Yerel Seçimler erken mi yapılacak?
28 Eylül 2016 12:22

Adı ne olursa olsun yapılacak her seçimin erken mi yoksa zamanında yapılacak bunun tek karar vericisi iktidar partisi AKP ve onun tek yöneticisi Recep Erdoğan’dan başkası değil.

Yunus BÜLBÜL H&H YORUM

Erdoğan seçimle gelen ama seçimle gitmeye pek niyeti olan biri değil.Bunun örneğini en son AKP’nin tek başına iktidar olma imkanını ortadan kaldıran 2015 7 Haziran’ında yapılan seçim sonuçlarını kabullenmemesidir.

7 Haziran seçim sonuçlarını beğenmeyen AKP tüm iktidar alternatiflerini yakın müttefiki MHP ile birlikte tıkayarak ülkeyi erkenin de erkeni bir seçime sürükleyerek 5 ay sonra yeni bir genel seçime,1Kasım seçimlerine taşıdı.

Hepimizin bilgi dağarcığında hala tazeliğini koruduğu için hatırlamakta sorun yok.7 Haziran sonrası ülke tam bir kaos çatışma ortamına sürüklendi her yerde çatışma,bombalama toplu katliamlar yaşandı “biz iktidardan gidersek kaos olur” mesajı elde tutulan yandaş medya sayesinde topluma pompalandı.Toplum ürkütülüp korkutuldu.5 ay önce AKP’yi tek başına iktidar olmaktan indiren halk 5 ay sonra AKP’nin dahi tahmin edemeyeceği %9 luk bir oy artışı yeniden AKP’ye tek başına iktidar anahtarını verdi. Ama o gündür bu gündür kaos olmasın ülkede barış olsun ekonomi sıkıntıya girmesin diye yeniden iktidar olan AKP’nin bu döneminde; kaosun,iç çatışmanın,dış çatışmanın,ekonomik krizin en yoğununu yaşıyoruz.

7 Haziran sonrası çatışma ortamının oylarını artırdığını düşünen AKP bu politikalarından taviz vermedi. Doğu güney doğu bölgelerinde her ne kadar iktidar güdümündeki medya vermiyor dahi olsa,kentler,kasabalar dümdüz edildi.Korku politikası ile sindirilen halk HDP ile birlikte siyasi eylemlerde yer almamaya başladı.Sözde darbe sonrası ilan edilen olağan üstü hal ile TBMM ve diğer organlar tamamen devreden çıkarılarak ülke KHK’lerle yönetilmeye başlandı.

KHK’ler ile HDP’nin sahip olduğu belediyelere kayyum atandı.AKP seçimle alamadığı belediye başkanlıklarını KHK’lerle resmen çöktü.Buna karşı tepki oluşturmak isteyen HDP’nin çağrıları kayyum atanan bölge halkından gerekli karşılığı bulmadı.
Hiçbir seçimde başarı yakalayamayan,7 Haziran’da kazandığı milletvekilin yarısını 5 ay sonra 1 Kasım’da kaybederek HDP’nin ardından 3. Parti olması MHP iç dinamiğini harekete geçirdi.Tüm yasal şartları yerine getirerek olağanüstü kongre yolunu açan MHP tabanının Devlet Bahçeli’yi değiştirerek yoluna devamı iktidarın yargı oyunları ile kesildi.Bahçeli’nin MHP’yi tamamen AKP politikalarının takipçisi yapması,kongrecilere karşı koltuğuna yapışarak bin bir dalavere ile direnmesi hem kendini hem MHP’yi bitirdi.

CHP 7 Haziran sonrası AKP’nin eteğine yapışıp, beraber koalisyon kuralım düşüncesinde ısrarcı oldu.AKP/Erdoğan cephesinin erken seçim için yasal sürenin dolması için oyalandığını görmemesi bir siyasi körlük olarak tarihteki yerini aldı.Bu tutum 5 ay sonra yapılan 1Kasım seçimlerinde CHP’nin oy hanesine oy olarak dönmedi.

15 Temmuz’da yaşanan sözde darbe sonrası,Kemal Kılıçdaroğlu’nun “diktatör bozuntusu” “baş çalan” ,“kaçak sarayda oturuyor” gibi hakkında demedik söz bırakmadığı Recep Erdoğan’ı sarayında ziyaret etmesi,İstanbul Yeni Kapı’da düzenlenen mitinge katılarak ona destek vermesi ile parti tabanında ciddi sarsıntı yarattı. Azalan desteğini ve güvenilirliğini temelli bitirdi.Son zamanlarda olağanüstü hal nedeniyle çıkarılan KHK’lerin iptali için anayasa mahkemesine gidiyor olması ve iktidarın bu konudaki uygulamalarını eleştirse de geçmiş ola.

AKP seçimleri zamanında mı erken mi yapacak buna karar verirken mevcut şartlar ne kadar lehine ne kadar aleyhine ona bakar.
Doğu güney doğunun tartışmasız tek partisi haline gelen HDP ve tabanı üzerinde devletin müthiş bir baskısı var.Bir önceki seçimlerde sahada çalışan HDP kadrolarının çoğu tutuklu.Taban desen HDP’ye verdiği desteğin karşılığını devletten baskı şiddet tehdit olarak görüyor.HDP bu manada yerel seçimlerde aradığı desteği bulamayabilir.

MHP ise bağımsız bir parti olma özelliğini çoktan yitirmiş tamamen politikalarını AKP çizgisine indirgemiş halde.Zaten AKP tabanı ile özdeş tabana sahip MHP’ye seçmenlerinin yerel seçimlerde oy vermesi için pek neden görülmüyor. Bir anlamda MHP sıfırlamış haldedir.

CHP’nin durumu bir önceki yerel seçimlere değişiklik göstermiş olabilir mi. Örneğin kaybettiği Antalya,Artvin gibi kentlerin belediye başkanlıklarını AKP’nin elinden alacak politikalar üretebildi mi. 15 Temmuz darbeciğinden sonra CHP’nin kısaca özetlenecek politikası “acaba şunu yapsak AKP veya Erdoğan ne der” “acaba bunu söylesek AKP veya Erdoğan ne der ki”den ibaret hale geldi.
Üç muhalefet partisinin durumu bu haldeyken ve 15 Temmuz darbeciğinin AKP rüzgarına dönüştüğü bir ortamda AKP yerel seçimleri öne alır. Siyasi kulislerde söylendiği gibi yerel seçimler 2017 Nisan’ında yapılacağa benziyor. Bunun yasal anayasal kısımlarını ise kılıfına uydurur.

Yerel seçimlerin öne alınma ihtimalinin tartışılmaya başlandığı bu günlerde birilerinin eteğine yapışarak ya da tepeden atamalarla belediye başkanı belediye meclisi olanların yüreğine düşen sızıyı duyar gibi oluyorum. Eeee ne yapalım bir kira zamanı bir de seçim zamanı çabuk gelirmiş, korkunun ecele faydası yok.

Yunus BÜLBÜL Twitter