‘Yaza merhaba’

‘Yaza merhaba’
4 Haziran 2015 12:13

Mayısın sonu ile “Yaza Merhaba” demeye başladık!

 

Dolly KARLIYOL TOSUN H&H YORUM

 

Sosyal medyada bir telaş, marka eventlerinde bir telaş, tatil planları, yaz alışverişleri, mezuniyet törenleri derken harala- gürele başladı bile.

 

Bende yaza girdiğimiz şu günlerde gözlemlediğim ve sizlere de yararı olacağını düşündüklerimi yazmak istedim.

 

1 – Haziran demek yaz demek dedik ya, çoğu markalar Temmuz ayından sonra kimseyi bulamayacaklarını bildikleri için etkinliklerini hızlandırılmış kur gibi peş peşe yaparlar. Bazıları ise, aynı güne bile denk gelir ve kimisi biraz daha şansız olarak boş geçirir. Markalar gibi bazı sitelerin ve blogların da yaz için yaptığı güzel etkinlikler olur. Sektörde sırf birbirine menfaat olsun diye gidilen şakşakçı etkinlikler de vardır. Herkes sırf orada gözükmek için yalandan gülümser, birbirlerini dudaklarını bile değdirmeden öperler, sonra instagrama “biz buradaydık” demek için fotoğraf koyup sonrada argo tabir ile uzarrrrrlarrr… Ama kimi zaman da keyfi, eğlencesi, enerjisi bol insanların birbirlerine gerçekten değer verdiği iletişimi bol etkinlikler olur işte o zaman da tadından yenmez :)

 

Bende bu hafta tam böyle bir etkinlikteydim! Yeşim Mutlu bloğunun 10. yılını harika bir parti ile kutladı! O bir anne, o bir kadın, o bir fotoğrafçı, o bir girişimci, o bir konuşmacı ve en önemlisi iyi bir dost ve son zamanlarda insanların kaybettiği sıcak iletişimi tekrardan hissettiren birisi. Parti gelenleriyle, enerjisiyle, pastaları tatlılarıyla, hoş sohbetleri ile o kadar güzeldi ki, inanın bittiği için üzüldüm. Yalan dünyanın içinde saklı küçük bir cennet bahçesi gibiydi.

 

İşte ben yaza böyle bir “Merhaba” ile başladım! Yüzümüzdeki ve dişlerimizdeki enerjide bize, anı olarak kalanlar :)

Yeşim Mutlu’nun enerjik ve bilgi dolu yazılarını ve bloğunu takip etmek isterseniz

www.yesimmutlu.com

 

1
2 – Yazın gelmesi ile ilgimizi çekecek bir başka konuda tabi ki “güneşin etkileri”, bugün Nivea markasının yeni güneş kremini tanıtmak için düzenlediği kahvaltıdaydım. Hepimizin bildiği güneşin zararlarını, cildimizdeki hasarları ve korunmamız gerektiğini anlattılar. Ama benim en çok aklımda kalan ve beni etkileyen bilgi “Cildin, güneş yanıklarını aynı bir bilgisayar gibi kaydedip unutmadığı!” Bunu da UV filtreli bir makine ile bize kanıtladılar. Kameranın önüne geçiyorsunuz, size yüzünüzde var olan eski/yeni güneş lekelerini gösteriyorlar. İnanın gözlerime inanamadım, bol bol leke. Sonra da size kremi sürdürüp anı olsun diye fotoğraf çekip çıktısını veriyorlar. Bu makine Nivea sponsorluğunda bir çok mekan ve alışveriş merkezi gezip ücretsiz olarak hizmet sunacak. Mutlaka denk gelirseniz yaptırın derim. Çünkü suratınızdaki lekeleri görüp kırışık olma riskini ve Allah korusun hastalanma riskini görünce kremsiz gezmeyeceksiniz. Ben genelde kremlerimi aktarlardan doğal karışımlardan temin ederim ama bu sene Nivea markasını da mutlaka deneyeceğim…

 

2
3 – Yazın gelmesi ile gençleri ilgilendiren lise son ve üniversite mezuniyet geceleri de yaklaşıyor demektir. Herkes bütçesine göre elbise, ayakkabı, saç için çalışmalara başlıyor. Benim gençliğimde yani bundan yaklaşık 17-18 sene evvel elbise bulmak bu kadar kolay değildi. Ya terzilere gidilirdi ya da bir şekilde eşten dosttan alınarak gece bitirilmeye çalışılırdı. Artık her cebe her bedene her zevke göre alternatifler var.

 

Elbise kadar önemli bir diğer konu ise saç ve makyajın elbiseye uyumlu olması. Açıkçası benim zamanımda annemizin kuaförüne gider bir düz fön çektirir üstüne bir ruj sürerdik biterdi ama şimdiki nesilden bunu beklemek pek mümkün değil. Abartılı makyaja her yaş için karşıyım ama işi bilen uzmanların elinde yapılan dozajında saç/makyaj gibisi de bir başka oluyor!

