Ümit Kocasakal CHP Genel Başkanlığı’na adaylığını açıkladı!

Ümit Kocasakal CHP Genel Başkanlığı’na adaylığını açıkladı!
17 Ocak 2018 11:42

Ümit Kocasakal “Bu açıklamayı Mustafa Kemal’in bir askeri olarak yapıyorum” dedi ve CHP Genel Başkanlığına aday olduğunu resmen açıkladı. İsim vermeden CHP İstanbul İl Başkanı Canan Kaftancıoğlu’na da yüklenen Kocasakal “Mustafa Kemal’in askerleriyiz sözünden rahatsız olanlar, üniter yapıyla sorunu olanlar Atatürk’ün partisinde siyaset yapamaz.” dedi.

 

 

 

İstanbul Barosu eski Başkanı Ümit Kocasakal, CHP’nin 3,4 Şubat tarihinde yapılacak 36. olağan kurultayında genel başkanlık koltuğuna aday olduğunu resmen açıkladı. Taksim’deki bir otelde basın toplantısı düzenleyen Kocasakal, ‘neden aday olduğunu’ da anlattı.

 
“OY VERMEYE TIPIŞ TIPIŞ DEĞİL KOŞARAK GİDECEĞİZ”

 

 

Sözlerine “Öncelikle yurdun dört bir yanından üşenmeyip buraya gelen tüm gönül dostlarına Atatürk ve cumhuriyet sevdalılarına teşekkür ediyorum” diye başlayan Kocasakal ” Oy vermeye tıpış tıpış değil koşa koşa heyecanla gidecek, kimliğine, kurucu değerlerine, fabrika ayarlarına geri dönen bir CHP ve bundan sonra da bu sloganı kullanacağım, Kurtuluş kuruluştadır” dedi.

 
KAFTANCIOĞLU’NA ELEŞTİRİ

 

 

İsim vermeden CHP İstanbul İl Başkanı Canan Kaftancıoğlu’na da yüklenen Kocasakal “Mustafa Kemal’in askerleriyiz sözünden rahatsız olanlar, üniter yapıyla sorunu olanlar Atatürk’ün partisinde siyaset yapamaz.” dedi.

 
RESMEN AÇIKLADI

 

 

Kocasakal “Bu açıklamayı Mustafa Kemal’in bir askeri olarak yapıyorum” dedi ve CHP Genel Başkanlığına aday olduğunu resmen açıkladı.

 
İŞTE ÜMİT KOCASAKAL’IN ADAYLIK AÇIKLAMASI

 

 

Kocasakal basın toplantısında şunları kaydetti; “Öncelikle yurdun dört bir yanından buraya gelen gönül dostlarına, Atatürk ve Cumhuriyet sevdalılarına teşekkür ediyorum. Beni bilirsiniz, ben çok kağıttan bir şey okumayı sevmem ama bu önemli bir açıklama. Daha iyi aktarılması için görüşlerimi aktaracağım, özellikle basınımızın hoşgörüsüne sığınıyorum. Bu anlamda açıklamalarıma girmek istiyorum; Çıkış noktam şu; oy vermeye tıpış tıpış değil koşa koşa ve heyecanla gidilecek. Özüne, kimliğine, fabrika ayarlarına geri dönen bir CHP. Bundan sonra da bu sloganı kullanacağım; Kurtuluş kuruluştadır.

 

 

Hiçbir kimseyi dışlamadan bir bütün içinde kucaklayan değerleri yurttaşlarım, Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluşundan bu yana yakın geçmişle karşılaştırılamayacak tehditlerle karşı karşıyadır. Milletçe kenetlenmemiz halinde ancak üstesin den geleceğimiz sorunlarla karşı karşıyayız. Siyaset de fikri özünden çıkarılıp kişilere hapsedilerek, aynı gemide olduğu unutularak yandaşlık ve karşıtlık üzerinden tezahurat yapan, birbirinden uzaklaştırılmış insanlar ülkesi olmamız dayatılmaktadır. Büyük Orta Doğu projesinin eş başkanlığına soyulan iktidar Cumhuriyetin kolonlarını tahrip etmekle meşguldur.

 

 

Yeni Türkiye adı altında ülkenin kurumları çökertilmekle, devletin genetiğiyle oynanmakta, devlet çökertilmektedir. Gelinen noktada bu siyasi anlayış Türkiye Cumhuriyeti için beka sorunu haline gelmiştir. Ben her şeyimi Atatürk’e ve Cumhuriyet’e borçluyum. Bu açıklamayı yaşananlar sebebiyle mutsuz, umutsuz milyonlarca vatansever yurttaşlarımız adına yapıyorum. Bu bir vicdan haykırışı ve isyanıdır. Bu açıklamayı Mustafa Kemal’in askeri olarak yapıyorum. Birileri Mustafa Kemal’in askeri olmayı anlamıyor. Bu bir simgedir, bu onun izinde olmak, ilkelerini benimsemektir. Bu askerlik üniformasız, gönüllü bir askerliktir ve ömür boyudur. Atatürk’ün askeri olmak şeref ve onurdur. Başkalarının askerliğini yapmaktan rahatsızlık duymayanların bunu anlaması beklenemez. Türkiye kurucu değerlerden uzaklaştığı için bu sıkıntılara düşülmüştür. Bu sadece son 15 yılın sorunu değildir. Türkiye’nin tek çıkış yolu Atatürk’e geri dönmektir. Türkiye’yi tam bağımsızlığa geri döndürecek yegane çıkış yolu budur.

