CHP Doğa Haklarından Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Gülizar Biçer Karaca, Kanal İstanbul’un ÇED Raporu’na yönelik hazırlanan TÜBİTAK Raporu’nu değerlendirdi. Karaca, “TÜBİTAK, söz konusu proje için olumsuz görüşlerini sıralamıştır. Bu dikkate alınmalıdır” dedi.

 

 

Birgün’de yer alan habere göre TÜBİTAK’ın görüşünün kamuoyuna yansımasının ardından, önceki gece bir açıklama yapıldığını hatırlatan Karaca, “TÜBİTAK’tan gece yarısı yapılan açıklamada, Kanal İstanbul ile ilgili olumlu ya da olumsuz görüş bildirilmediği, raporun taslak bir metin olduğu ifadeleri yer almaktadır. Oysa sözü edilen yazı Türkçe yönünden gayet açık bir metindir. Bu metni anlamak için ek bir açıklamaya da gerek yoktur” dedi.

İnceleme ve Değerlendirme Komisyonu üyelerinin, ÇED raporları ile ilgili görüşlerini Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’nın E-ÇED sistemine yüklediğini, buraya yüklenen evrakların, E-imzalı evraklar olduğunu, ilgili kurumların resmi internet sitelerinde de bu evrakları doğrulamanın mümkün olduğunu ifade eden Karaca, “TÜBİTAK’ın görüşü, E-ÇED sisteminde mevcuttur. Buna taslak diyorlarsa, E-ÇED’e taslak görüşü mü yüklediler? Bu kadar önemli bir proje için TÜBİTAK resmi görüşünü değil de taslak görüşünü mü açıklama ihtiyacı duymuş? Bu açıklamanın TÜBİTAK’a verdiği zararı acaba düşünmediler mi?” diye sordu.

 

 

Bilimin iradesi korkuya teslim

 

Kurumlar arasındaki yazışmaların resmi yazışma statüsünde olduğunu ve inkar edilemeyeceğini bildiren Karaca, açıklamasında şu ifadelere yer verdi: “Kurumlar arasında taslak yazışma olmaz. Taslak görüş kurum içinde olur. Kaldı ki TÜBİTAK görüş yazısında taslak görüş olduğu ifadesi de yer almamaktadır. TUBİTAK’ın 27 Kasım 2019 tarihli resmi görüş yazısı, internet sitelerinden de doğrulanmış, hem elektronik imzalı, hem ıslak imzalı resmi bir evraktır. TÜBİTAK bu resmi görüşü E-ÇED sistemine yükleyip, İnceleme ve Değerlendirme Komisyonunda (İDK) Kanal İstanbul’la ilgili olumlu görüş bildirdiyse söylenecek söz, ‘TÜBİTAK denen kurumun kişiliğini yitirdiğidir, bilimi dışladığıdır.’ Oysa TÜBİTAK, E-imza ile imzalanmış üst yazı ve ekinde 6 bilim insanının imzalı metnini, hem kendi internet sistemine hem de Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’nın E-ÇED sistemine yükleyip, İDK’de bu görüş doğrultusunda itiraz etmiştir. Şimdi TÜBİTAK Saray’dan korkup kamuoyu önünde başka bir ifadede bulunuyorsa, bu bilimi savunması gereken iradenin korkuya teslim olması demektir.”