Yoğun tartışmaların ardından imzayı attılar

Yoğun tartışmaların ardından imzayı attılar
25 Mart 2017 17:52

Avrupa Birliği’nin (AB) temellerinin atıldığı Roma Antlaşması’nın 60’ıncı yıldönümü, 27 üye ülke devlet ve hükümet lideri ile AB kurumlarının başkanlarının katılımıyla Roma’da kutlandı. Zirvede, birliğin gelecek 10 yılına yön verecek Roma Bildirisi imzalandı.

 

 

 
Birlikten çıkma kararı alan İngiltere’nin katılmadığı zirve, 25 Mart 1957 tarihinde 6 ülkeyle AB’nin temellerinin atıldığı Campidoglio Tepesi’ndeki Conservatori Sarayı’nın Orazi ve Curiazi Salonu’nda gerçekleştirildi.

 

 

Kuruluşundan bu yana ilk defa bir üyesinin ayrılma kararı aldığı AB zirvesi, mülteci ve mali borç krizi ile terör saldırıları, birliğe yönelik güven bunalımı ve “çok vitesli bir Avrupa” modeli tartışmaları gölgesinde yapıldı.

 

 

AB’nin yürüttüğü politikaların yasal temelini oluşturan Roma Antlaşması’nın gözden geçirildiği zirvede, 4 hedeften oluşan 3 sayfalık bir bildirge yayımlandı.

 

 

Bildirgeye, tüm AB üyesi ülkelerin liderleri ve AB kurumlarının başkanları imza attı.

 

 

BİLDİRGE, YOĞUN TARTIŞMALAR SONRASI İMZALANDI

 

 

Hedefler, güvenli bir Avrupa, refah durumu yüksek, sürekli bir Avrupa, sosyal bir Avrupa ile güvenlik ve savunma alanlarında ortak hareket eden güçlü bir Avrupa olarak sıralandı.

 

 

“AB’nin 27 üye ülke ve kurumlarının liderleri olarak biz, AB’nin ulaştığı sonuçlardan gurur duyuyoruz: Avrupa’nın birliğinin inşası, cesur ve ileri görüşlü bir girişimdir” sözleriyle başlayan bildirgede, birlik içinde kalmanın önemine vurgu yapılırken, “Bireysel hareket edersek küresel dinamiklerden koparılmış oluruz” ifadesi kullanıldı.

 

 

“Birliğimiz bölünemez” denilen metinde, birliği daha güçlü ve daha esnek hale getirmek için çalışılacağı vurgulandı ve “Avrupa bizim ortak geleceğimiz” ifadesiyle sonlandırıldı.

 

 

Zirve öncesi, büyük ülkeleri kendi aralarında daha fazla yakınlaştıracak olan, üye ülkelerden bazılarının tüm üyelerin katılımını beklemeden birçok alanlarda iş birliğini artırmasını öngören “çok vitesli bir Avrupa” modeli gündeme getirilmişti.

 

 

Modele, hayati kararların dışında tutularak, “ikinci sınıf ülkeler” konumuna düşeceklerini öne süren Polonya başta olmak üzere Doğu Avrupa ülkeleri ve Yunanistan karşı çıkıyordu.

 

 

Bu tartışmalar neticesinde hazırlanan bildirgede, aynı yönde olmak kaydıyla gerekirse farklı tempo ve yoğunlukta, ancak ortak hareket edileceği vurgulandı.

 

 

“AB’NİN 100’ÜNCÜ YILINI DA KUTLAYACAĞIZ”

 

 

Zirvenin açılışında konuşan İtalya Başbakanı Paolo Gentiloni, AB’nin önemini vurgularken, iki dünya savaşının ardından Avrupalıların iyi olanı seçtiğini ve 60 yıl boyunca barış içinde yaşadıklarını söyledi.

 

 

Zirve öncesi bir açıklama yaparak, İngiltere’ye atıfla “Artık birlikten başka bir exit (çıkış) istemiyorum” diyen Avrupa Komisyonu Başkanı Jean-Claude Juncker de, AB’nin 100’üncü yılını da kutlayacaklarını ifade etti.

 

 

Avrupa Parlamentosu Başkanı Antonio Tajani, AB halkları arasında hoşnutsuzluğun arttığını ve bundan dolayı endişe duyduklarını belirterek, “Yorgun değiliz, ama daha iyisini yapmalıyız. Köklü değişikliklere ihtiyacımız var” dedi.

 

 

Malta Başbakanı Joseph Muscat ise, Avrupa’nın, sosyal unsurlar görmezden gelindiği takdirde ekonomik refah potansiyelini gerçekleştirilemeyeceğini söyledi. Avrupa Birliğinin sadece ekonomik ve politik bir oluşum olmaktan ziyade büyük bir sosyal boyutu da olduğunu belirten Muscat, “Bugün attığımız en büyük adımlardan biri de Avrupa Birliğinin sosyal bir boyutu da olduğunu göstermek oldu.” dedi.

 

ZİRVEYE DAVET EDİLMEYEN TÜRKİYE, TEPKİ GÖSTERMİŞTİ

 

AB Bakanı Ömer Çelik, 60’ıncı yıl kutlamalarına Türkiye gibi aday ülkelerin davet edilmemesinin kabul edilemez olduğunu kaydetmişti.

 

Çelik, “İngiltere’yi de davet etmedik diyorlar. AB’ye katılmak için müzakere yürüten, geleceğini AB içinde gören ülkeyle kendi iradesiyle AB’den çıkmak isteyen bir ülkeyi aynı kefede görmek bir vizyon iflasıdır” demişti.

 

OLAĞANÜSTÜ GÜVENLİK ÖNLEMLERİ ALINDI, UÇAKSAVARLAR DEVREYE SOKULDU

 

Tarihi başkentteki zirve dolayısıyla, hem düzenlenen 6 ayrı gösteri hem de olası bir terör saldırısına karşı olağanüstü güvenlik önlemleri alındı.

 

1000’i asker olmak üzere 5 bin güvenlik görevlisinin görev yaptığı kentte, bir gün önceden hava sahası kapatıldı, drone olarak bilinen insansız hava araçları ve helikopterlerle havadan hassas bölgeler için tedbir alındı ve uçaksavarlar devreye sokuldu.

 

Zirvenin yapıldığı sarayın yakınındaki Kolezyum Amfitiyatrosu ve bazı arkeolojik alanlar, gün boyu ziyarete kapatıldı.

 
Kaynak: Esma ÇAKIR/ROMA, (DHA)