 

 

Bunu üstlenmesi gereken parti ise öncellikle Atatürk’ün kurduğu Cumhuriyet Halk Partisi’dir. Ne yazık ki aşağıda açıklayacağım sebeplerle partimiz bu görevi yapamayacak hale gelmiştir. Partinin genetiğiyle, genleriyle, kimyasıyla uyuşmayan kişilerin söylem ve eylemleriyle partinin kimliğine zarar verdiği görülmektedir. HDP güzellemesi yapanlar Atatürk’ün partisinde siyaset yapamaz. CHP’de Atatürk’ün resimleri indirilemez, bu bir marifet gibi görülemez. Ne güzel Atatürk’ün kurduğu partide olacaksın ama onun kurucusunun resimleri sende alerjik reaksiyon gösterecek. Bu partide Sayid-i Nursi, Seyit Rıza güzellemesi de yapılamaz. Kimse Atatürkçü olmak zorunda değildir ve elbetteki bu gibi düşünceleri olanların da serbestçe savunma hakları vardır ama bunu Atatürk’ün partisinde yapamazlar.

 

 

Artık bu maskeli balo son bulsun. O yüzden siyasi olmanın öncesine ve ötesinde ahlaki bir sorun olarak görüyorum. CHP kimsesizlerin partisidir ama kimsesiz ve sahipsiz değildir. CHP birilerinin siyasi kariyer hesapları yapacağı, at koşturacağı kişisel bir şov yeri de değildir. Bu ahlaki sorunu çok önemsiyorum; CHP sıradan bir parti olmadığı gibi bir fikir kulübü, kooperatif de değildir. Bu kişiler gidip başka partilerde siyaset yapabilirler. Ama CHP Atatürk’le kavgalı olanların toplanma yeri değildir. Dolayısıyla bu ahlaki sorunun çok ciddi olduğunu düşünüyorum. Ve ne yazık ki genel başkanın da bir tepkisini görebilmiş değiliz. Kimse bu partiyi kullanamaz. CHP’ye oy ve gönül vermiş milyonlarca seçmen bu gelişmelere tepkilidir. Unutanlar için hatırlatmakta fayda var; CHP milli mücadeleyi yürütmüş, kurucusu Atatürk olan partidir.

 

 

CHP sadece bugünün değil, dünün ve yarının partisidir. Bir mezhebin, bölgenin değil, Cumhuriyet ve Atatürk’le barışık bütün yurttaşların partisidir. Yüzde yüz yerli ve milli bir partidir. Ulusal bütünlüğün, milli birlik ve beraberliğin teminatıdır. Sol ve sağ gibi şekli dar kalıplara hapsedilemeyecek, ilkeleri gibi kapsayıcı bir şemsiyedir. CHP Çanakkale’dir, Conk Bayırı’dır. CHP’nin menzili çağdaş uygarlıktır, kucaklaşmadır. Pusulası hukuk devletidir. CHP anti emparyalisttir, halkçıdır, kamucudur, planlamacıdır. Altı ok emperyalizme karşı bir milli savunma sistemidir. Almayı düşündüğümüz füzelerden daha etkilidir.

 

 

CHP evrensel değerleri reddetmeyecek şekilde millidir, ulusalcıdır. Vay vay vay ‘ırkçı ulusalcılar’ diyorlar. Şimdi ben size gerçek ulusalcılığı tarif etmek istiyorum; Ulusalcılık ırkçılık değildir. Kendi ulusunun çıkarını başka ulusların örneğin ABD’lilerin üzerinde tutmaktır. Yani ulusalcılık vatanseverliktir. Bu ülkenin değerleriyle bezelik olmaktır. Bunun neresinde ırkçılık vardır? Ulusalcılığın karşısında emperyalizm vardır.

 

 

İbadet özgürlüğünü bu ülkeye getiren CHP’dir. Dine en saygılı parti de CHP’dir. Din ve camiler üzerinden toplumu bölmez. CHP, ulu bir çınardır. Şimdi işte CHP bu gerçek kimliğine özüne yabancılaştırılmıştır. Partiye genetik kodlarına aykırı virüsler yüklenmiştir. CHP’yi CHP yapan ilkeler aşındırılmaktadır. Partinin yapısına, kimliğine aykırı eylem ve söylemlerle partinin tüzel kişiliği zarar görmektedir. CHP’nin Türkiye’ye karşı bir saldırı içinde emperyalizme açık bir şekilde söyleyeceği sözü olmalıdır. Yurttaşlık, liyakatın yerini alt kimliklere dayalı aidiyetler almıştır. Bu aidiyetlerini öne çıkarmayan kişiler partide yer alamamaktadır. CHP’nin kongrelerinde artık yumruklar konuşuyor, CHP’nin kongresinde fikirler konuşulmalıdır. Gerçek partililer partiden uzaklaşmaktadır. Kimse bu partide Atatürk’ü, altı oku tartışamaz. ”

 
ADAY OLMAK İÇİN 10 DELEGEDEN BİRİSİNİN DESTEĞİNİ ALMAK ŞART

 

 

CHP tüzüğüne göre başkanlık yarışına girmek isteyenlerin, toplam delegenin yüzde 10’unun imzasıyla yani 120’den fazla delegenin desteğiyle başvurusu gerekiyor.