Yazmak geleceğe iz bırakmaktır

Yazmak geleceğe iz bırakmaktır
25 Mayıs 2013 12:15

26-Mayıs-2012 günü bu sitede ki, ilk yazım: Böbrek iltihabına çözüm başlıklı yazı oldu.

Yazılarımız tamamen Türk İslam kültürü, tarım, şifalı bitkiler ve bilimsel gerçek kaynaklara dayalı olmuştur. Dini konuda yazdıklarımızın tamamı ALLAH, Kur’an, Hz. Muhammed ve
hadis-i şerifler esas alınarak saygıdeğer okuyucularımızla
paylaştırılmıştır. Bazı gafil ve din tacirleri, Halkın habercisinde,
samimiyetle ve yanlış yazılmıştır eleştirileri ile karşılaşmadığımızı
hazmedemeyenler oldu. 

CHP’ye gönül verenlerin İslam kültürü konusunda
bu kadar samimi dini bilgilerin yazılmasına hayret ediyorlar. İslamiyet
kendi tasarruflarındaymış  düşüncesinde olanlar, bu samimi
faaliyetlerimizden ne yazık ki rahatsızdırlar. Hiç bir dini ve
sosyal dilim kuruluşunun hegemonyasına girmeden yalnız, ALLAH’ın çizdiği
yolda dini faaliyetlerimize devam edeceğiz.  

 

Vatan sevgisi, milletlerin ve toplumların varlıklarını, hürriyetlerini,
dini inançlarını, şeref ve haysiyetlerini korumayı düşündükleri andan
itibaren varola gelmiş bir duygudur. Bir toprak parçasının Vatan
olabilmesi için, manevi değerlerle baştan sona örülmüş, tarihi hatıralar
ve abidelerle bezenmiş, Şehit kanlarıyla sulanmış olmalıdır. İşte böyle
bir toprak parçası, üzerinde yaşayanlar için kutsaldır ve gerçek manada
Vatandır.

Yüce Türk İslam alemi olarak; Vatan ve
milletini her şeyin üstünde  (Vicdan muhasebesi yaparak) tutarak sevmek
Vatanını dost gibi görünen sanayi ötesi toplum ülkelerinin geçici
memnuniyetçilik uygulamalarından korumak için her zorluğa göğüs germek ,
din, namus ve şereflere el sürdürmemek için sınırlarda nöbet tutanları,
ALLAH katında üstün derecelere yükseltir. İslam dininde Vatan ve Millet
için samimiyetle yapılan her hayırlı işin sonucunda Cenab-ı Hak
tarafından mükafatlandırılacağını unutmayalım!

Türküm,
Müslümanım diyebilen her zaman ve her yerde Vatanını, milletini ön
planda düşünen, mukaddesatını, namusunu ve diğer kutsal değerlerini dış
(Sanayi ötesi toplum ülkelerine) tehlikelere karşı korumasını bilen
kişidir. Müslümanım diyebilen, kalbindeki Vatan ve millet sevgisinin
sonucu olarak milli serveti koruyan, devletin malını kendi malından daha
üstün tutan kişidir. Müslümanım diyebilen her hal ve şartta önce
devletini, içinde bulunduğu toplumu ve sonra kendisini düşünür.
Böylesine bir şuur ve düşünce seviyesine ulaşmış olan Yüce Türk İslam
alemi, ALLAH ve Hz. Muhammed’ e olan sevgisinden sonra, Vatan sevgisini
ve sorumluluk duygusunu kalbinin en müstesna köşesine kaydedip, yaşam
boyu muhafaza etmelidir. Çünkü Vatan sevgisi, İmandandır, ve bilinen en
temiz duyguların Kaynağıdır. Vatanı sevmek ve onu korumak dini ve milli
bir borçtur. Sanayi toplumu ülkelerin hegemonyasına girip ülkemizin
sanayi toplumu olmasına engel olanlara destek verenlerin şerrinden
sakınıp, o düşüncede olanlara sorumluluk vermemeliyiz. Vatan sevgisinin
gerçekleri de budur.

