Maraş merkezli depremlerde yıkılan binalara ilişkin davalarda hâlâ somut bir gelişme yok. 

 

 

Maraş merkezli depremlerin üzerinden 17 ay geçti ancak yürütülen soruşturmalarda AKP’li yöneticiler bir bir serbest bırakılmaya devam ediyor.

Birgün’den İlayda Kaya’nın haberine göre 53 bin 337 kişiye mezar olan binalara ilişkin sadece 190 dava açıldı ve 134 kişi tutuklandı. Soruşturmalar kapsamında kamu görevlileri yargılanmazken, AKP’li ya da AKP’li isimlere yakın olanlar tek tek serbest bırakıldı. Ailelerin adalet talebi duyulmadı, iktidar ise tüm çağrılara karşı üç maymunu oynadı.

Son olarak önceki gün Hatay’da yıkılan Özkan City Blokları’nın müteahhidi Mehmet Özkan ve kardeşleri serbest kaldı. Mehmet Özkan’ın diğer dosyalardan tutukluğu ise devam ediyor. “Reis’in dava adamıyım” sözleriyle tanınan Mehmet Özkan’ın, 2019 yılında Antakya’dan AKP belediye başkanlığına aday adayı olduğu, daha önce AKP’den milletvekilliği için başvurduğu da belirlendi.

 

 

Serbest bırakılan diğer bazı sanıkların AKP ile bağlantısı şöyle:

 

 

• TEKİN APARTMANI: Maraş’ta 16 kişiye “mezar” olan bina, Yunus ve Ali Can kardeşler tarafından kaçak olarak inşa edildi. Kardeşler 2010’da “zemin+1 kat” olarak inşa edilen binayı AKP’li Veysi Tekin’e sattı. Tekin’in almasından sonra yapı, “zemin+4 kata” yükseltildi. Ali ve Yunus Can ile AKP’li Tekin hakkında dava açıldı. Tekin, tutuklandı, daha sonra tahliye edildi.

 

 

• KIRÇUVAL OTEL: Malatya’daki otel depremin ardından saniyeler içinde yıkıldı. Elazığ Depremi sonrası ağır hasarlı raporu verildiği iddia edilen binaya ilişkin hazırlanan iddianamelerde kusurlar ortada olsa da otel sahibi ve eski Battalgazi Belediye Başkan Yardımcısı Zafer Kırçuval, kısa süreli tutukluluğunun ardından adli kontrolle serbest bırakıldı. Kırçuval’a belediyedeki devir teslim töreninde, ‘hizmetlerinden dolayı’ teşekkür plaketi dahi verildi.

 

 

• EZGİ APARTMANI: Maraş’ta saniyeler içinde yıkılan ve 35 kişiye mezar olan binada “tadilat” yapan Kervan Pastanesi sahipleri asli kusurlu olarak belirlendi. AKP’ye yakınlığıyla bilinen pastane sahipleri Sami Kervancıoğlu ve Mustafa Pekel hakkında 876 yıl 6’şar aya kadar hapis istemiyle iddianame düzenlendi ancak bu kişiler aylardır bulunamadı. Ayrıca Kervancıoğlu, eski MÜSİAD Başkanı’ydı. Kervancıoğlu ve Pekel hakkında kırmızı bülten bile çıkarılmadı.

 

 

• FURKAN APARTMANI: Antep’te 51 kişinin öldüğü binaya ilişkin açılan dava kapsamında tutuklanacaklarını önceden haber alan binanın müteahhitleri AKP’li Hasan Hüseyin ve Abdullah Devrim Sever kardeşler yurtdışına kaçtı. Severlerin avukatlığını üstlenen Prof. Ersan Şen “tutuklama kararının müvekkillerini korkuttuğunu, bu emrin kaldırılmasını veya güvence verilmesini” istedi. Şen, Kervan Pastanesi’nin firari sahiplerinin avukatlığını üstlenmişti. Devrim Sever, AKP’den 2018’de Antep milletvekilliğine, 2019’da Nizip Belediye Başkanlığı’na aday oldu.

 

 

• İSİAS OTEL: Adıyaman’da depremin yıkılmasıyla 72 kişinin hayatını kaybettiği otel tamamen çürümüş bir binaydı. Otelin sahibi Bozkurt ailesi AKP’ye yakınlığıyla biliniyor. Otelin ortaklarından Mehmet Fatih Bozkurt, 2014-2019 arasında Adıyaman Belediyesi’nin AKP’li üyesiydi. Oteli işleten kardeşi Ahmet Bozkurt ise Adıyaman TÜGVA’nın Yüksek İstişare Kurulu’nda görevliydi. Ahmet Bozkurt, ağabeyi 2018 Genel Seçimleri’nde milletvekili adayı olunca otele Erdoğan pankartı asmıştı. Aileden Efe Bozkurt da AKP Gençlik Kollarında görev yapmıştı. Nitekim Fatih Bozkurt şu an tutuklu bulunsa da Efe Bozkurt ve ailenin diğer sanıkları adli kontrolle serbest.

Adalet Peşinde Aileler Platformu “Açılan hiçbir dosyada bir tane kamu görevlisinin bile sanık olarak gösterilmemiş olmasına karşı çıkıyoruz” dedi.

 

 

İZİN YOK

 
Maraş’taki Ezgi Apartmanı davasında, mağdurların avukatları, yapı kontrollerinden sorumlu belediye çalışanları hakkında Kahramanmaraş Valililiği’nin soruşturma izni vermemesi üzerine karara itiraz etti. Davanın 12 Temmuz’da yapılacak duruşmasına iki gün kalmasına karşın itirazın henüz sonuçlanmadığı ortaya çıktı. Kentsel dönüşümle yapıldığı halde yıkılan Saitbey Sitesi davasında dördüncü duruşma dün görüldü. Binanın müteahhidi Hasan Çam, “tutuklu olmasının hiçkimseye faydasının olmadığını” söyleyerek, “İşimin başında olmak zorundayım. 17 aydır tutukluyum ve mağduriyetim had safhaya geldi. Tahliyemi talep ediyorum” dedi.