Uşaklılardan şeker fabrikalarının özelleştirilmesine karşı imza kampanyası!

Uşaklılardan şeker fabrikalarının özelleştirilmesine karşı imza kampanyası!
20 Mart 2018 09:59

Şeker fabrikarının özelleştirilmesi kararıyla Uşak’ta, özelleştirilmeye karşı vatandaşlar imza kampnayası başlattılar. “Önce zarar ettiriliyor sonra satılıyor, tabii ki direneceğiz” diyen Uşaklılar, özelleştirmenin bölge halkını olumsuz etkileyceğini söylediler.

 

 

 

Birgün’den Hüseyin Şimşek’in haberine göre, Resmi Gazete’de yayımlanan, “Özelleştirme Yüksek Kurulu’nun belirlediği strateji çerçevesinde özelleştirme hazırlık çalışmaları tamamlanmıştır” ifadeleriyle görünür olan özelleştirme kararı çerçevesinde 14 şeker fabrikasının satılması için çalışmalara başlandı. Bu fabrikaların satışına karşı çıkanlar arasında ilk özelleştirme paketinde bulunmayan ancak üretiminin düşürülmesi nedeniyle “sırasını bekleyen” Uşak Şeker Fabrikası’nın çalışanları ve Uşak halkı da bulunuyor.

 

 

“Şeker mücadelesi buradan başladı, şekere karşı özelleştirme mücadelesi de buradan başlayacak” diyen Uşaklı vatandaşlar, sıranın kendilerine gelmesini beklemeden eyleme başladı. Kentte Şeker-İş Sendikası tarafından başlatılan ancak daha sonra pek çok siyasi parti ve demokratik kitle örgütü tarafından sahiplenilen imza kampanyasına yüz binin üzerinde yurttaştan destek gelirken pancar çiftçilerinin yaşadığı köylerde, “Özelleştirmeler ne götürür” konulu panellerin hazırlıklarına da başlandı.

 

 

“5 il 11 ilçeye istihdam olanağı”

 

 

Yüz bini geçen imza kampanyasının başlangıcını yapan Şeker-İş Uşak İl Temsilcisi Yaşar Taylan’la konuştuğumuzda “Sıranın bize gelmesini bekleyemeyiz. 120 günde 27 bin 210 ton şeker işlenen bir fabrikadan bahsediyoruz. Ne bizi ne de diğer fabrikaları özelleştirmek akıl karı. 5 il ve 11 ilçeye istihdam olanağı sağlayan fabrikamızın ikinci etapta da olsa satışının mümkün olmadığını anlatmak istiyoruz” diyor.

“Şeker fabrikalarının beş yıl çalıştırılacağı” sözü ile özelleştirileceği açıklamalarına değinen Taylan, “Özelleştirmeden sonra beş yıl çalışacak fabrika sayısı yok denilecek kadar az. İkinci yıldan itibaren üretim azalır ve sona erer. Bu nedenle çok kısa süre içerisinde fabrikaların kapısına kilit vurulur” diye açıklıyor durumu.

 

 

“Sineye çekemeyiz”

 

 

Özelleştirmeden bölgenin tümünün olumsuz bir şekilde etkileneceğine dikkati çeken Taylan, şunları söylüyor:

 
“Nakliyecilerin, beş farklı taşıyıcılar kooperatifinin ve pancar kooperatiflerinin de duruma tepkili olduklarını biliyoruz. Bizler siyasilerin oyuncağı olmak istemiyoruz. Çünkü şeker fabrikaları siyasilerin eline bırakılacak bir konu değildir. 1930’lu yıllarda hayal gibi görülecek ama sinemalar, spor salonları, stadyumlar yapıldı bu kente. Bunun nedeni de Uşak’ta bir şeker fabrikasının bulunmasıydı. Ayrıcalık olarak görülen bir sektörün nişasta bazlı şeker (NBŞ) ve tatlandırıcılar yüzünden bitirilmesine tepkisiz kalamayız. Sineye çekemeyiz.”

 
“Kazandığımız üç kuruşun peşindeler”

 

 

Uşak’ın merkez Bozkış köyünde ise pancar çiftçisi köylüler, “Kazandığımız üç kuruşun peşine düştüler. Elimizdeki en önemli geçim kaynağını yok etmek istiyorlar” diyor.

Köylüler adına özelleştirmeye karşı çıkış gerekçelerini muhtar Burhan Bağ detaylarıyla anlatıyor: “Zarar köylü için tahmin edilemeyecek kadar çok olur” diyen muhtar Bağ, “Teknolojinin gelişmesi ile birlikte önceleri az miktarda zor şartlarda ekilen şeker pancarı şimdilerde daha çok ekiliyor. Çünkü eskiden köylerde kazma makinesi diye bir makinenin var olduğu bile bilinmezken şimdi yedi sekiz tane kazma makinemiz var. Üretimi kolaylaştıran araçlardan ötürü şeker pancarı ekimine ilgi arttı. Gelir kapımızın elimizden alınması normal karşılayacağımız bir durum değil”

 
“Milletin efendisini zor duruma sokar”

 

 

Eskiden çalışacak işçi bulamıyorken şimdi tarlaya eşlerini dahi götürmediklerini ifade eden Bağ, “Şu anda bölgenin en verimli ürünü pancardır. Herkes buraya yöneldi. Zamanında millet ekim yapabilmek için ineğini, danasını sattı ve pancar kotası satın aldı. Fabrikanın kapanması merkez köy olduğumuz için nüfusumuzu etkilemez. Farklı şeyler de ekmeye çalışırız ama ekonomimiz oldukça olumsuz etkilenir. Bir kere ekmek istemediğimiz şeyleri bize ektirmesinler. Bu, milletin efendisi olan köylüyü zor duruma sokar” diyor.

Pancar üreticisi Kadir Savran ise özelleştirmenin zemininin pancar ekimine konan kotalar nedeniyle seneler öncesinden hazırlandığına dikkati çekti. Sorunlarını BirGün’e anlatıyor Savran: “Bu işten zarar görecek vatandaş çok fazla. Herkes kurulu düzeninin devam etmesini istiyor ama bu haliyle de mümkün görünmüyor. Fabrikaya konum itibarıyla çok yakın olduğumuzdan en çok etkilenenler de biz oluruz. Bizler üreten insanlar olmalıyız ki kentimiz kazansın. Tüm amacımız budur.”