 

Ben saçlarımı Türkiye’nin kuaförleri arasında ilk 10’un içinde olan ve hizmetlerine her seferinde hayran kaldığım HandeHaluk salonlarında kestiriyorum. 15 senedir kısa saçlı olan ben artık tam bir kesim uzmanı oldum. Kim nasıl keser şıp diye makasından anlıyorum :)

 

HandeHaluk salonları mezun olacakları unutmamış ve güzel bir jest ile uygun bir kampanya sunmuş. Bende paylaşmadan edemedim.

Fön + Makyaj ‘dan oluşan “Mezuniyet Şıklığı Paketi” 150 TL yerine 120 TL!

Topuz saç/Maşa saç modelleri + Makyaj ‘dan oluşan “Mezuniyet Şıklığı Paketi” 200 TL yerine 150 TL!

Kampanya Temmuz sonuna kadar devam edecekmiş kaçırmayın derim :)

Randevu almak için www.handehaluk.com

 

 

3
4 – Yazın gelmesi ile kadınları düşündüren çok önemli bir konu olan “selülit” mevzusu da gündeme gelir. Tüm kış pantolon altında gizlenen basen ve bacak kısımları “biz ne halt yiyeceğiz” diye söylenmeye başlar. Selülit ile ilgili internette bulabileceğiniz bir ton öneri var. En önemlisi tabi ki su ve yürüyüş ama bir de size güzel mi güzel, özel mi özel bir karışımdan bahsedeceğim :) Doktor Gönül Ateşsaçan’ın Sabah gazetesi için yazdığı karışımı aynen yazıyorum…

 

4
Özel karışım için gerekenler: 1 kg deniz tuzu , yarım limonun suyu, 1/2 kahve kaşığı portakal yağı, 4-5 damla biberiye yağı, 1 çay kaşığı zencefil, yarım çay kaşığı lavanta, 1 çay kaşığı yeşil çay , 10 damla greyfurt suyu, 10 damla havuç suyunu bir kapta karıştırın. Bu karışım kullanılacağı bölgeye göre miktarı değişebilir. (Bu karışım aynı oranlarda artırılarak çoğaltılır ve 1 hafta dolapta bekletilerek kullanılabilir)
“40-50 dakika yürüyüş yapıldıktan sonra , vücudumuz ısınmışken ham ipek kese ile dairesel hareketlerle ( her bir bölgeye 5’er dakika olmak üzere karın, kalça ve uyluk kısımlarına masaj yapılmalı). Ardından yine aynı bölgelere 5’er dakika yine dairesel hareketlerle 10 damla özel karışım ile masaj yapılmalıdır.”

 

5 – Yazın gelmesi ile hepimiz lahana gibi giyinmekten sıyrılıp az ve öz ile şık olma çabasına gireriz. Aynı zamanda da tüm kış saklandığımız siyahlardan kahverengilerden sıyrılır turunculara, mavilere, yeşillere bürünmek isteriz. Bende kendini canlı renklere verenlerdenim. Gerçi ben kışında renkli giyinirim ama yazın bunun dozajını fazlalaştırırım. İşte o zaman Oya Komar hocamdan aldığım renk eğitimi ve bana özel renk kartelamı konuşturmamın vakti gelir!

 

Sizin pigmentlerinize özel belirlenen renk ton kartelası, sizi hem daha dinç, hem daha enerjik, hem daha şık, hem daha güzel, hem daha genç, hem daha fark edilir kılar. Pigmentlerime uygun aldığım mavi tondaki gözlüklerim ve neredeyse üstüme yapışan fuşya tonlu hırkam ile tüm hayatımı geçirebilirim :)

 

Bu ikiliyi giydiğim günden beri iltifat etmeyen kalmadı. Alışveriş yaptığım yerlerdeki kasiyerlerden tutunda, metroda yanımda oturan yaşlı teyzeye kadar ” ne kadar renklisin, gözlüklerin harika, ne kadar enerjiksiniz” gibi bir çok iltifat aldım…

 

Bu inanın o kadar harika bir duygu ki, enerjinizin insanlara/hayata taşması demek. Size tavsiyem yaza girerken sizde renklerinizi/tonlarınızı öğrenin ve tüm hayata renklerinizle bakmaya başlayın :)

Oya Komar’a ulaşmak ve takip etmek için www.colourfit.com

 

5

Fotoğraf Ufuk Altunkaş
Yazımı bitirmeden önce tüm okuyucularıma keyifli ve sağlıklı bir yaz diliyorum :)

Ruhunuzun şık olduğu günler dilerim.

Dolly Karlıyol Tosun

www.lapetitedolly.com

@LAPETİTEDOLLY

 

 

 

 

 

 


Yazarın Son Yazıları:
DEPRESYON! Varlığımız yaşama programlıdır, ölüme değil…
Homeopati ile derinden şifa ‘Şeker toplarından, hücrelere mesaj var!’
Bana sıkça sorulan sorular!