Türk bilim insanı koronavirüs için bitiş tarihi verdi: Hazırlık yapmalıyız!

Türk bilim insanı koronavirüs için bitiş tarihi verdi: Hazırlık yapmalıyız!
30 Ağustos 2020 09:25

Gülhane Tıp Fakültesi Tıbbi Mikrobiyoloji ve Tıbbi Viroloji Uzmanı Doç. Dr. Fatih Şahiner, korona virüs salgınının bitiş tarihine ilişkin konuştu.

 

 

Habertürk’ten Ceyda Erenoğlu’nun haberine göre Gülhane Tıp Fakültesi Tıbbi Mikrobiyoloji ve Tıbbi Viroloji Uzmanı Doç. Dr. Fatih Şahiner, korona virüs salgının bitiş tarihine ilişkin açıklamalarda bulundu.

Şahiner, Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) ve diğer sağlık otoritelerinden, bu salgının iki yıl daha devam edebileceğine dair tahminler yapıldığına dikkat çekerek, “Bu tahmin ve öngörülere ben de katılıyorum” dedi.

Şahiner’in açıklamaları şu şekilde:

Bu virüs ilk ortaya çıktığında DSÖ’de dahil olmak üzere uluslararası kuruluşlar ile salgın hastalık ve virüsler konusunda çalışmalar yapan uzmanlar, bu yeni virüsü SARS ve MERS ile kıyaslayıp; SARS gibi bir yıl içerisinde ortadan kalkabileceği veya MERS gibi bölgesel salgınlarla sınırlı olabileceği olasılıkları üzerinde durdular. Ancak COVID-19 diğer iki virüs ile kıyaslandığında toplumdaki yüksek yayılma hızı (kolay bulaşıyor olması) ile son yüzyılın en büyük salgınına ve bilinen ilk Korona virüs pandemisine neden oldu.

Mevcut veriler dünyanın tüm ülkelerine yayılan ve sadece insanlara değil kedi gibi evcil hayvanlara da bulaşan bu virüsün iki yıllık sürede dünya genelinde döngüde kalabileceğini gösteriyor.(DSÖ, salgının 2 yıl daha yani 2022’ye kadar sürebileceğini açıklamıştı) Bu durum hepimizin bu soruna yönelik hazırlık yapmamız gerektiğine işaret ediyor.

Sağlık Bakanlığı tarafından yürütülen antikor tarama testlerine dayalı bir çalışmada, virüse karşı toplumsal bağışıklığın çok düşük düzeylerde olduğu ortaya kondu. Bunun sonucunda 84 milyonluk ülke nüfusunun bir milyondan daha azı bu virüsle karşılaşmış gibi görünüyor. Bu sayı 10 milyon bile olsa bundan toplumun 70-80 milyonunun enfeksiyona hala duyarlı olduğu sonucu çıkıyor.

Bu noktadan bakıldığında toplumsal bağışıklığın belirli bir seviyeye gelmesi için iki yıllık bir sürenin bile yetersiz olabileceği düşünülüyor. Bu nedenle mutlak koruyucu olmasa bile bağışıklık sistemini (hem T hem de B hücrelerini) uyaracak bir aşı olmadan iki yıldan kısa sürede bu virüsten kurtulmamızın çok zor olduğu belirtiliyor.