınız.
    -Talmud

Türk geleneğine göre,
Yakut ve Altay Türkleri’nde yaşam ağacına “Dünya Ağacı” da denir.Eski Türk geleneğine göre, bu, dünyayı ortasından (göbeğinden) öte-âleme ve Demir-Kazık Yıldızı’na bağlayan, dalları vasıtasıyla şamanlara yeryüzünden yüksek âlemlere yolculuk yapma olanağı sağlayan bir ağaçtır. Buna Demir Ağaç da denir.

Şamanist geleneğe göre,
Dünya, “Göğün göbeği” ile bu ağaç sayesinde irtibat halinde olup, bu ağaç ile beslenir. Anne rahmindeki bir bebek için göbek kordonu nasıl yaşamsal bir öneme sahip bulunuyorsa yeryüzü için de bu irtibat kanalı aynı derecede öneme sahip bulunmaktadır.

Diğer geleneklere göre,

•    İslamî gelenekte, kökleri Göğün yedinci ve son katındaki Sidre’den çıkan Tuba (huzur, mutluluk) ağacı simgesine rastlanır.

•    Çin geleneklerindeki yaşam ağacı (Kiyen Mu) dokuz dallı, dokuz köklü, dokuz göğe ve dokuz kaynağa dokunan bir ağaç olup, ölülerin bulunduğu öte-âlemi de içerir.

•    Kafkas geleneklerinde, tepesi göğe değen bu ağacın kökünden bir pınar fışkırır.

•    Eski Mısır geleneğinde de yaşam ağacı Şamanizm ve Hint tradisyonlarındaki gibi ruhların kuş biçiminde tünedikleri bir ağaçtır.

•    Tevrat’ta, Aden’le ilgili sembolizme konu olan iki tür ağaç vardır; biri dört kollu ırmağın aktığı Aden cennetinin ortasındaki yaşam ağacı, diğeri ise hakikat ağacıdır. (Hakikat ağacı kişinin meyvesini yediği gün öleceği “iyi ile kötüyü bilme ağacı” olarak belirtilir.)

Yararlanılan kaynaklar
GAHL SASSON & STEVE WEINSTEIN / BİR DİLEK TUT – HAYATIN DEĞİŞSİN
VİKİPEDİ, ÖZGÜR ANSİKLOPEDİ

Sevgilerle,

Dolly Karlıyol Tosun

www.lapetitedolly.com


Yazarın Son Yazıları:
DEPRESYON! Varlığımız yaşama programlıdır, ölüme değil…
Homeopati ile derinden şifa ‘Şeker toplarından, hücrelere mesaj var!’
Bana sıkça sorulan sorular!