Yüzde 1.5 mu yüzde 50 mi?

Yüzde 1.5 mu yüzde 50 mi?
29 Temmuz 2016 17:30

Tabii ki Genelkurmay Başkanı Hulusi Akar’ın, “TSK içindeki askerlerin sadece % 1.5’u darbe girişimine katıldı” şeklindeki açıklaması halkın TSK’ya olan güvenini sağlamaya yönelik ve bu tür bir açıklama makul birşey bir devlet yönetiminde.

 

 

 

 

Safile USUL H&H YORUM

 
Ancak doğru düşünebilmek de önemli gelecek açısından.

 
Ve, doğru düşünmek açısından bakıldığında yüzde 1.5’luk oranın doğru bir sayı olmadığını söylemek lazım.

 
Zira…

 
TSK yüzbinlerce askerden oluşuyor ama TSK’nın yönetimini ve ülke açısından tayin edici derecede önemli icraatlarını en üst kademe, ardından onun altındaki kademe ve ardından da orta kademe yerine getiriyor.

 
En alttaki erler veya düşük rütbeli subay ve astsubaylar nicelik olarak en büyük grubu oluştursalar da, niteliği sağlayan yukardaki yönetici askerler.

 
TSK’da 15 Temmuz öncesinde mevcut 358 generalden 157’si ihrac edildi.

 
Bu demektir ki, TSK’nın en tepesindeki askerlerin yüzde 44’ü darbe girişimi çerçevesinde ihrac edildi.

 
Bu oran en tepede % 50’ye yakın, tuğgeneral, tümgeneral seviyesinde ve onların altındaki kurmay tabakasında da nerdeyse yarıya yakın.

 
Dolayısıyla ordudaki darbe girişimine iştirakın gerçek ve nitelik sağlayan oranı % 1.5 olamaz.

 
Şimdi gelelim bir başka hususa

 
Milli Savunma Bakanı Fikri Işık, ki, Milli Savunma Bakanı olmak için ne gibi özelliklere sahip olduğu konusunda bir bilgim yok, bugün basına yaptığı açıklamada Fethullahçıların askeri okullara 2000 ila 2014 arasında etki ettiklerini, söyledi.

 
Şundan eminim ki, Bakan Işık 2000 tarihini dikkati AKP Hükümetlerinden çekmek için telaffuz ediyor ve bu durum daha ziyade 2004’den sonra oluşmaya başladı, ama başlangıcı 2000 senesi olsa bile, 2000’lerde askeri okula giren öğrencilerin hiçbiri 15 Temmuz gecesini yapabilecek yaşta ve kıdemde olamaz.

 
Bugün ordudan ihrac edilen üst rütbeli subayların çoğu 40-50-60 veya daha üstü yaşlarda.

 
Kaldı ki, ben 15 Temmuz gecesini yapan askerlerin gazetelerde yayınlanan isimlerine baktım.

 
Evet, isimden sadece hiçbir sonuç çıkmaz ama bir ön fikir verebilir.

 
Ve, bu askerlerin isimleri çoğunlukla kırsal kökenli değil, şehir ve batı kökenli.

 

 
Bilirsiniz bizde isimler şehirli veya Anadolu kökenli olmaya bağlı olarak kategorilere ayrılır, en azından belli bir oranda.

 
Elbette sadece isimlerden sonuç çıkarmıyorum ama bence isimler de bir fikir veriyor bu durumda.

 
Yani, 15 Temmuz gecesine katılanlar arasında batı şehirleri kökenli, tamamen laik ve cemaatçi olmayan çok sayıda asker var.

 
Bu durumda olayı sadece FETÖ diyerek çözmek çok zor olur.

 
Bu dönemde Türkiye’yi kuratarabilmek için, daha doğrusu iç savaş tehlikesini bertaraf edebilmek için demokrasiye, Cumhuriyet devletinin değerlerinin hepimizi için tek koruyucu olduğunu hiç çekinmeden kabule, TBMM’de çokça uzlaşıya, toplumu duygu bazında tahrik etmemeye, insanları sıkıştırmamaya, toplumu germemeye ve hukuk devletine ihtiyaç var.

 

 

 

Safile USUL Twitter

 

 

 

 

 


Yazarın Son Yazıları:
Didik didik bir şey aramışlar
Böyle bir kaza nasıl olur
İYİ Parti istifaları