Türkiye Ortadoğu’da by-pass edilmeye devam ediyor
20 Şubat 2017 17:30
ABD Savunma Bakanı James Mattis bugün Bağdat’a gitti.
Safile USUL H&H YORUM
Bu, Savunma Bakanı Mattis’in Irak’a ilk ziyareti ziyareti.
Pentagon Şefi James Mattis’in Irak’a neden gittiği Musul’un biran önce İŞİD’den alınması ile ilgili.
Musul harekatı tüm hızıyla sürüyor ve Musul’u İŞİD’den almak oldukça kanlı olacağı ifade ediliyor.
Birleşmiş Milletler Musul’dan 750.000 sivilin kaçacağını hesapladığını açıkladı.
Irak Ordusu Musul’a batıdan girdi, kanlı savaştan sayıları 350.000’i bulan çocuklar da etkilenecek.
Tabii, Irak’da devleti yıkan ABD şimdi harab ettiği Ortadoğu’yu İŞİD’den temizlemeye çalışıyor.
ABD Savunma Bakanı’nın Bağdat’a bizzat gitmesi ise, Musul’u İŞİD’den kurtarmanın siyasi olarak ne kadar birincil bir mesele olduğunu gösteriyor.
Şimdi…
ABD Irak Ordusu ile beraber Musul’u İŞİD’den alacak.
Veya Irak ABD ile beraber Musul’u İŞİD’den alacak da diyebiliriz.
En doğrusu ise, iki cümlenin karışımı.
Bu süreçte Rusya da işin tamamen içinde ve ABD ve Irak ile an be an koordineli.
Bu olayda bugün işaret etmek istediğim asıl husus ise, Irak Türkiye’yi zaten istemiyor, ABD’nin Türkiye’dekji siyasi yönetimi Ortadoğu dengelerinin dışına adım adım ve sessizce itiyor olduğu.
ABD Türkiye ile münasebetlerinde (örneğin Genelkurmay Başkanı Hulusi Akar’ın ABD’deki mevkidaşı ile yaptığı son görüşme de buna dahil) son derece yumuşak ve diplomatik bir dil kullanıyor.
Birçok naneli konuyu es geçiyor ve gerilim tırmandırmıyor.
Ama efektif olarak Irak ve Suriye’de kendi kafasındaki yolu gidiyor.
Musul’a başlayan askeri harekatın içine de sokmuyor Türkiye’yi.
Normalde Türkiye’nin de Musul olayının içinde olması esasen çok tabii.
Çünkü hem çok yakın bir toprak (en azından ABD’nin olduğundan çok çok çok daha yakın) hem burayla bizim tarihsel ve coğrafi bağlantılarımız var.
Ama Türkiye’deki siyasi yönetim adım adım kendini dışlattığı, bu konularda büyük ihtiras gösterdiği, akıllı diplomasi yürütmediği, en önemlisi de Ortadoğu’da İslamcı grupları tercih ettiği intibaını verdiği için, tamamen dışlandı ve dışlanma süreç devam ediyor.
Bizdeki siyasi yönetim daha hala ABD ve Rusya’ya hergün Ortadoğu’da Sünni Arapları tercih ettiğini ifade etmeye devam ediyor.
Bu Sünni bakış açısı oysa, sadece Türkiye Cumhuriyeti’nin prensiplerine değil, Ortadoğu’nun etnik yapısına dahi ters.
Mezhep ögesini ön plana çıkarınca bizdeki siyasi yönetim Ortadoğ’daki tüm Sünni olmayan grupları karşısına alıyor.
Tabii, Sünni halk gruplarına yapılan haksızlıklar muhakkak var.
Ama bunu gidermenin yolu bizdeki hükümetin yolu değil.
Nitekim olmuyor da.
Yazarın Son Yazıları:
Özel-İmamoğlu-Yavaş ekseni
Rüzgar yeniden kırmızı ve toprak esiyor
Köfteden de gitti birkaç puan
