‘Yılda 80 danışman değiştiren, hakaret eden vekiller var’

‘Yılda 80 danışman değiştiren, hakaret eden vekiller var’
18 Ağustos 2019 10:35

İsmini vermek istemeyen danışman “Ağır küfürlerle odadan kovulan danışman arkadaşlar gördük. Milletvekilinin yaptığı bir hatayı danışmanına yükleyip kovduğu zamanlara da şahit olduk” diyor. Bir dönem danışmanlık yapan gazeteci Mehtap Belen, sosyal hakların olmayışına dikkat çekiyor: “İşten çıktığın zaman işsizlik sigortasından yararlanamıyorsun. Tazminat hakkın yok. İşin vekilin iki dudağının arasında.” Belen ayrıca danışmanlığın “Vekilin kapısını açmak, asansörü önünde beklemek” olmadığını söylüyor.

 

 

Filiz Gazi/ Gazete Duvar

 

 

Dirsek temasına gazetecilik kaidesi olarak dikkat edilmesi bir yana politikacılar ve gazeteciler dünyanın her yerinde uğraşları gereği her daim iletişim halindeler. Ancak son bir kaç yıldır Türkiye’de işsiz kalan pek çok gazeteci için yeni bir iş alanı olarak “Vekil danışmanlığı” ortaya çıktı.

Ulaştığım isimlerden kimileri isimlerinin verilmemesi kaydıyla tecrübelerini paylaştılar. Yıl içerisinde 80’e yakın danışman değiştiren, üslup konusunda pek iyi anılmayan vekil isimleri zikredildi. “Ne küfürler, hakaretler duyduk” diyen, “Yüzbinlerce oy almış olduğu için kendilerini seçilmiş insan olarak gören” vekiller anlatıldı. Keza bunun yanında bir problem yaşamadığını dile getirenler de oldu. Bunun yanında çoğu konuştuğum kişi işsiz kaldığı için vekil danışmanlığı yaptığını söyledi.

 

 

Yine tecrübelerini dinlediğim, haberde ismini almadığım bir danışman “Mecliste her şey çok vasıfsız olduğu için, istediğiniz kadar iyi bir gazetecilik geçmişiniz olursa olsun, hiç bir işe yaramıyor. Ayırmıyorum, bu söylediğim bütün partiler için geçerli” diyerek anlattı danışmanlık sürecini.

Partide çalışmanın yaratacağı etiketin ilerde gazetecilik açısından dezavantaj olup olmayacağını, danışmanlığa yönelme sebeplerini, gözlemlenen, yaşanılan deneyimleri kısacası “vekil danışmanlığı” müessesini geçmişte mesleği gazeteci olan şimdilerde danışmanlık yapan kişilerle konuştuk.

 

 

‘AĞIR KÜFÜRLERLE ODADAN KOVULAN DANIŞMANLAR GÖRDÜK’

 

 

İsminin verilmesini istemeyen danışman “Meslekte kalmak için çok çabaladım” diyor. Kendi deneyimlerinde sorun yaşamadığını fakat tanık olduklarını paylaşıyor: “Ağır küfürlerle odadan kovulan danışman arkadaşlara, milletvekilinin yaptığı bir hatayı danışmanına yükleyip kovduğu zamanlara şahit olduk.”

 

 

‘MAAŞ KARTINI ALAN VEKİLLER VAR’

 

 

Dinlediğimi kişi bir tecrübesini ise şöyle aktarıyor: “Görüştüğüm bir vekil maaşımın bir kısmıyla bir öğrenci okutacaksın demişti. Baktığınızda kötü teklif değil. Öğrenciyi vekil belirleyecekti. Şartı buydu. Kabul etmemiştim. Bunu çoğu vekil yapıyor. Kendisi burs veriyormuş gibi görünmek adına danışman maaşının bir kısmını alıyor. Seçim bölgesinde özellikle partililerin çocuklarına burs vermek onlar için itibar.”

Konuştuğumuz kişi Türkiye’deki vekil danışmanlığını şöyle anlatıyor: “Maaşları bölen, maaş kartını alan vekiller var. Kendi akrabalarını çalıştıran vekiller var. Asansörde tanıştığım, yeni işe başlayan biri ‘Baldızıyım’ demişti. Baldızlar, kuzenler, yeğenler işe gelmiyorlar. O maaş kartlarını da vekiller alıyor.”

Son olarak tecrübesini dinlediğimiz kişi; “Bir çok gazeteci arkadaşım işsiz. Bana meclise gelebilir miyiz, diyorlar. Gerçekten çok kötü durumdaysanız, mecliste iş bakalım diyorum” dediğini anlatıyor.

 

 

‘DANIŞMANLIK VEKİLİN KAPISINI AÇMAK, ASANSÖRÜNÜ BEKLEMEK DEĞİLDİR’

 

 

Bir dönem CHP milletvekili Bihlun Tamaylıgil’e danışmanlık yapan Mehtap Belen, “İstediğim şekilde gazetecilik yapamadığım için ‘Deniyim’ dedim” diyerek anlatıyor danışmanlık yaptığı süreci.

7 yıl danışman olarak çalışan ve sonrasında mesleğe geri dönen Belen, kişisel tecrübesinde sorun yaşamadığını, karşılıklı bir şekilde çalışma ortamının sağlandığını söylüyor:

“Danışmanları danışman gibi kullanan vekillerle çalışıyorsanız zaten dosya hazırlıyorsunuz, konuşma metinleri yazıyorsunuz. Hatta gazetecilikten çok daha fazla araştırma yapmanız gerekiyor. Bir hafta bir kanun üzerinde çalıştığım zamanlar oldu.”