Yazılar, kitaplar,
insanlar arasında düşünce ve bilgileri, inanç ve duyguları yayan, zeka
ve kültürün, ilim yoluyla sanayileşme ve sanatın, değer hükümlerinin
dünya ölçüsünde paylaşılmasına ve zaman içinde devamına yardım eden
vasıtalardır. Yazı ve kitaplar, bir milletin kültür değerlerinin
ilelebet korunabilmesi için, dünden bugüne taşıyan varlıkların bir
nimeti olarak Milli kültürün temel taşları ve aynı zamanda insanlığın
paylaştığı ilim ve fikir dünyasına açılan kapılar olduğunu hafızamızdan
silmeyelim.

Bu vasıflariyle yalan ve iftiradan uzak,
gerçeklere dayalı yazı ve kitaplar, milletlerin ve insanlığın zekasına
ve kültürüne etkili olabilmesi bakımından medeniyetleri yayan ve tarihi
yapan kuvvetlerin başında gelir.

Eski Türk yazarlarının
eserleri, yeni nesillerin anlayacağı gibi sadeleştirilerek basılıp
yayınlanması gerekir. Ayrıca sanayi ötesi toplum ülkelerinde ki, faydalı
olacak mesleki teknik temel eserlerin Türkçeye çevrilerek
yayınlanmasına önem vermeliyiz.

Büyük Türk milletinin
fikir hayatına daima her konuda yeni şeyleri kazandırabilmemiz için,
istediğimiz değerlerin iyi seçilmesi gerekir. İlgili kurumlar
aracılığıyla, Türk gençliğinin yeteneklerinin geliştirilmesini ve bütün
Büyük Türk milletinin faydalanacağı yazı ve kitapların teşkilini hedef
almalıyız ki, Milli kültürümüzü uyguladığımızı ve sanayi toplumu bir
ülke olduğumuzu kanıtlayabilelim.
 

Şahsen ”Bir
milleti, millet olarak yaşatan ve şahsiyet sahibi kılan en önemli konu,
milli kültürdür.’
‘ düşüncesindeyim. Ey Türk milleti! Edebiyatı olmayan
bir millet, millet olamaz düşüncesini de daima hafızamızda tutmalıyız
ki, tarihi Türk kültürünü nesilden nesile devam ettirebilelim. Bir
milletin en başta sahip olması icap eden konu, birlik ve beraberlik
halinde yaşamasıdır. Birlik ruhunu kaybeden toplumlar, her şeylerini
kaybetme riski ile karşılaşırlar. Fertleri biribirine düşmüş milletler,
yok olup gitmişlerdir. Unutmamalıyız ki, tarih bunun şahididir. İslam
dininin bu konuda emir ve yasaklarına aynen riayet edersek; milletçe
huzur ve saadet içinde yaşayabiliriz.

 
Cenab-ı
ALLAH, Yüce Türk İslam alemini Vatan sevgisinden mahrum etmeyen
kullarından eylesin dileklerimizle, Vatan şehitlerini, Türkiye
Cumhuriyetinin kurucusu Mustafa Kemal ATTATÜRK’ü ve nesli tükenmiş
Müslümanları rahmetle, Gazileri minnetle anar. Hastalara şifa-i şerifler
dileriz.

 
ÖZDEYİŞLER:

Akıllı kimse, nefsini hesaba çeken ve ölüm sonrası için çalışandır. (Tirmizi-2461)

Dua ve ibadet olmasaydı ben çoktan çıldırırdım. (Mahatma GANDİ)

İnsan eğitiminde sosyal benlik şuuru, şahsi benlik şuurundan sonra gelir. (Numan Aladağ)

Samimiyetle inanmak, yaratıcı güçler çıkarır. İnançsızlık ise durdurmayı başlatır. (Numan Aladağ)

Bir millete, akıllarının ermediği bir şeyi anlatırsan, mutlaka aralarında fitne çıkar. (Ramuz)

İnsanlara akılları seviyesinde konuşun. (Ramuz) 


Yazarın Son Yazıları:
Aziz Atam, ruhun şad mekanın cennet olsun
‘CUMHURİYET’, bizi biz yapan ortak değerimizdir
Hicri yılbaşında huzur ve bereket bizimle olsun