Yılmaz Ateş’ten Abdulkadir Selvi’ye yanıt gecikmedi: Kılıçdaroğlu haklı değil!

Yılmaz Ateş’ten Abdulkadir Selvi’ye yanıt gecikmedi: Kılıçdaroğlu haklı değil!
6 Ekim 2020 10:45

Hürriyet yazarı Abdulkadir Selvi bugünkü yazısında CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun “Başörtüsü sorununu Türkiye’nin temel sorunu haline getiren partilerden biri CHP. CHP’yi eleştirmezsem size karşı samimi olmamış olurum” açıklamasını ve CHP Yılmaz Ateş’in Kılıçdaroğlu’nun bu sözlerine eleştirisini yazdı.

 

 

“Kılıçdaroğlu’nun açıklamasında en doğru nokta neresi derseniz, ben başörtüsü konusunda özeleştiride bulunması derim” diyen ve Yılmaz Ateş’in eleştirilerini tarihi gerçeklere aykırı olarak değerlendiren Selvi’ye Yılmaz Ateş’ten yanıt geldi.

 

 

“Kılıçdaroğlu haklı değil’ diyen Ateş açıklamasında şunları kaydetti:

 

 

Sayın Kılıçdaroğlu Milliyetçi İmam Hatipliler Derneği yöneticileri ile görüşmesinde, muhafazakarlarla, milliyetçilerin CHP’sine mesafeli durmasında kusurun CHP’de olduğunu ifade ederek “Başörtüsü konusunu Türkiye’nin temel sorunu haline getiren partilerden birisi CHP, kabul ederim. Ben CHP’ni eleştirmezsem size karşı samimi olmamış olurum” demişti. Ben de başörtüsünü 12 Eylül askeri yönetiminin sorun haline getirdiğini belirterek, “ Kılıçdaroğlu ve yakın çalışma arkadaşlarının konu ne olursa olsun her konuşmalarında CHP’ni suçlamayı, dış sorunlarda da Türkiye’yi sıkıntıya sokmayı, Türkiye aleyhine konuşmayı adet haline getirdiklerini” ifade ettim. Nitekim hükümetin olumsuz uygulamalarını eleştirirken, “Sanki 1920’lerin, 30’ların tek parti yönetimi” diyen Sayın Kılıçdaroğlu. “Suriye’de, Libya’da ne işimiz var. Ege Denizi’nde adı konmamış adacıklar Yunanistan’ındır. Maalesef AKP hükümeti Azerbaycan’a silah yardımı yaptı,
duyumlara göre Suriye’deki milis cihatçı güçleri gönderdiler” diyen Sayın Kılıçdaroğlu’nun yakın çalışma arkadaşları.

 

 

Sayın Selvi,

 

 

Sayın Kılıçdaroğlu özeleştiride bulunmuyor, samimi davranmıyor. CHP adına Anayasa Mahkemesi’ne yapılan başvurunun altındaki 3. İmza Gurup Başkanvekili olarak Sayın Kılıçdaroğlu’nun.
Samimi olsaydı “Geçmişte benim de içinde olduğum parti yönetiminin de hataları olmuştur” diyebilirdi. Genel Başkan olmadan eleştirdiği yönetmin 10 yıl boyunca önemli bir mensubuydu. Parti Meclisi-Merkez Yönetim Kurulu üyeliği, İş Bankası Yönetim Kurulu üyeliği, Milletvekilliği, Gurup Başkanvekilliği görevlerinde bulundu. Hiçbir tasarruf ve izlenen politikalara itirazı olmamıştı.

“…Düzenlemenin ayrıca, başta laiklik olmak üzere Cumhuriyet’in tüm niteliklerini başkalaştırmak ve dolaylı bir biçimde değiştirmek anlamını taşımaktadır. …Hedefe ulaşmak için adı konmadan ve dolaylı bir biçimde din amaçlı örtünme, dini kıyafet dahil her türlü dini simge ve üniformayı da içerecek, kapsamlı bir kıyafet serbestisi tanınmıştır.”

2008’de bu satırların altına imza atıp bu gün çıkıp CHP’ni suçlamanın haklı bir yanı ve samimiyeti var mıdır?

Takdiri kamuoyuna bırakıyorum.