Belen, “Akrabalık ilişkileriyle, hatır gönül ilişkileriyle yerleştirmeler yapılıyor” diyor ve danışmanlığın profesyonel bir meslek olduğunun altını çiziyor:

“Danışmanın görevi milletvekilinin görüşlerine göre hareket etmek değildir. Vekilin kapısını açmak, arabasını kullanmak, asansörü önünde beklemek, bilgisayarını açmak da değildir. Çoğu arkadaşı tenzih ederek söylüyorum bunları. Hala bu şekil sürdürenler var.”

 

 

‘DANIŞMANLARIN SOSYAL HAKLARI YOK’

 

 

Belen, bir gazeteciyle çalışmanın bir milletvekilinin hem şansı hem de şanssızlığı olabilebileceğini söylüyor. Ne demek bu? Açıklıyor:

“Milletvekilleri egoları yüksek insanlar. Hele yeni seçildiyse, eski bir siyasetçi değilse, Güç sarhoşu denilir ya öyle bir havaya girebiliyorlar. Bizim de meslek olarak egomuz yüksek. İki ego çarpışması olabilir. Biz bir cümlenin insanı siyaseten ipe götürebileceğini ipten de alabileceğini biliriz. Gazeteci vekili çok doğru yönlendirebilir. Show yapalım, bütün gazeteler sizden bahsedecek denilirse vekile faydadan çok zarar getirir.”

Belen, sosyal haklar konusundaki sıkıntılara bilhassa parantez açıyor: “Mesela çok yüksek maaşlar alınıyor diye konuşuluyor ama baktığınız zaman bir çok milletvekili bir numarada kendi akrabasını ya da başka birini görevlendirebiliyor. 1 numara danışman olarak kullanılır, üç numara yardımcı eleman kadrosunda kullanılır ama danışman işini yapan arkadaşların çoğuna bakın üç numara kadrosundalar. Üç numarada seni gösteriyor ve sen bir numaranın işini üç numaranın parasıyla yapıyorsun.”

 

 

‘DANIŞMANIN İŞİ VEKİLİN İKİ DUDAĞI ARASINDA’

 

 

“İşten çıktığın zaman işsizlik sigortasından yararlanamıyorsun. Herhangi tazminat hakkın yok. 20 yıllık danışmanlık yapan arkadaşlar var. Bu insanların çoğu şuan işsiz.”

“Danışmanın işi vekilin iki dudağı arasında” diyor Belen ve şöyle anlatıyor: “İsim de söylerim size, utanırlar. Gerçi bilmiyorum, utanırlar mı? 70- 80 tane danışman değiştiren milletvekili var. Ayda bir danışman değiştiriyor. 1 ay sonra evlenecek danışmanın işine son veriyor. Hakaret eden vekiller var. Niye izin veriyorsun? Her şey para değil ki…”

Bayar, “Milletvekilinin çalıştığını gösteren hazırlanılan soru önergesinin sayısı değil. Saçma sapan da soru önergeleri verildiği oluyor” diyerek nitelikli danışmanların da olmadığına dikkat çekiyor.

 

 

‘TARAF OLARAK YAZMAYI ÖĞRENMEK BENİM İÇİN ZORDU’

 

 

HDP Basın danışmanı Ceren Bayar, “Niçin tercih ettiniz?” soruma “Aslında tercih etmedim. Mecbur kaldım” diye yanıt veriyor. Kapatılan IMC TV’de çalışan Bayar, “Anaakımda iş bulma imkanım çok düşüktü” diyor. Bayar, basın danışmanlığının vekil danışmanlığından daha avantajlı olduğunun altını çizerek anlatıyor. “Herhangi vekilin özel işiyle ilgilenmek zorunda değilim. İşim partinin, vekillerin, eş başkanların medyada görünür olmasını sağlamak. Başlangıçta şöyle bir sıkıntı çektim. Gazetecilik yaparken tarafsız olmak zorundayız ama bir siyasi partinin basın danışmanı olunca otomatikman taraf oluyoruz. Taraf olarak yazmayı öğrenmek benim için zor oldu.”

Bayar’a bir gazeteci için “Partili” gözükmenin dezavantaj olup olmayacağını soruyorum: “Zaman zaman kaygılandığım oluyor ama avantaja çevirebileceğimi düşünüyorum. Türkiye normalleşirse yani özgür basın yeniden hayata dönerse bir şekilde yer bulabileceğime inanıyorum” diyor.

 

 

‘WASHİNGTON POST’UN BAŞINDAKİ KİŞİ KENNEDY’NİN DANIŞMANIYDI’

 

 

Galatasaray Üniversitesi İletişim Fakültesi’nden Doç. Dr. Ceren Sözeri, öncelikle vekil danışmanlığını “ilginç bir müessese” olarak değerlendiriyor. Mesleği gazeteci olup, vekil danışmanlığı yapan gazetecileri sorduğumda ise “The Post” filmini hatırlatarak anlatıyor:

“The Washington Post’un başındaki kişi eskiden John F. Kennedy’nin danışmanıydı. Filmde de anlatılıyordu. Dünyada da böyle örnekler var.” Aynı anda danışmanlık ve gazetecilik yapmadığı sürece etik açıdan bir problem olmadığını söylüyor Sözeri ve şöyle tamamlıyor: “Gazeteciliği gazeteciyken nasıl yaptığınız önemli. Gazeteciliği bir siyasetçi gibi yaparsanız etik problemler çıkabilir.”

 

 

https://www.gazeteduvar.com.tr/gundem/2019/08/18/vekil-danismani-gazeteciler-anlatiyor-yilda-80-danisman-degistiren-hakaret-eden-vekiller-var/